• ANASAYFA
  • HAKKIMIZDA
  • HİZMETLERİMİZ
  • SEMİNERLER
  • Mevzuat Takip Programı
  • YAYINLARIMIZ
  • Soru / Cevap
  • İLETİŞİM
Follow

Aylık Arşivler : Ocak, 2018

25 OCAK 2018 PERŞEMBE GÜNLÜ VE 30312 SAYILI RESMÎ GAZETE YAYIMLANANLAR

Oca29
2018
Yorum Yazın Tarafından Yazıldı admin

25 OCAK 2018 PERŞEMBE GÜNLÜ VE 30312 SAYILI RESMÎ GAZETE YAYIMLANANLAR

1-) ATIKSU ALTYAPI VE EVSEL KATI ATIK BERTARAF TESİSLERİ TARİFELERİNİN BELİRLENMESİNDE UYULACAK USUL VE ESASLARA İLİŞKİN YÖNETMELİKTE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR YÖNETMELİK

MADDE 1 – 27/10/2010 tarihli ve 27742 sayılı Resmî Gazetede yayımlanan Atıksu Altyapı ve Evsel Katı Atık Bertaraf Tesisleri Tarifelerinin Belirlenmesinde Uyulacak Usul ve Esaslara İlişkin Yönetmeliğin geçici 1 inci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

“GEÇİCİ MADDE 1 – (1) 26/10/2011 tarihi itibarıyla bu Yönetmeliğe, tarife belirleme, abonelik, sözleşme, teknik altyapı eksiklikleri ile kendi aralarında maliyet ve bölüşüm hesabı yapmayanlar da dahil olmak üzere, uyum sağlayamamış olan atıksu altyapı yönetimleri ve evsel katı atık idareleri, 31/12/2018 tarihine kadar bu Yönetmeliğe uyum sağlamakla yükümlüdürler.”

MADDE 2 – Bu Yönetmelik yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

MADDE 3 – Bu Yönetmelik hükümlerini Çevre ve Şehircilik Bakanı yürütür.

2-) ELEKTRONİK TEBLİGAT SİSTEMİ GENEL TEBLİĞİ (SIRA NO: 1)

Amaç ve kapsam

MADDE 1 – (1) Bu Tebliğin amacı, Gümrük ve Ticaret Bakanlığınca ve Bakanlığın görev alanı kapsamında olan il ve ilçe tüketici hakem heyetlerince düzenlenen ve muhataplarına 11/2/1959 tarihli ve 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre tebliği gereken evrakın elektronik ortamda tebliğ edilmesi ile ilgili usul ve esasları belirlemektir.

Dayanak

MADDE 2 – (1) Bu Tebliğ, 27/10/1999 tarihli ve 4458 sayılı Gümrük Kanununun 10 uncu maddesi, 30/3/2005 tarihli ve 5326 sayılı Kabahatler Kanununun 20 ve 26 ncı maddeleri, 3/6/2011 tarihli ve 640 sayılı Gümrük ve Ticaret Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 40/A maddesine dayanılarak hazırlanmıştır.

Tanımlar

MADDE 3 – (1) Bu Tebliğde geçen;

a) Bakanlık: Gümrük ve Ticaret Bakanlığını,

b) Başkanlık: Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığını,

c) Elektronik imza: 15/1/2004 tarihli ve 5070 sayılı Elektronik İmza Kanununun 4 üncü maddesinde tanımlanan güvenli elektronik imzayı,

ç) Elektronik tebligat: 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümleri uyarınca, Gümrük ve Ticaret Bakanlığının görev ve yetkileri kapsamında tebliği gereken evrakın 4/1/1961 tarihli ve 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 107/A maddesi hükümlerine göre Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından kurulan teknik altyapısı üzerinden muhatapların elektronik adreslerine tebliğ edilmesini,

d) Elektronik tebligat adresi: Gümrük ve Ticaret Bakanlığı ve Bakanlığın görev alanı kapsamında olan il ve ilçe tüketici hakem heyetlerinin işlemlerinde kullanılmak üzere Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığınca gerçek ve tüzel kişilere verilen tebliğe elverişli elektronik ortamı,

e) Elektronik Tebligat Talep Bildirimi: 27/8/2015 tarihli ve 29458 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği (Sıra No: 456)’nin Ek 1 ve Ek 2’sinde yer alan başvuru formunu,

f) Elektronik Tebligat Sistemi: Bilişim sistemleri vasıtasıyla muhatabın elektronik tebligat adresine iletilmek üzere, tebliğ evrakının gönderildiği ve elektronik ortamda delillendirilerek tesliminin sağlandığı sistemi,

g) Elektronik Tebligat Portalı: Bakanlıkça gerekli görülen tebligat işlemlerinin yapıldığı elektronik ortamı,

ğ) İdare: Muhataplara 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre tebliğ edilecek evrakı düzenleyen birimi,

h) İşlem zaman bilgisi: Bir elektronik verinin, üretildiği, değiştirildiği, gönderildiği, alındığı ve/veya kaydedildiği zaman bilgisini,

ı) Muhatap: Elektronik ortamda tebligat yapılacak olanları,

i) Olay kaydı: Elektronik tebligat hizmetinin verilmesi esnasında meydana gelen tüm bilişim sistemi işlem kayıtlarını ifade eder.

Elektronik tebligat yapılacak kişiler

MADDE 4 – (1) 4458 sayılı Kanuna göre gümrük yükümlülüğünü yerine getirmekle sorumlu bütün kişiler dâhil olmak üzere, Maliye Bakanlığınca kendilerine tebliğe elverişli elektronik adres kullanma zorunluluğu getirilenler ve isteğe bağlı olarak elektronik tebligat yapılmasını talep edenler, bu Tebliğ kapsamında Elektronik Tebligat Sisteminden yararlanabilirler.

(2) Tüzel kişilik bünyesinde faaliyet gösteren veya göstermeyen bütün gümrük müşavirleri ve yetkilendirilmiş gümrük müşavirleri Elektronik Tebligat Sistemini kullanmak zorundadır.

(3) Birinci ve ikinci fıkrada belirtilen kendisine elektronik ortamda tebliğ yapılabilecek olanlar, elektronik tebligat adresi almak ve Elektronik Tebligat Sistemini kullanmak zorundadır.

(4) Elektronik tebligat adresinin edinimine ilişkin usul ve esaslar Başkanlıkça belirlenir.

Elektronik tebligatın gönderilmesi ve muhatabına iletilmesi

MADDE 5 – (1) Bu Tebliğ kapsamında tebliği gereken evrak, elektronik imza ile imzalanır ve Bakanlık tarafından Başkanlık teknik alt yapısı kullanılarak tebliğ yapılacak muhatabın elektronik tebligat adresine iletilir.

(2) Kullanıcı kodu, parola ve şifre Başkanlık teknik altyapısı üzerinde üretilir ve muhatabına verilir. Kullanıcı kodu, parola ve şifresi olmayan gerçek kişiler ise Elektronik Tebligat Sistemine her girişte yapılan kimlik doğrulaması ile elektronik tebligat adreslerine erişebilirler.

(3) Elektronik imzalı tebligat, muhatabın elektronik ortamdaki adresine ulaştığı tarihi izleyen beşinci günün sonunda yapılmış sayılır.

(4) Olay kayıtları, işlem zaman bilgisi eklenerek, erişilebilir şekilde arşivlerde otuz yıl süreyle Başkanlık tarafından saklanır. Hesaba erişim bilgilerinin iletimi ile Elektronik Tebligat Sistemine erişimin güvenli bir şekilde yapılması için gerekli tedbirler Başkanlık tarafından alınır ve talep halinde elektronik tebligata ilişkin delil kayıtları ilgilisine veya yetkili mercilere sunulur.

Elektronik Tebligat Sisteminden çıkış

MADDE 6 – (1) Zorunlu veya isteğe bağlı Elektronik Tebligat Sistemine dâhil olanların aşağıdaki durumlar dışında Elektronik Tebligat Sisteminden çıkmaları mümkün değildir. İlgilinin elektronik tebligat adresi;

a) Tüzel kişilerde ticaret sicil kaydının silindiği (nevi değişikliği ve birleşme halleri dâhil) tarih itibarıyla,

b) Gerçek kişilerde ise ilgilinin ölümü veya gaipliğine karar verildiğinin idare tarafından tespit edildiği durumlarda ölüm/karar tarihi itibarıyla re’sen, Başkanlıkça kapatılır.

(2) Mirasçıların bağlı olunan vergi dairesine başvurması halinde de vefat eden kişinin elektronik tebligat adresi, birinci fıkrada belirtilen tarihler esas alınarak kullanıma kapatılır.

 Muhatabın sorumluluğu

MADDE 7 – (1) Muhatap;

a) Elektronik Tebligat Talep Bildirimini süresinde tam ve doğru olarak Başkanlığa beyan etmekle,

b) Beyan edilen bilgilerde meydana gelecek değişiklikleri öncesinde veya en geç değişiklik tarihinde Başkanlığa bildirmekle,

c) Elektronik Tebligat Talep Bildiriminde belirtilen tüm şartlara riayet etmekle,

ç) Elektronik Tebligat Sisteminin kullanımına ilişkin olarak kendisine verilmiş olan kullanıcı kodu, parola ve şifre gibi bilgilerini korumakla, üçüncü kişilerle paylaşmamakla ve başkasına kullandırmamakla,

d) Elektronik Tebligat Sisteminin kullanımına ilişkin olarak kendisine verilmiş olan kullanıcı kodu, parola ve şifre gibi bilgilerin istenmeyen şekilde üçüncü kişilerin eline geçtiğini tespit ettiğinde derhal Başkanlığa bilgi vermekle,yükümlüdür.

(2) Birinci fıkrada yer verilen sorumlulukların yerine getirilmemesinden doğacak hukuki sonuçlar muhatabın sorumluluğunda olup tüm bildirimler ilgili mercilere ulaştığı anda sonuç doğurur.

Cezai hüküm

MADDE 8 – (1) Maliye Bakanlığı tarafından Elektronik Tebligat Sistemini kullanma zorunluluğu getirilenler hariç olmak üzere, bu Tebliğ ile kendilerine Elektronik Tebligat Sistemi kullanma zorunluluğu getirilenler, Tebliğ hükümlerine uymamaları halinde 4458 sayılı Kanunun 241 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca cezalandırılır.

Diğer hususlar

MADDE 9 – (1) Bu Tebliğ hükümlerine göre tebliği gereken evrak muhataplara Elektronik Tebligat Sistemi ile tebliğ edilebileceği gibi 7201 sayılı Tebligat Kanununda yer verilen diğer tebligat hükümlerine göre de tebliğ edilebilir.

(2) Elektronik tebligat yapılması amacıyla Bakanlık tarafından Elektronik Tebligat Sistemi üzerinden tebliğ edilmek üzere Başkanlığa gönderilen belgeler için muhatabına ayrıca kâğıt ortamında tebliğ yapılmaz.

(3) 5326 sayılı Kabahatler Kanununun 20 nci maddesi kapsamında zamanaşımı süresi dolmuş veya dolmasına 10 günden az süre kalan belgeler için Elektronik Tebligat Sistemi kullanılmaz ve Başkanlığa gönderilmez.

(4) Bu Tebliğ kapsamında Başkanlıkça yapılması gereken tahsilat işlemleri, Başkanlığın ödeme kanalları üzerinden yapılır.

Yetki

MADDE 10 – (1) Bu Tebliğin uygulanmasını temin etmek amacıyla gerekli göreceği her türlü tedbiri almaya, özel, istisnai ve zorunlu durumlar ile bu Tebliğde yer almayan hususları inceleyip sonuçlandırmaya Bakanlık yetkilidir.

Yürürlük

MADDE 11 – (1) Bu Tebliğ 1/2/2018 tarihinde yürürlüğe girer.

Yürütme

MADDE 12 – (1) Bu Tebliğ hükümlerini Gümrük ve Ticaret Bakanı yürütür.

 

 

Yazıldı Güncel Mevzuat

19 Ocak 2018 CUMA günlü ve 30306 sayılı Resmî Gazetede KAMU İHALE TEBLİĞİ (TEBLİĞ NO: 2018/1) yayımlandı

Oca22
2018
Yorum Yazın Tarafından Yazıldı admin

19 Ocak 2018 CUMA günlü ve 30306 sayılı Resmî Gazetede KAMU İHALE TEBLİĞİ (TEBLİĞ NO: 2018/1) yayımlandı

Amaç ve kapsam

MADDE 1 – (1) Bu Tebliğin amacı, 4/1/2002 tarihli ve 4734 sayılı Kamu İhale Kanununda belirtilen eşik değerlerin ve parasal limitlerin, Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan 2017 yılı Aralık ayı Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi (Yİ-ÜFE) yıllık değişim oranında (%15,47) arttırılarak güncellenmesidir.

Dayanak

MADDE 2 – (1) Bu Tebliğ, 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 67 nci maddesi ile 10/11/2005 tarihli ve 5429 sayılı Türkiye İstatistik Kanununun 58 inci maddesinin son fıkrasına dayanılarak hazırlanmıştır.

Güncellenen hususlar

MADDE 3 – (1) Bu Tebliğ ile 1/2/2018 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere 4734 sayılı Kanunun;

a) 3 üncü maddesinin birinci fıkrasının (g) bendinde belirtilen 8.980.120,-TL (Sekizmilyondokuzyüzseksenbinyüzyirmi Türk Lirası) 10.369.344,-TL (Onmilyonüçyüzaltmışdokuzbinüçyüzkırkdört Türk Lirası),

b) 8 inci maddesinin birinci fıkrasının;

1) (a) bendinde belirtilen 1.073.525,-TL (Birmilyonyetmişüçbinbeşyüzyirmibeş Türk Lirası) 1.239.599,-TL (Birmilyonikiyüzotuzdokuzbinbeşyüzdoksandokuz Türk Lirası),

2) (b) bendinde belirtilen 1.789.213,-TL (Birmilyonyediyüzseksendokuzbinikiyüzonüç Türk Lirası) 2.066.004,-TL (İkimilyonaltmışaltıbindört Türk Lirası),

3) (c) bendinde belirtilen 39.362.920,-TL (Otuzdokuzmilyonüçyüzaltmışikibindokuz yüzyirmi Türk Lirası), 45.452.363-TL (Kırkbeşmilyondörtyüzelliikibinüçyüzaltmışüç Türk Lirası),

c) 13 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin;

1) (1) numaralı alt bendinde belirtilen 117.120,-TL (Yüzonyedibinyüzyirmi Türk Lirası) 135.238,-TL (Yüzotuzbeşbinikiyüzotuzsekiz Türk Lirası), 234.251,-TL (İkiyüzotuzdörtbinikiyüzellibir Türk Lirası) 270.489,-TL (İkiyüzyetmişbindörtyüzseksendokuz Türk Lirası),

2) (2) numaralı alt bendinde belirtilen, 117.120-TL (Yüzonyedibinyüzyirmi Türk Lirası) 135.238,-TL (Yüzotuzbeşbinikiyüzotuzsekiz Türk Lirası), 234.251,-TL (İkiyüzotuzdörtbinikiyüzellibir Türk Lirası) 270.489,-TL (İkiyüzyetmişbindörtyüzseksendokuz Türk Lirası), 1.952.189,-TL (Birmilyondokuzyüzelliikibinyüzseksendokuz Türk Lirası) 2.254.192,-TL (İkimilyonikiyüzellidörtbinyüzdoksaniki Türk Lirası),

3) (3) numaralı alt bendinde belirtilen 234.251,-TL (İkiyüzotuzdörtbinikiyüzellibir Türk Lirası) 270.489,-TL (İkiyüzyetmişbindörtyüzseksendokuz Türk Lirası), 1.952.189,-TL (Birmilyondokuzyüzelliikibinyüzseksendokuz Türk Lirası) 2.254.192,-TL (İkimilyonikiyüzellidörtbinyüzdoksaniki Türk Lirası),

ç) 21 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendinde belirtilen 195.205,-TL (Yüzdoksanbeşbinikiyüzbeş Türk Lirası) 225.403,-TL (İkiyüzyirmibeşbindörtyüzüç Türk Lirası),

d) 22 nci maddesinin birinci fıkrasının (d) bendinde belirtilen 58.555,-TL (Ellisekizbinbeşyüzellibeş Türk Lirası) 67.613,-TL (Altmışyedibinaltıyüzonüç Türk Lirası), 19.507,-TL (Ondokuzbinbeşyüzyedi Türk Lirası) 22.524,-TL (Yirmiikibinbeşyüzyirmidört Türk Lirası),

e) 53 üncü maddesinin birinci fıkrasının (j) bendinin;

1) (1) numaralı alt bendinde belirtilen 390.425,-TL (Üçyüzdoksanbindörtyüzyirmibeş Türk Lirası) 450.823,-TL (Dörtyüzellibinsekizyüzyirmiüç Türk Lirası),

2) (2) numaralı alt bendinde belirtilen 618.044,-TL (Altıyüzonsekizbinkırkdört Türk Lirası) 713.655,-TL (Yediyüzonüçbinaltıyüzellibeş Türk Lirası), 3.707,-TL (Üçbinyediyüzyedi Türk Lirası) 4.280,-TL (Dörtbinikiyüzseksen Türk Lirası), 2.472.180,-TL (İkimilyondörtyüzyetmişikibinyüzseksen Türk Lirası) 2.854.626,-TL (İkimilyonsekizyüzellidörtbinaltıyüzyirmialtı Türk Lirası), 7.415,-TL (Yedibindörtyüzonbeş Türk Lirası) 8.562,-TL (Sekizbinbeşyüzaltmışiki Türk Lirası), 18.541.351,-TL (Onsekizmilyonbeşyüzkırkbirbinüçyüzellibir Türk Lirası) 21.409.697,-TL (Yirmibirmilyondörtyüzdokuzbinaltıyüzdoksanyedi Türk Lirası), 11.123,-TL (Onbirbinyüzyirmiüç Türk Lirası) 12.843,-TL (Onikibinsekizyüzkırküç Türk Lirası), 14.832,-TL (Ondörtbinsekizyüzotuziki Türk Lirası) 17.126,-TL (Onyedibinyüzyirmialtı Türk Lirası),

f) 62 nci maddesinin birinci fıkrasının (h) bendinde belirtilen 216.681,-TL (İkiyüzonaltıbinaltıyüzseksenbir Türk Lirası) 250.201,-TL (İkiyüzellibinikiyüzbir Türk Lirası),

olarak güncellenmiştir.

(2) Yukarıda belirtilen eşik değerler ve parasal limitlere ilişkin olarak, bir önceki dönem ile karşılaştırmalı değerler, ayrıca tablo halinde ekte yer almaktadır.

Önceki bütçe statüleri

MADDE 4 – (1) İdarelerin tabi oldukları eşik değerler ve parasal limitlerin belirlenmesinde 10/12/2003 tarihli ve 5018 sayılı Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanununun yürürlüğe girmesinden önceki bütçe statüleri göz önünde bulundurulur.

Yürürlük

MADDE 5 – (1) Bu Tebliğ 01/02/2018 tarihinde yürürlüğe girer.

Yürütme

MADDE 6 – (1) Bu Tebliğ hükümlerini Kamu İhale Kurumu Başkanı yürütür.

(EK TABLO VAR)

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Yazıldı Güncel Mevzuat

13 Ocak 2018 CUMARTESİ gün ve 30300 sayılı Resmî Gazete’de yayımlananlar..

Oca16
2018
Yorum Yazın Tarafından Yazıldı admin

13 Ocak 2018 CUMARTESİ günlü ve 30300 sayılı Resmî Gazetede yayımlananlar ;

 

1) HARCIRAH KANUNU GENEL TEBLİĞİ (SERİ NO: 41)

Amaç

MADDE 1 – (1) Bu Tebliğ,  10/02/1954 tarihli ve 6245 sayılı Harcırah Kanununun 3 üncü maddesinin birinci fıkrasının (g) bendinde yer alan memuriyet mahalli tanımına ilişkin olarak uygulamada ortaya çıkan tereddütleri gidermek ve uygulama birliğini sağlamak amacıyla, 27/11/2014 tarihli ve 29188 sayılı Resmî Gazetede yayımlanan Harcırah Kanunu Genel Tebliği (Seri No: 39)’nde yapılan açıklamalara ilave olarak hazırlanmıştır.

Dayanak

MADDE 2 – (1) Bu Tebliğ, 13/12/1983 tarihli ve 178 sayılı Maliye Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 10 uncu maddesine dayanılarak hazırlanmıştır.

Büyükşehir belediyesi olmayan illerde memuriyet mahalli

MADDE 3 – (1) Büyükşehir belediyesi olmayan illerde aşağıda belirtilen mahaller, memuriyet mahalli olarak kabul edilir:

a) Memur ve hizmetlinin asıl görevli olduğu veya ikametgâhının bulunduğu şehir ve kasabaların belediye sınırları içinde bulunan mahaller,

b) (a) bendinde belirtilen mahallerin dışında kalmakla birlikte, yerleşim özellikleri bakımından bu şehir ve kasabaların devamı niteliğinde bulunup belediye hizmetlerinin götürüldüğü yerler,

c) Kurumlarınca sağlanan taşıt araçları ile gidilip gelinebilen yerler.

Büyükşehir belediyesinin olduğu illerde memuriyet mahalli

MADDE 4 – (1) İl mülki sınırları içinde kalmak kaydıyla;

a) Memur ve hizmetlinin asıl görevli olduğu veya ikametgâhının bulunduğu yerleşim birimlerinin bağlı olduğu ilçe belediye sınırları içinde kalan ve aynı zamanda yerleşim özellikleri bakımından bütünlük arz eden yerler,

b) Söz konusu ilçe belediye sınırları dışında kalmakla birlikte yerleşim özellikleri bakımından bu yerlerin devamı niteliğindeki mahaller, memuriyet mahalli olarak kabul edilir.

(2) Kurumlarınca sağlanan taşıt araçları ile gidilip gelinebilen yerler memuriyet mahalli olarak kabul edilir.

Kurumlarınca sağlanan taşıt araçları ile gidilip gelinebilen yerler

MADDE 5 – (1) Ulaşımı düzenli olarak kurumlarınca sağlanan servis araçları veya bu mahiyetteki taşıt araçları ile her gün gidiş ve dönüş olmak üzere ulaşım sağlanan yerler, memuriyet mahalli kapsamında değerlendirilir.

(2) Ulaşımı düzenli olarak sağlanmayıp arızi olarak kurumlara ait taşıt araçları ile gidilip gelinebilen yerler ise memuriyet mahalli dışı olarak değerlendirilir.

Yürürlük

MADDE 6 – (1) Bu Tebliğ yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

Yürütme

MADDE 7 – (1) Bu Tebliğ hükümlerini Maliye Bakanı yürütür.

2)  MUHASEBAT GENEL MÜDÜRLÜĞÜ GENEL TEBLİĞİ

(PARASAL SINIRLAR VE ORANLAR) (SIRA NO: 57)

Amaç ve kapsam

MADDE 1 – (1) Bu Tebliğin amacı, 10/12/2003 tarihli ve 5018 sayılı Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanunu ve diğer mevzuat kapsamında uygulanacak olan parasal sınırları, faiz oranlarını ve alındı birim fiyatlarını belirlemektir.

Dayanak

MADDE 2 – (1) Bu Tebliğ, 27/12/2014 tarihli ve 29218 mükerrer sayılı Resmî Gazetede yayımlanan Merkezî Yönetim Muhasebe Yönetmeliğinin 12 nci, 27 nci ve 552 nci, 31/12/2005 tarihli ve 26040 üçüncü mükerrer sayılı Resmî Gazetede yayımlanan Muhasebe Yetkilisi Mutemetlerinin Görevlendirilmeleri, Yetkileri, Denetimi ve Çalışma Usul ve Esasları Hakkında Yönetmeliğin 7 nci, 8/6/1988 tarihli ve 19836 sayılı Resmî Gazetede yayımlanan Pul ve Değerli Kağıtların Bayiler ve Yetkili Memurlar Vasıtası ile Sattırılmasına ve Bayilere Satış Aidatı Verilmesine Dair Yönetmeliğin 12 nci, 30/12/2005 tarihli ve 2005/9912 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Muhasebe Yetkilisi Adaylarının Eğitimi, Sertifika Verilmesi ile Muhasebe Yetkililerinin Çalışma Usul ve Esasları Hakkında Yönetmeliğin 26 ncı, 31/12/2005 tarihli ve 26040 üçüncü mükerrer sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Merkezî Yönetim Harcama Belgeleri Yönetmeliğinin 5 inci, 28/12/2006 tarihli ve 2006/11545 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Taşınır Mal Yönetmeliğinin 39 uncu, 30/12/2005 tarihli ve 2005/9913 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Ön Ödeme Usul ve Esasları Hakkında Yönetmeliğin 6 ncı, 15/7/2016 tarihli ve 6728 sayılı Yatırım Ortamının İyileştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 75 inci maddelerine dayanılarak hazırlanmıştır.

Kasa işlemleri

MADDE 3 – (1) Merkezî Yönetim Muhasebe Yönetmeliğinin 12 nci maddesi gereğince, muhasebe birimlerince kasadan yapılacak ödeme sınırı bu Tebliğ ekinde yer alan Tablo I’in (A) bölümünün Kasa İşlemleri kısmında gösterilmiştir.

(2) Merkezî Yönetim Muhasebe Yönetmeliğinin 12 nci ve 27 nci maddeleri gereğince, ertesi gün yapılacak ödemeleri karşılamak üzere ve kişi malı emanet dövizlerden kasada bulundurulacak miktarlar ile T.C. Ziraat Bankası şubesi bulunmayan ilçelerde gerekli güvenlik önlemleri alınmak şartıyla veznede bulundurulacak azami miktar Tablo I/A’nın Kasa İşlemleri kısmında gösterilmiştir.

(3) Tablo I/A Kasa İşlemleri kısmında gösterilen parasal sınırların yetersiz kalması durumunda, muhasebe birimlerinin gerekçeli başvuruları üzerine Bakanlıkça (Muhasebat Genel Müdürlüğü) tespit edilen sınırlar uygulanır. Daha önce bu kapsamda Bakanlıkça yeniden arttırılmasına izin verilen limitlerin, bu Tebliğle belirlenen limitlerin üzerinde olması halinde özel olarak izin verilmiş limitlerin uygulanmasına devam edilir.

Kaybedilen alındılara ilişkin işlemler

MADDE 4 – (1) Merkezî Yönetim Muhasebe Yönetmeliğinin 552 nci maddesi gereğince, muhasebe birimlerince, her ne suretle olursa olsun alınan para ve değerlere karşılık verilmiş olan alındılardan kaybedilmiş olanlar için ilan verilmesine gerek görülmeyen tutar, Tablo I/A’nın Kaybedilen Alındılar İçin İlan kısmında gösterilmiştir.

Muhasebe yetkilisi mutemedi işlemleri

MADDE 5 – (1) Muhasebe Yetkilisi Mutemetlerinin Görevlendirilmeleri, Yetkileri, Denetimi ve Çalışma Usul ve Esasları Hakkında Yönetmeliğin 7 nci maddesi gereğince, muhasebe birimleri dışında görev yapan muhasebe yetkilisi mutemetleri tarafından yedi günlük süre beklenilmeksizin muhasebe birimi veznesine teslim edilmesi gereken tahsilat tutarı ile mahkeme başkanlıkları, icra ve iflas daireleri ve izale-i şüyu memurluklarındaki muhasebe yetkilisi mutemetlerince 2/7/1964 tarihli ve 492 sayılı Harçlar Kanununun eki (1) ve (3) sayılı tarifelere göre makbuz karşılığı tahsil edilip yedi günlük süre beklenilmeksizin muhasebe birimi veznesine teslim edilmesi gereken tahsilat tutarı, Tablo I/B’nin Muhasebe Yetkilisi Mutemedi İşlemleri kısmında gösterilmiştir.

(2) Genel bütçe kapsamındaki kamu idarelerinde görev yapan muhasebe yetkilisi mutemetleri için belirtilen sınırın yetersiz kalması durumunda, gerekçeli tekliflerle Bakanlığa başvurularak alınacak izne göre işlem yapılır. Bu teklif yazısında muhasebe yetkilisi mutemedinin son iki ayda muhasebe veznesine yatırdığı tutarlar ve yatırılma tarihleri de belirtilir. Daha önce bu kapsamda Bakanlıkça yeniden arttırılmasına izin verilen limitlerin, bu Tebliğ ile belirlenen limitlerin üzerinde olması halinde özel olarak izin verilmiş limitlerin uygulanmasına devam edilir.

Yetkili memurlarla ilgili işlemler

MADDE 6 – (1) Pul ve Değerli Kağıtların Bayiler ve Yetkili Memurlar Vasıtası ile Sattırılmasına ve Bayilere Satış Aidatı Verilmesine Dair Yönetmeliğin 12 nci maddesi gereğince, değerli kağıt verilen yetkili memurlar tarafından on beş günlük süre beklenilmeksizin muhasebe biriminin veznesine teslim edilmesi gereken satış hasılatı tutarı Tablo I/B’nin Yetkili Memurlarla İlgili İşlemler kısmında gösterilmiştir.

(2) Yetkili Memurlarla İlgili İşlemler için belirtilen sınırın yetersiz kalması durumunda, ilgili idare tarafından gerekçeli teklifle Bakanlığa başvurularak alınacak izne göre işlem yapılır. Bu teklif yazısında yetkili memurların son iki ayda muhasebe veznesine yatırdığı tutarlar ve yatırılma tarihleri de belirtilir.

 Muhasebe yetkilisi yardımcılarına devredilecek görev ve yetkiler

MADDE 7 – (1) Muhasebe Yetkilisi Adaylarının Eğitimi, Sertifika Verilmesi ile Muhasebe Yetkililerinin Çalışma Usul ve Esasları Hakkında Yönetmeliğin 26 ncı maddesi gereğince görev, yetki ve sorumlulukların yardımcılara devredilmesinde Tablo I/C bölümünde gösterilen parasal sınırlar dikkate alınır.

Kaybolan faturalarla ilgili işlemler

MADDE 8 – (1) Merkezî Yönetim Harcama Belgeleri Yönetmeliğinin 5 inci maddesi gereğince, kamu idarelerince alınan mal, hizmet ve yapım işleri karşılığında özel kişiler tarafından düzenlenen faturaların kaybedilmesi halinde, noter onaylı fatura örneklerinin kabul edileceği fatura tutarı Tablo I/Ç bölümünde gösterilmiştir.

Taşınırların kayıtlardan çıkarılması

MADDE 9 – (1) Taşınır Mal Yönetmeliğinin 39 uncu maddesi gereğince, taşınırların devir ve satış suretiyle kayıtlardan çıkarılmasında Tablo I/D bölümünde gösterilen parasal sınırlar dikkate alınır. Taşınırların kayıtlardan çıkarılması, belirlenen limitler dâhilinde ise harcama yetkilisinin, limit üzerinde ise ilgili üst yöneticinin onayı ile yapılır.

(2) Devir ve satış işlemlerinin birden fazla taşınırı ihtiva etmesi halinde söz konusu limitler taşınır bazında değil, işlem bazında uygulanır.

Ön ödeme işlemleri

MADDE 10 – (1) Ön Ödeme Usul ve Esasları Hakkında Yönetmeliğin 6 ncı maddesi gereğince merkezî yönetim kapsamındaki kamu idarelerince harcama yetkilisi mutemetlerine verilebilecek avans sınırı Tablo II/A bölümünde gösterilmiştir.

(2) Merkezî yönetim kapsamındaki kamu idarelerinden Tablo II/B bölümünde gösterilenler, kendileri için belirlenen sınır dâhilinde avans verebilirler.

(3) Milli İstihbarat Teşkilatı mutemetleri ile dış temsilcilikler emrine ve askerî daire, Jandarma ve Sahil Güvenlik mutemetlerine verilecek avans sınırları Tablo II’nin (C), (Ç) ve (D) bölümlerinde gösterilmiştir. 23/12/2017 tarihli ve 7066 sayılı 2018 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanununda gösterilen sınırlar aşılmamak kaydıyla, belirlenen sınırların üzerinde avans verilmesine ihtiyaç duyulması halinde gerekçeli olarak Bakanlığa başvurularak izin alınır.

(4) Genel bütçe kapsamındaki kamu idarelerince açılacak krediler ile yurt dışından yapılacak alımlar için açtırılacak akreditif karşılığı krediler için Maliye Bakanlığından izin alınmaz.

(5) Milli Savunma Bakanlığına bağlı birlik ve kurumlardan tümen ve daha üst birlikler ile eşiti kurum ve kuruluşlar kapsamına giren askerî birimler Tablo III’te gösterilmiştir. Bunların dışında kalan birlikler, tugay ve eşitine kadar olan askerî kurum ve kuruluşlar kapsamında sayılır.

Muhasebe kayıtlarından çıkarılacak alacaklar

MADDE 11 – (1) 21/7/1953 tarihli ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 106 ncı maddesi gereğince, yapılacak takip sonunda tahsili imkansız veya tahsili için yapılacak giderlerin alacaktan fazla bulunduğu anlaşılan 4/1/1961 tarihli ve 213 sayılı Vergi Usul Kanunu kapsamına giren amme alacakları ile diğer amme alacaklarından, amme idarelerinde terkin yetkisini haiz olanlar tarafından tahsil zamanaşımı süresi beklenilmeksizin terkin olunabilecek miktarlar Tablo IV’te gösterilmiştir.

(2) 5018 sayılı Kanunun 79 uncu maddesi hükmü gereğince, kayıtlardan çıkarılacak tutarlar Tablo IV’te gösterilmiştir.

Eski yıllara ait teminat mektuplarının tasfiyesi

MADDE 12 – (1) 6728 sayılı Kanunun 75 inci maddesi uyarınca, genel bütçe kapsamındaki kamu idareleri ve özel bütçeli idareler tarafından ilgili mevzuatı gereğince alınmış olup, düzenlenme tarihi itibarıyla on yılı geçen ve çeşitli nedenlerle iadesi sağlanamayan veya gelir kaydedilemeyen teminat mektuplarından muhasebe birimince kayıtlarından çıkarılarak ilgili bankalara iade edilecek tutar Tablo V’te gösterilmiştir.

Faiz oranları

MADDE 13 – (1) Genel hükümlere göre takip ve tahsil edilecek; kişilerden alacaklara, 4/12/1984 tarihli ve 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun hükümlerine göre, uygulanacak kanuni faiz oranları ile temerrüt faizi oranları, yıllar itibarıyla Tablo VI’da gösterilmiştir.

Alındılar ve alındı birim fiyatları

MADDE 14 – (1) Bakanlıkça bastırılan ve genel bütçe kapsamı dışındaki idareler ile döner sermaye ve fonlar tarafından mevzuatları gereğince kullanılması gereken alındıların birim satış fiyatları Tablo VII’de gösterilmiştir.

Yürürlükten kaldırılan tebliğ

MADDE 15 – (1) 13/1/2017 tarihli ve 29947 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Muhasebat Genel Müdürlüğü Genel Tebliği (Sıra No: 54) (Parasal Sınırlar ve Oranlar) yürürlükten kaldırılmıştır.

Yürürlük

MADDE 16 – (1) Bu Tebliğ yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

Yürütme

MADDE 17 – (1) Bu Tebliğ hükümlerini Maliye Bakanı yürütür. (Ekleri bulunmaktadır)

3) 2018 YILI MERKEZİ YÖNETİM BÜTÇE UYGULAMA TEBLİĞİ (SIRA NO: 1)

Amaç

MADDE 1 – (1) Bu Tebliğin amacı, 2018 yılında öğle yemeği servisinden faydalanacak olan memurlardan ve sözleşmeli personelden alınacak asgâri yemek bedellerine ilişkin esasları belirlemektir.

Kapsam

MADDE 2 – (1) Bu Tebliğ, genel bütçe kapsamındaki kamu idareleri, özel bütçeli idareler, kamu iktisadi teşebbüsleri, döner sermayeli kuruluşlar ve diğer kamu idarelerindeki memurlar ile sözleşmeli personeli kapsar.

Dayanak

MADDE 3 – (1) Bu Tebliğ, 19/11/1986 tarihli ve 86/11220 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Devlet Memurları Yiyecek Yardımı Yönetmeliğinin 4 üncü maddesine dayanılarak hazırlanmıştır.

 Alınacak bedeller

MADDE 4 – (1) 2018 yılında öğle yemeği servisinden faydalanacak olanlardan en az Ek-1’de belirlenen tutarlar üzerinden günlük yemek bedeli alınır.

Belirtilen miktarların üzerinde yemek bedeli tespiti

MADDE 5 – (1) Kuruluşlar, personelin kadro veya pozisyon unvanını,  hizmetlerinin özelliğini, yemek maliyetlerini ve yemek servisinin farklı mahallerde daha iyi şartlarda sunulması gibi hususları dikkate alarak Ek-1’de belirtilen miktarların üzerinde yemek bedeli tespit edebilir.

Yürürlükten kaldırılan tebliğ

MADDE 6 – (1) 12/1/2017 tarihli ve 29946 sayılı Resmî Gazetede yayımlanan 2017 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Uygulama Tebliği (Sıra No: 1) yürürlükten kaldırılmıştır.

Yürürlük

MADDE 7 – (1) Bu Tebliğ 15/1/2018 tarihinde yürürlüğe girer.

Yürütme

MADDE 8 – (1) Bu Tebliğ hükümlerini Maliye Bakanı yürütür. (Ekleri bulunmaktadır)

 

 

 

 

 

Yazıldı Güncel Mevzuat

696 Sayılı KHK

Oca09
2018
Yorum Yazın Tarafından Yazıldı admin

Yazıldı Güncel Mevzuat

696 SAYILI KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMENİN TAŞERON İŞÇİLERLE İLGİLİ DÜZENLEMESİ

Oca05
2018
Yorum Yazın Tarafından Yazıldı admin

696 SAYILI KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMENİN TAŞERON İŞÇİLERLE İLGİLİ DÜZENLEMESİ

24 Aralık 2017 günlü Resmi Gazetede yayınlanan 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile getirilen taşeron düzenlemesinde takvim de başladı. Buna göre taşeron işçiler 10 gün içinde bağlı oldukları kurumlara başvurarak kalıcı kadroya geçme isteklerini iletecek.

Kadroya geçmek isteyen taşeron işçiler 10 gün içinde çalıştıkları idarenin hizmet alımı sözleşmesi yapıldığı birime başvuracak. 4 Aralık ve öncesinde taşeron şirketin çalışanı olan taşeron işçiler, kadroya geçmek için 2 Ocak 2018’den başlamak üzere 10 gün içinde ilgili kuruma başvuruda bulunacaktır. Şartları taşıyanların yazılı, sözlü ya da uygulamalı sınava alınması, sınavda başarılı olanların kadroya alınması işlemleri 2 Nisan 2018 tarihine kadar sonuçlandırılacaktır. Başvuruları sonrasında durumu uygun bulunanlar (gerekli şartları taşıyıp taşımadıkları) için sınav takvimi başlayacak. Sınavlar yazılı veya sözlü olarak yapılabilecektir. 4 Aralık ve öncesinde taşeron şirketin çalışanı olan taşeron işçiler, kadroya geçmek için 2 Ocak 2018’den başlamak üzere 10 gün içinde ilgili kuruma başvuruda bulunacaktır. Şartları taşıyanların yazılı, sözlü ya da uygulamalı sınava alınması, sınavda başarılı olanların kadroya alınması işlemleri 2 Nisan 2018 tarihine kadar sonuçlandırılacaktır. 4 Aralık 2017 tarihinde doğum, hastalık nedeniyle raporlu veya askerlik nedeniyle sözleşmesi askıda olanlar, askerliğin veya askı süresinin sona erdiği tarihten itibaren 10 gün içinde kurumlarına başvuruda bulunmak zorundadır. 2 Nisan 2018 tarihinde kadro süreci tamamlandıktan sonra gerekli şartları taşımadıkları halde kadro hakkından yararlandırıldıkları sonradan tespit edilenler, hiçbir tazminat ödenmeden işten çıkarılacak. Yanıltıcı bilgi ve belge sunmak suretiyle bu haktan yararlandığı tespit edilenlere istihdam süresince yapılan ödemeler geri alınacaktır.

Kadrolu geçişe ilişkin gerekli şartlara ilişkin tespitlere ilişkin itirazların karara bağlanması/sonuçlandırılması ve yapılacak sınavların ardından işçilerin durumuyla ilgili yapılacak incelemeden sonra kadroya geçiş işlemleri 90 gün içinde sonuçlandırılacaktır. Sürekli işçi kadrosuna geçirilenlerin ücreti ve diğer mali ve sosyal hakları taşeron işçi iken yapılan sözleşmeden fazla olamayacaktır. Sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçilere geçişle beraber 6772 sayılı Kanunda düzenlenen 52 günlük ilave tediye ödemesinden yararlanacaktır. Kadroya geçen işçiler, yıllık brüt olarak 4 bin 621 liralık tediye ücreti alacak. Bir defaya mahsus olan ödeme, dört taksitte verilecektir.

Sürekli işçi kadrosunda emeklilik haricinde herhangi bir süre kısıtlaması bulunmamaktadır. Geçiş yapacak işçilerde süre ve yaş sınırı aranmamaktadır.

Kararnameye göre, sürekli işçi kadrosuna geçirilenlerin adedi, yerleştirildiği birim/birimler, yerleşim yeri belirtilmek suretiyle geçiş işlemlerinin yapıldığı tarihten itibaren Maliye Bakanlığı ve Devlet Personel Başkanlığına bildirilecektir. Sürekli işçi kadrosuna geçirilenler kadroya geçirilme şartlarını taşıdıkları sürece ve çalıştırıldıkları kurumda ve birimde geçiş öncesi ihale sözleşmesi kapsamında kalan hizmetleri yürütmek üzere istihdam edilecektir.

Taşeron şirketlerle 2018 yılı için yapılmış olan sözleşmeler fesh edilecek (iptal edilecek) ve şirketlere ihaleye katılmak için ve sözleşme gideri olarak yapmış oldukları gerçek giderleri belgelemesi halinde tazminat ödenecektir.

Kararnameye göre 4 Aralık 2017 tarihinde kamuda çalışmakta olan taşeron işçiler sürekli işçi kadrosuna geçirilmeye hak kazanmıştır. Kararname MİT dışındaki tüm kurumları kapsamaktadır. Kadroya geçiş tarihinde; Sosyal Güvenlik Kurumuna kurumlarınca verilmiş olan işe giriş bildirgeleri, işten ayrılış bildirgesi ve aylık prim ve hizmet belgeleri esas alınacaktır.

Emekliliğe hak kazanan işçiler taşeron işçilere sürekli işçiliğe geçiş imkanı sağlanmamıştır. Kararname asıl veya yardımcı iş yapan tüm taşeron işçiler kapsama alınmıştır.

Düzenleme KHK ile getirildiğinden taşeron kapsamında kalan ve kalıcı kadroya geçme şansı verilmeyen işçilerin Anayasa Mahkemesi’ne kanunu taşıma olanağı ise bulunmuyor. Meclis, KHK’yı görüşüp kanunlaştırdıktan sonra konunun Anayasa Mahkemesi’ne taşınabileceği ifade ediliyor. Ancak Meclis, henüz geçmiş tarihli KHK’ları bile görüşmediğinden bu seçeneğin de mümkün olmayacağı kaydediliyor. Danışmanlık hizmetleri, hastane bilgi yönetim sistemi hizmetleri, çağrı merkezi hizmetleri gibi servisler, hizmet alımı olarak kabul edilmediğinden kapsam dışında bırakılmıştır.

450 bin kişinin kadroya geçişi, merkezi sistemden yapılacak. Merkezi bütçe kapsamındaki kuruluşların işlemleri Çalışma ve Maliye Bakanlıkları tarafından yürütülürken, mahalli idareler ve bağlı şirketleri İçişleri Bakanlı denetiminden sonra kadrolu personel alacak. Belediyelerde kadroya geçme işlemleri, “disiplin altında, kurallı ve kontrollü olarak” gerçekleştirilecek. Kadroya geçen işçilerin kıdem haklarını kaybetmeyeceğini belirtilmişse de, Kararnamede kadroya geçişle ilgili, “alt işveren işçisi olarak çalıştığı iş sözleşmelerinden dolayı herhangi bir hak ve alacak talebinde bulunmama” şartı bulunmaktadır. Bu imzayı vermeyen işçi kadroya geçemeyecektir. Ayrıca, kadroya geçmek isteyen işçiler varsa kurumlar aleyhine açtıkları dava veya başlattıkları icra takiplerinden de vazgeçmek zorunda olacaktır.

 

Yazıldı Güncel Mevzuat

KAMU YARARI ÜSTÜN KAMU YARARI KAVRAMLARI

Oca05
2018
Yorum Yazın Tarafından Yazıldı admin

KAMU YARARI ÜSTÜN KAMU YARARI KAVRAMLARI

Kamu yararı kavramı kolay tanımlanabilen, üzerinde kolayca uzlaşılabilen bir kavram değildir. Yasalarda kamu yararının gözetildiği, idarenin kararlarında ve eylemlerinde kamu yararına uygun hareket ettiği ve yargının da kamu yararını gözettiği kabul edilmekle birlikte, bu üç erkin de kamu yararı anlayışında farklılıklar ortaya çıkabilmektedir. Bu, kamu yararı kavramının teknik-hukuki boyutunun yanı sıra siyasi ve ideolojik yönünün de olduğunu gösterir. Dar ve teknik anlamda kamu yararı, mülkiyet hakkının sınırlarının ve bu hakkın özüne dokunulup, dokunulmadığının belirlenmesinde kullanılan bir kriterdir.

Kamu yararı kavramının açıklanmasında ve kullanılmasında yaşanan güçlük üstün kamu yararı kavramının açıklanmasında da karşımıza çıkmaktadır. Üstün kamu yararı, ortada birden fazla, birbiriyle çelişen kamu yararı olduğu durumda, karar vericiler için birini diğerine tercih etme nedeni olmaktadır. Üstün kamu yararı, daha çok çevresel değerler üzerinde olumsuz etkilerde bulunacak sanayileşme ve kentleşme faaliyetleri; bu çerçevede yapılacak kamu yatırımları (enerji, ulaştırma, turizm, konut vb.) ile çevre koruma çabaları ikileminde önem kazanmaktadır. O halde, üstün kamu yararı kavramı, özellikle ekonomik yatırımlarla sağlanacak ekonomik ve sosyal kalkınma hedefleri ile çevre koruma amacı arasındaki çelişkiden ortaya çıkmaktadır. Kamu yönetimleri üstün kamu yararını daha çok ekonomik kazanç ve menfaatlerde görürken, yargının doğal kaynakları ve çevreyi korumada gördüğü bilinmektedir. Örneğin, ilgili idareler, istihdamı artıracağı ve daha fazla döviz elde edileceği gerekçesiyle orman alanlarının ya da kıyıların turizm yatırımları için tahsis edilmesinde üstün kamu yararı görmekteyken; yargı, üstün kamu yararının, bu alanların çevresel değerler olarak korunmasında olduğuna karar vermektedir. Bu konuda hem Anayasa Mahkemesi’nin hem de Danıştay’ın çok önemli kararları bulunmaktadır.

Anayasa Mahkemesi’nin, üstün kamu yararına açıklık getiren ve üstün kamu yararının çevresel değerlerin korunmasında olduğunu vurgulayan önemli bir kararı orman alanlarının turizm yatırımları için tahsisine ilişkindir. 2634 sayılı Turizm Teşvik Kanunu’nun orman alanlarının turizme tahsisi ile ilgili 8. maddesinin A, B ve C fıkraları ile ilgili Anayasa Mahkemesi’nin bu kararı, hem üstün kamu yararını açıklamakta, hem de çevre değerlerinin kalkınma maçlı turizm yatırımları için kolayca kullanımına son vermektedir. (RG: 24.11.2007/26710, Esas Sayısı: 2006/169, Karar Sayısı: 2007/55) Kararda, 2634 sayılı Yasa’nın 8. maddesinin itiraz konusu bölümlerinde, hangi taşınmazların ve orman arazilerinin turizm yatırımlarına tahsis edileceği ile ilgili genel bir çerçeve çizilmekle beraber, ormanların turizm yatırımlarına tahsisinin hangi hallerde kaçınılmaz veya zorunlu sayılabileceğine dair herhangi bir ölçüte yasada yer verilmediği belirtilmektedir. Bu bağlamda, turizmin teşvik edilmesinde kamu yararı bulunduğu ve zorunlu olduğu ölçüde orman alanlarının turizme tahsisinin gerektiği yadsınamazsa da, Anayasa’nın 169. maddesinde ormanların Devletçe korunmasına verilen özel önem ve uzun dönemdeki yaşamsal kamu yararı karşısında, bu tahsislerin hangi hallerde zorunlu sayılacağının da belirginleştirilmesi Anayasa’nın yasa koyucuya yüklediği bir görev olarak kabul edilmelidir denmektedir. Bu açıklamalar çerçevesinde, ormanların korunmasına ilişkin Anayasa’nın 169. maddesindeki ilkeler doğrultusunda, turizm sektörünün özellik ve ihtiyaçlarını da dikkate alan ve ormanların turizm yatırımlarına tahsisini zorunluluk ve kaçınılmazlık hallerine özgüleyen belli ölçüt ve sınırlamalara yer verilmemesi nedeniyle itiraz konusu yasa kuralları, Anayasa’nın 169. maddesine aykırı bulunmuş ve iptal edilmiştir.

Danıştay 6. Dairesi’nin Fırtına Vadisi için verdiği kararda da üstün kamu yararının Fırtına Vadisi’nde HES yapılarak enerji üretiminde değil, doğal çevrenin korunmasında olduğu belirtilmiştir. Fırtına Vadisi Hidroelektrik Santrali Projesi için hazırlanan ve Çevre Bakanlığı tarafından olumlu karar verilen Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) Raporunun iptal kararını onaylayan Danıştay 6. Dairesi, üstün kamu yararının ekonomik menfaat ve kazançtan önce gelen; doğal kaynakları ve çevreyi koruma sonucu elde edilecek yarar olarak görmüştür.Yine, Bursa 2. İdare Mahkemesi’nin 25.05.2006 tarih ve 2005/1080 sayılı kararında üstün kamu yararı, “kamu sağlığı ve milli güvenlik gibi toplumsal menfaatler ile çevre ve doğal kaynakların sağladığı yaşamsal faydaların bir bütünü olup her türlü ekonomik gaye ve kazançtan daha öncelikli olan en üst toplumsal yarar” olarak tanımlanmıştır. Bu karardan çıkan sonuç, “halk sağlığı” ve “kamu güvenliği” gerekçelerinin yanı sıra “çevre ve doğa koruma” gerekçesinin de üstün kamu yararı için yargı kararlarında yer almaya başlamasıdır.

Bu arada, üstün kamu yararını belirleyecek en önemli araç ÇED raporları olacaktır.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Yazıldı Güncel Mevzuat, Yargı Kararları

ARA BULUCULUK MÜESSESESİ YÜRÜRLÜĞE GİRDİ.

Oca05
2018
Yorum Yazın Tarafından Yazıldı admin

ARABULUCULUK MÜESSESESİ YÜRÜRLÜĞE GİRDİ.

Uyuşmazlık dört haftada çözülecek

7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanununun “Arabuluculuk Müessesesi”  1 Ocak 2018 itibariyle yürürlüğe girdi. Bu Kanunun 3.maddesindeki ve devamı maddelerindeki düzenlemelere göre; İşe iade davaları dahil olmak üzere bireysel iş uyuşmazlıkları, alacak ya da tazminat talepleri, kıdem ve ihbar tazminatı, fazla mesai ücreti, kötü niyet tazminatı gibi işçi-işveren uyuşmazlıklarında arabuluculuğun dava şartı haline gelmesine yönelik Kanunu’ndaki düzenlemeye göre, işçi ve işveren, dava açmadan önce arabulucuya başvuracaktır.

Zorunlu durumlarda süre bir hafta daha uzatılabilecektir.

Başvurular, 108 adliyede kurulan Arabuluculuk Bürolarına yapılacaktır. Arabuluculuk bürolarının bulunmadığı yerlerde ise başvuruları Sulh Hukuk Mahkemesi Yazı İşleri Müdürlüklerine yapılacaktır. Müracaatlarda, yargı gideri, harç, tanık, bilirkişi ücreti gibi bir ödeme yapma zorunluluğu bulunmayacak. Arabuluculuk görüşmeleri üç hafta içerisinde tamamlanacaktır. Zorunlu durumlarda arabulucu tarafından bu süre en fazla bir hafta daha uzatılabilecektir. Tarafların anlaşamaması durumunda ilk iki saatlik arabuluculuk ücreti Adalet Bakanlığı’nca karşılanacaktır. Anlaşma sağlanması halinde ise arabuluculuk hizmeti karşılığında anlaşılan miktarın yüzde 3’ü bir taraf, yüzde 3’ü de karşı tarafça ödenecektir. Arabuluculuk görüşmeleri gizli yapılacak, işçi ve işverenin kendi aralarında yaptığı anlaşma gizli tutulacaktır. Taraflar anlaştığında arabulucu bir anlaşma metni hazırlayacak, anlaşılan hususlarla ilgili bir daha dava açılamayacaktır. İşe iade davalarında iş akdi feshedildikten bir ay içerisinde arabuluculuğa müracaat edilebilecektir. Bu konuda arabuluculuk görüşmeleri sonrasında anlaşma sağlanamadığında iki hafta içerisinde mahkemelere dava açılabilecektir. Mahkemece verilen karar hakkında istinaf yoluna başvurulması halinde, bölge adliye mahkemesi ivedilikle ve kesin olarak karar verecektir. Taraflar anlaşırlarsa uyuşmazlık aynı sürede iş mahkemesi yerine özel hakeme de götürülebilecektir. Arabulucuya başvurmaksızın doğrudan dava açılması sebebiyle davanın usulden reddi halinde ret kararı resen tebliğ edilecektir.

 Tarafların İlk oturuma katılmaları zorunlu kılınmıştır.

Arabuluculuk görüşmelerine taraflar bizzat, kanuni temsilcileri veya avukatları aracılığıyla katılabilecektir. Uyuşmazlıklara ilişkin arabuluculuk görüşmelerinin ilk oturumuna katılmak zorunlu olacaktır. Geçerli bir mazeret göstermeksizin ilk toplantıya katılmayan taraf, son tutanakta belirtilecek ve bu taraf davada kısmen veya tamamen haklı çıksa bile yargılama giderinin tamamından sorumlu tutulacaktır.  Görüşmeler sonrasında anlaşma sağlanamaması halinde taraflar iş mahkemelerine dava açabilecektir.

Milliyet.com.tr »

Gündem »

Haber »

Uyuşmazlık dört haftada çözülecek

03.01.2018 – 01:30 | Son Güncelleme: 03.01.2018-1:43

Uyuşmazlık dört haftada çözülecek

ARABULUCULUK SİSTEMİ YÜRÜRLÜĞE GİRDİ

25 Ekim 2017 Çarşamba günlü ve 30221 sayılı Resmî Gazetede 7036 sayıyla  yayımlanan İş Mahkemeleri Kanununun 3.maddesine göre, Kanuna, bireysel veya toplu iş sözleşmesine dayanan işçi veya işveren alacağı ve tazminatı ile işe iade talebiyle açılan davalarda, arabulucuya başvurulmuş olması İş Mahkemesinde dava açılmasının ana şartı olarak açıklanmıştır. Bu sistemle ilgili ayrıntılar Kanunda yer almakla birlikte bazı başlıkları özetlersek ;

İşe iade davaları dahil olmak üzere bireysel iş uyuşmazlıkları, alacak ya da tazminat talepleri, kıdem ve ihbar tazminatı, fazla mesai ücreti, kötü niyet tazminatı gibi işçi-işveren uyuşmazlıklarında arabuluculuğun dava şartı haline gelmesine yönelik İş Mahkemeleri Kanunu’ndaki düzenlemeler, 1 Ocak 2018’den itibaren yürürlüğe girdi. Kanuna göre işçi ve işveren, dava açmadan önce arabulucuya başvurulacaktır.

Bir hafta uzatılabilecek

Başvurular, 108 adliyede kurulan Arabuluculuk Bürolarına yapılacak. Arabuluculuk bürolarının bulunmadığı yerlerde ise başvuruları Sulh Hukuk Mahkemesi Yazı İşleri Müdürlükleri alacaktır. Müracaatlarda, yargı gideri, harç, tanık, bilirkişi ücreti gibi bir ödeme yapma zorunluluğu bulunmayacaktır. Arabuluculuk görüşmeleri üç hafta içerisinde tamamlanacaktır. Zorunlu durumlarda arabulucu tarafından bu süre en fazla bir hafta daha uzatılabilecektir. Tarafların anlaşamaması durumunda ilk iki saatlik arabuluculuk ücreti Adalet Bakanlığı’nca karşılanacaktır. Anlaşma sağlanması halinde ise arabuluculuk hizmeti karşılığında anlaşılan miktarın yüzde 3’ü bir taraf, yüzde 3’ü de karşı tarafça ödenecektir. Arabuluculuk görüşmeleri gizli yapılacak, işçi ve işverenin kendi aralarında yaptığı anlaşma gizli kalacaktır. Taraflar anlaştığında arabulucu bir anlaşma metni hazırlayacak, anlaşılan hususlarla ilgili bir daha dava açılamayacaktır. İşe iade davalarında iş akdi feshedildikten bir ay içerisinde arabuluculuğa müracaat edilebilecektir. Bu konuda arabuluculuk görüşmeleri sonrasında anlaşma sağlanamadığında iki hafta içerisinde mahkemelere dava açılabilecektir. Mahkemece verilen karar hakkında istinaf yoluna başvurulması halinde, bölge adliye mahkemesi ivedilikle ve kesin olarak karar verecek. Taraflar anlaşırlarsa uyuşmazlık aynı sürede iş mahkemesi yerine özel hakeme de götürülebilecektir. Arabulucuya başvurmaksızın doğrudan dava açılması sebebiyle davanın usulden reddi halinde ret kararı resen tebliğ edilecektir.

Türkiye genelinde bulunan 7 bin 818 arabulucu görev yaptığı ifade edilmektedir. Yılda 400 bin uyuşmazlığın mahkemelere gitmeden çözüme kavuşturulması planlanmıştır.

İlk oturuma katılma zorunlu

Arabuluculuk görüşmelerine taraflar bizzat, kanuni temsilcileri veya avukatları aracılığıyla katılabilecektir. Uyuşmazlıklara ilişkin arabuluculuk görüşmelerinin ilk oturumuna katılmak zorunlu olacaktır. Geçerli bir mazeret göstermeksizin ilk toplantıya katılmayan taraf, son tutanakta belirtilecek ve bu taraf davada kısmen veya tamamen haklı çıksa bile yargılama giderinin tamamından sorumlu tutulacaktır. Görüşmeler sonrasında anlaşma sağlanamamasında taraflar iş mahkemelerine dava açabilecektir.

Yazıldı Duyurular, Güncel Mevzuat

Son Yazılar

  • Sayıştay Daire Kararları
  • İşyeri Açma ve Çalışma Ruhsatlarına Dair Yönetmelik Değişikliği
  • İmar Kanunu Değişiklik Taslağı (TBMM Komisyonlarında Görüşülen..)
  • 2020 Yiyecek Yardımı Tebliği
  • Tahsilat Genel Tebliği

Son yorumlar

Görüntülenecek bir yorum yok.

Arşivler

  • Şubat 2020
  • Aralık 2019
  • Kasım 2019
  • Eylül 2019
  • Temmuz 2019
  • Haziran 2019
  • Mayıs 2019
  • Nisan 2019
  • Mart 2019
  • Ocak 2019
  • Aralık 2018
  • Kasım 2018
  • Ekim 2018
  • Eylül 2018
  • Ağustos 2018
  • Temmuz 2018
  • Haziran 2018
  • Mayıs 2018
  • Nisan 2018
  • Mart 2018
  • Şubat 2018
  • Ocak 2018
  • Aralık 2017
  • Kasım 2017
  • Ekim 2017
  • Eylül 2017
  • Ağustos 2017
  • Temmuz 2017
  • Haziran 2017
  • Mayıs 2017
  • Nisan 2017
  • Mart 2017
  • Şubat 2017
  • Ocak 2017
  • Aralık 2016
  • Kasım 2016
  • Ekim 2016
  • Ağustos 2016
  • Temmuz 2016
  • Haziran 2016
  • Mayıs 2016
  • Nisan 2016
  • Mart 2016
  • Şubat 2016
  • Ocak 2016
  • Aralık 2015
  • Kasım 2015
  • Ekim 2015
  • Eylül 2015
  • Ağustos 2015
  • Temmuz 2015
  • Haziran 2015
  • Mayıs 2015
  • Nisan 2015
  • Mart 2015
  • Şubat 2015
  • Ocak 2015
  • Aralık 2014
  • Kasım 2014
  • Ekim 2014
  • Eylül 2014
  • Ağustos 2014
  • Temmuz 2014
  • Haziran 2014
  • Mayıs 2014
  • Nisan 2014
  • Mart 2014
  • Şubat 2014
  • Ocak 2014
  • Aralık 2013
  • Kasım 2013
  • Ekim 2013
  • Eylül 2013
  • Ağustos 2013
  • Temmuz 2013
  • Haziran 2013
  • Mayıs 2013
  • Nisan 2013
  • Mart 2013
  • Şubat 2013
  • Ocak 2013
  • Aralık 2012
  • Kasım 2012
  • Ekim 2012
  • Eylül 2012
  • Ağustos 2012
  • Temmuz 2012
  • Haziran 2012
  • Mayıs 2012
  • Nisan 2012
  • Mart 2012

Kategoriler

  • Duyurular
  • Güncel Mevzuat
  • Kategori Dışı
  • Makale ve Görüşler
  • Pratik Bilgiler
  • Seminerler
  • Soru / Cevap
  • Sunumlar
  • Yargı Kararları
  • Yayınlarımız