6183 SAYILI KANUNA GÖRE TAHSİL EDİLEBiLECEK VE EDiLEMEYECEK GELİRLER
Giriş
Belediyelerin gelirleri vergi, harç, harcamalara katılma payları, idari para cezaları, hizmet karşılığı elde edilen gelirler, menkul veya gayrimenkullerden elde edilen gelirler gibi nitelikleri birbirinden farklı birçok kalemden oluşmaktadır.
6183 sayılı Kanuna tabi olmayan bir gelirin söz konusu kanuna göre tahsil edilmesi adli uyuşmazlığa ve görevlilerin sorumluluğuna neden olabilecektir. Yani 6183 sayılı Kanuna göre tahsil edilmesi gereken bir alacağın genel hükümlere tahsili yoluna gidilip kamu idaresi aleyhine sonuçların ortaya çıkması halinde de idari ve mali sorumluluklar söz konusu olacaktır.
Bu nedenle, hangi alacakların 6183 sayılı Kanuna göre, hangilerinin genel hükümlere göre tahsil edileceğinin belirlenmesi büyük önem taşımaktadır.
ALACAKLARIN TAHSİL USULLERİ
6183 sayılı Kanuna göre:6183 sayılı Kanuna göre tahsil edilecek alacaklarda ödeme süresi, gecikme zammı, ödeme emrine itiraz mercii, söz konusu alacakların korunması için 3. tarafa yüklenen sorumluluklar, haciz, teminat, tecil gibi konular düzenlenmiş ve alacağın tahsili konusunda kamu idaresine bir takım üstünlük ve ayrıcalıklar tanınmıştır.
Genel hükümlere göre :Genel hükümlere göre tahsil edilecek alacaklar ise kural olarak borçlar hukuku hükümlerine göre tahsil edilecektir. Borçlunun temerrüde düşmesi halinde alacaklının (kamu idaresinin) talep hakları, zarar, tazminat hakları ile borcun sona ermesi gibi hususlar 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’ndakí hükümlere tabidir. Alacaklı tarafından rızaen ödenmeyen alacaklar ise’ 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu hükümlerine göre takip ve tahsil edilecektir.
6183 sayılı Kanunun Kapsamı :6183 sayılı Kanuna (Md. 1) göre kamu idareleri Devlet, il özel idareleri ve belediyeler olarak sınırlı şekilde belirtilmiştir. Bu nedenle belediyelerin iktisadi işletmeleri gibi bu idarelere bağlı olarak faaliyet gösteren fakat ayrı tüzel kişiliği bulunup özel hukuk hükümlerine göre faaliyet gösteren kurumların alacaklarının 6183 sayılı Kanuna göre tahsili mümkün değildir.
Kamu idarelerinin gelir türü Olarak 6183 sayılı Kanun kapsamına giren alacak türleri:
1-Vergi, resim, harç, ceza tahkik ve takiplerine ait muhakeme masrafı, vergi cezası, para cezası gibi asli alacakları
2- Bu alacaklara ilişkin gecikme zammı, faiz gibi fer’i amme alacakları
3- İdarelerin akitten, haksız fiil ve haksız iktisaptan doğanlar dışında kalan ve amme hizmetleri tatbikatından mütevellit olan diğer alacakları,
4- Mahiyetleri ne olursa olsun, çeşitli kanunlarda 6183 sayılı Kanundan önce yürürlükte bulunan Tahsili Emval Kanununa göre tahsil edileceği belirtilen alacaklar,
5- Mahiyetleri ne olursa olsun, özel kanunlarında 6183 sayılı Kanuna göre tahsil edileceği belirtilen alacaklar, hakkında bu kanun hükümleri tatbik olunur.
6- Söz konusu kamu alacaklarının takip masrafları, hakkında bu kanun hükümleri uygulanır.
6183 sayılı Kanunun 3’üncü maddesinde;
Para cezaları; adli ve idari para cezaları şeklinde,
Takip masrafları ise; cebri icradan kaynaklanan işlemler sırasında yapılan zor kullanma, ilan, haciz, nakil ve muhafaza giderleri gibi her türlü giderler şeklinde tanımlanmıştır.
Vergiler, Harçlar, Harcamalara Katılma payları takip ve tahsili
2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanunu ile 1319 sayılı Belediye Gelirleri Kanunu’nda yer alan bütün vergiler 6183 sayılı Kanun kapsamındadır.
Belediye Gelirleri Kanunu’nda yer alan bütün harçlar da söz konusu kanun kapsamındadır.
2464 sayılı Kanunun “Usul hükümleri” başlıklı 98’inci maddesinde bu kanuna göre alınacak harcama katılma payları hakkında da 6183 sayılı Kanun hükümlerinin uygulanacağı belirtilmiştir. Dolayısıyla, harcamalara katılma payları da vergi ve harçlar gibi 6183 sayılı Kanuna göre takip ve tahsil edilecektir.
İdari para cezaları
5393 sayılı Belediye Kanunu ve diğer kanunlarla belediyelere verilen görevler ve yetkilerle ilişkin kanunlara aykırı fiillerde bulunanlara idari para cezası uygulanır.
5326 sayılı Kabahatler Kanunu’nun “idari para cezası” başlıklı 17. maddesinde de; mahalli idareler tarafından verilen idarî para cezalarının ilgili kanunlarında aksine hüküm bulunmadığı takdirde, Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre kendileri tarafından tahsil olunacağı belirtilmiştir. 5326 sayılı Kanunda belediyeler tarafından ceza verilebilecek kabahat fiilleri, dilencilik, gürültü, rahatsız etme, işgal, çevreyi kirletme ve afiş asma başlıkları altında düzenlenmiştir.
Belediyelerce bu fiillerden dolayı kesilen idari para cezaları da 6183 sayılı Kanuna göre takip ve tahsil edilecektir. 5326 sayılı Kanuna belirtilen ídari para cezalarının tahsil usulü hakkında da Kanunda bir düzenleme yapılmıştır. Buna göre; kabahat dolayısıyla idarî para cezası veren kamu görevlisi, ilgilinin rıza göstermesi halinde bunun tahsilatını derhal kendisi gerçekleştirir. İdari para cezasını kanun yoluna başvurmadan önce ödeyen kişiden bunun dörtte üçü tahsil edilir. Peşin ödeme, kişinin bu karara karşı kanun yoluna başvurma hakkını etkilemez.
Ecrimisil Alacakları
Ecrimisil idare taşınmazlarının idarenin bilgisi veya izni dışında kullanılması yani işgal edilmesi karşılığında idarece takdir edilen bir bedeldir. Söz konusu işgal kira süresinin bitiminde kiracının taşınmazı tahliye etmeyip kullanmaya devam etmesi şeklinde olabileceği gibi herhangi bir sözleşmeye dayanmadan idare taşınmazının idarenin bilgisi veya izni dışında başkası tarafından kullanılması şeklinde de olabilir.
Kira sözleşmesinin bitim tarihinden itibaren, işgalin devam etmesi halinde, sözleşmede hüküm varsa ona göre hareket edilir. Aksi halde ecrimisil alınır. İşgal edilen taşınmaz mal, idarenin talebi üzerine, bulunduğu yer mülki amirince en geç 15 gün içinde tahliye ettirilerek, idareye teslim edilir.” denilmektedir.
5393 sayılı Belediye Kanununun 15’inci maddesinin 6’ncı fıkrasında; “Belediye mallarına karşı suç işleyenler Devlet malına karşı suç işlemiş sayılır. 2886 sayılı Devlet İhale Kanununun 75 inci maddesi hükümleri belediye taşınmazları hakkında da uygulanır.” hükmü bulunmaktadır.
Dolayısıyla, söz konusu mevzuat hükümlerine göre belediye taşınmazının belediyenin bilgisi veya izni dışında başkaları tarafından kullanılması yani işgal edilmesi durumunda 2886 sayılı Kanuna göre ecrimisil tahakkuk ettirilecek ve tahakkuk ettirilen söz konusu bedel 6183 sayılı Kanun hükümlerine göre fuzuli şagilden tahsil edilecektir.
Kamu zararı
5018 sayılı Kanun’un kamu zararına ilişkin 71. maddesinde, tespit edilen kamu zararının 6183 sayılı Kanuna göre tahsil edileceğine dair herhangi bir hüküm yer almamaktadır. Bu konuda herhangi bir hükmün bulunmaması söz konusu alacakların 6183 sayılı Kanun dışındaki mevzuat hükümlerine göre tahsil edilmesi gerektiğine işaret etmektedir.
“Kamu Zararlarının Tahsiline İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik” kamu zararından doğan alacakların genel hükümlere yani borçlar hukuku hükümlerine göre takip ve tahsil edileceği belirtilmiştir.
Su ve doğalgaz bedeli
Su veya doğalgaz faturası alacakları 6183 sayılı Kanuna göre değil genel hükümlere göre takip edilecektir.
Ücrete Tabi İşler
Ücrete tabi işler 2464 sayılı Kanunun 97.maddesinde yer almakla birlikte söz konusu kanundan kaynaklanan alacaklar 6183 sayılı Kanun hükümlerinin uygulanacağını ifade eden “Usul hükümleri” başlıklı 98’inci maddesinde belirtilmemiştir.
Ücrete tabi işler 6183 sayılı Kanuna göre değil genel hükümlere göre tahsil edilecektir.
Kira Gelirleri
İdareler sahip bulunduğu taşınmazları 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu’na tabi ihaleyle kiraya vermektedir. Söz konusu ihale sonucunda hak ve borçlar sözleşme ile hüküm altına alınmaktadır. 6183 sayılı Kanunda sözleşmeye bağlı alacakların söz konusu kanun kapsamında yer almadığı hükme bağlandığından idarenin her türlü kira gelirleri 6183 sayılı Kanuna göre değil genel hükümlere göre (6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu) tahsil edilecektir.
Menkul/Gayrimenkul Mal Satış Gelirleri:İdarenin menkul ve gayrimenkulleri de 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu’na tabi olarak ihaleyle satışa çıkarılmaktadır. Söz konusu ihale sonucunda borç ve haklar sözleşme ile hüküm altına alınmaktadır. 6183 sayılı Kanunda sözleşmeye bağlı alacakların söz konusu kanun kapsamında yer almadığı hükme bağlandığından idarenin her türlü kira gelirleri 6183 sayılı Kanuna göre değil genel hükümlere göre tahsil edilecektir.
Danıştay 9. Dairesinin 1991/692 E., 1991/2975 K. nolu kararında; gayrimenkul satış bedelinin 6183 sayılı Kanuna göre tahsil edilemeyeceği belirtilmiştir.
“Sandal çekek yeri işgal ücretinin 6183 sayılı Kanuna göre tahsil edilemeyeceği”
“ Büyükşehir belediye başkanlığının ilçe belediyesine sattığı asfalt bedelinin 6183 sayılı Kanuna göre tahsil edilemeyeceği”
“Hizmet birliğinin iskele geçiş ücretinin 6183 sayılı Kanuna göre tahsil edilemeyeceği”
“Mezar ücreti büyükşehir belediyesine ödenmesi gereken ve amme hizmetlerinin tatbikatından doğan bir alacak niteliğinde olduğundan, 6183 sayılı Kanun hükümlerine göre takip ve tahsili mümkün olduğu”
Sonuç:
1- Vergi, harç, harcamalara katılma payları ile bu alacaklara ilişkin gecikme faizi, gecikme zammı, vergi cezaları, idari para cezaları ile ecrimisil alacaklarının 6183 sayılı Kanuna göre,
2- Bunların dışında kalan, ücrete tabi işler, su/doğalgaz bedeli, kamu zararı, kira işlemleri ile menkul/gayrimenkul satış işlemlerinden doğan alacakların ise genel hükümlere yani borçlar hukuku hükümlerine göre, tahsil edilmesi gerekir.