• ANASAYFA
  • HAKKIMIZDA
  • HİZMETLERİMİZ
  • SEMİNERLER
  • Mevzuat Takip Programı
  • YAYINLARIMIZ
  • Soru / Cevap
  • İLETİŞİM
Follow

Kategoride Yazılmış Duyurular

Büyükşehir Belediyelerinin ilçe belediyelerinde mali ve ayni yardımlarda uyacakları yöntem hakkında İdare Mahkemesi kararı

Nis30
2014
Yorum Yazın Tarafından Yazıldı admin

 

 

GAZETELERDEN;

 

Büyükşehir Belediyelerinin ilçe belediyelerinde mali ve ayni yardımlarda uyacakları yöntem hakkında İdare Mahkemesi kararında;

 

İ….Büyükşehir Belediye Meclisinin bazı  üyelerinin , finanse edilecek projenin belirsiz olması, belediye başkanına sınırları belli olmayan geniş bir yetki verilmesi ve meclise ait yetkinin devrinin de hukuka aykırılık taşıması gerekçeleriyle 4 Ocak 2011 tarihli belediye meclis kararının iptali için dava açtı. 6 Mart 2014’te davayı karara bağlayan İstanbul 8. İdare Mahkemesi 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu’nun 27. maddesinde “…Büyükşehir Belediyesi, kesinleşmiş bütçe gelirinin yüzde 10’unu aşmamak ve bütçede ödeneği ayrılmış olmak şartıyla ilgili belediyelerin yatırım programında yer alan projelerin finansmanı için büyükşehir belediye başkanının teklifi ve meclis kararıyla ilçe ve ilk kademe belediyelerine mali ve ayni yardım yapabilir.” Hükmüne yer verdiğini anımsatarak,5216 sayılı Kanun hükmüne göre projelerin finansmanı konusundaki yetkinin belediye meclisinde olduğuna dikkat çekilen kararda, söz konusu yetkinin devrine ilişkin hükmün Kanunda yer almadığı belirtildi. Belediye meclisine ait olan söz konusu yetkinin üstelik sınırları, hangi belediyenin hangi projesi için ve ne miktarda olacağı konusunda belirginlik içermeyen meclis kararı ile belediye başkanına devrinin hukuka ve mevzuata aykırı olduğu vurgulandı. İdare Mahkemesi, dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığına hükmederek oybirliği ile meclis kararını iptal etti.

 

Yazıldı Yargı Kararları

ÇED RAPORU

Mar07
2014
Yorum Yazın Tarafından Yazıldı admin

T.C.

ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI

Çevresel Etki Değerlendirmesi İzin ve Denetim Genel Müdürlüğü

 

Sayı: 27894554-220.02 – 16550                                                                                 03.10.2013

Konu: ÇED Yönetmeliği

GENELGE

(2013//6)

 

                    03.10.2013 tarihli ve 28784 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren ÇED Yönetmeliğinin 5. Maddesi gereğince, ÇED Yönetmeliğinin 15. Maddesi Seçme-Eleme Kriterlerine tabi Yönetmeliğe EK-2’de yer alan projelere ilişkin “ÇED Gereklidir’ veya “ÇED Gerekli Değildir” kararı verme yetkisi Valiliklere devredilmiştir.

Bu itibarla, genelge yayımı tarihi itibariyle yukarıda belirtilen iş ve işlemlerin Valiliğinizce yerine getirilmesi hususunda bilgilerinizi ve gereğini rica ederim.

DAĞITIM:

-81 İl Valilisi                                                                                        

                                                                             Erdoğan BAYRAKTAR

                                                                                                     Bakan

Yazıldı Güncel Mevzuat

ÜCRETSİZ VEYA İNDİRİMLİ SEYAHAT KARTLARI YÖNETMELİĞİ

Mar06
2014
Yorum Yazın Tarafından Yazıldı admin

4 Mart 2014  gün ve 28931 sayılı Resmi Gazetede 8/1/2002 tarihli ve 4736 sayılı Kamu Kurum ve Kuruluşlarının Ürettikleri Mal ve Hizmet Tarifeleri ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun kapsamında ücretsiz veya indirimli yolcu taşıma hizmeti verecek toplu taşıma araçlarının belirlenmesi, toplu taşıma hizmetinin kapsamı ve bu hizmetlerden ücretsiz veya indirimli yararlanmaya ilişkin usul ve esasların tespiti amacıyla düzenlenen ÜCRETSİZ VEYA İNDİRİMLİ SEYAHAT KARTLARI YÖNETMELİĞİ  yayınlanmıştır.

2014 YILI BÜTÇE VE HARCAMA İLKELERİ

Mar06
2014
Yorum Yazın Tarafından Yazıldı admin

2014 YILI BÜTÇE VE HARCAMA İLKELERİ

2014 YILINDA UYGULANACAK KATSAYILAR

 

14.8.2013 tarihli ve 28735 sayılı Resmi Gazete de yayımlanmış olan Kamu Görevlilerinin Geneline ve Hizmet Kollarına Yönelik Mali ve Sosyal Haklara İlişkin 2014 ve 2015 Yıllarını Kapsayan 2. Dönem Toplu Sözleşmenin 3 üncü maddesinde; Bu Toplu Sözleşmenin, 1.1.2014-31.12.2015 tarihleri arasında uygulanacağı ve uygulamaya ilişkin olarak ortaya çıkabilecek tereddütleri gidermeye ve uygulamayı yönlendirmeye, ilgisine göre Maliye Bakanlığı ile Devlet Personel Başkanlığının görevli ve yetkili olduğu,

Söz konusu Sözleşmenin 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde; 1.1.2014-31.12.2014 döneminde geçerli olmak üzere; 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 154 üncü maddesi uyarınca aylık gösterge tablosunda yer alan rakamlar ile ek gösterge rakamlarının aylık tutarlara çevrilmesinde uygulanacak aylık katsayısı (0,076791), memuriyet taban aylığı göstergesine uygulanacak taban aylık katsayısı (l,2025), iş güçlüğü, iş riski, temininde güçlük ve mali sorumluluk zamlarının aylık tutarlara çevrilmesinde uygulanacak yan ödeme katsayısının ise (0,02435) olarak uygulanacağı,

Bu Sözleşmenin 7.maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde; Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan 2003=100 Temel Yıllı Tüketici Fiyatları Endeksinin; 2013 yılı Aralık ayı endeksinin 2013 yılı Haziran ayı endeksine göre altı aylık değişim oranının %3’ü aşması halinde, 5 inci maddenin birinci fıkrasında yer alan katsayılar, sözleşme ücreti artış oranları ile ücret tavanları, söz konusu altı aylık veya oniki aylık dönemlere ilişkin

enflasyon rakamının ilan edildiği ayın 1’inden geçerli olmak üzere aşan kısım kadar artırılacağı,

Anılan Sözleşmenin 5 inci maddesinin dördüncü fıkrasında da; Maliye Bakanlığının, 7.maddede öngörülen hallerin gerçekleşmesi durumunda birinci fıkrada belirlenmiş olan katsayıları, sözleşme ücreti artış oranlarını ve ücret tavanlarını, anılan fıkrada belirlenmiş olan artış oranı ile 7.madde uyarınca verilecek enflasyon farkını yansıtacak şekilde yeniden belirleyeceği ve duyuracağı,

Hükmü yer almıştır.

3 Ocak 2014 tarihinde Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan 2003=100 Temel Yıllı Tüketici Fiyatları Endeksinde, 2013 Yılı Aralık ayında 2013 Yılı Haziran ayına göre %3,27 oranında artış gerçekleşmiştir. Söz konusu Sözleşmenin 7. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde belirtilen durumun gerçekleşmiş olması nedeniyle, Sözleşmenin 5 inci maddesinin birinci fıkrasıyla belirlenmiş olan katsayılar, sözleşme ücret artış oranları ve ücret tavanları, anılan Sözleşmenin 3. maddesi ile 5.maddesinin dördüncü fıkrasında yer alan hükümlere istinaden yeniden belirlenmiştir.

Maliye Bakanlığı Bütçe ve Mali Kontrol Genel Müdürlüğü tarafından çıkarılan 03.01.2014 tarihli ve 54 sayılı Genelge ile 1.1.2014 – 31.12.2014 döneminde geçerli olmak üzere; 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 154 üncü maddesi uyarınca aylık gösterge tablosunda yer alan rakamlar ile ek gösterge rakamlarının aylık tutarlara çevrilmesinde uygulanacak aylık katsayısı (0,076998), memuriyet taban aylığı göstergesine uygulanacak taban aylık katsayısı (1,205274), iş güçlüğü, iş riski, temininde güçlük ve mali sorumluluk zamlarının aylık tutarlara çevrilmesinde uygulanacak yan ödeme katsayısı ise (0,024416) olarak belirlenmiştir. Dolayısıyla 2014 yılında söz konusu katsayılar uygulanacaktır.

2014 YILINDA UYGULANACAK SÖZLEŞMELİ PERSONEL ÜCRETİ

 Maliye Bakanlığı Bütçe ve Mali Kontrol Genel Müdürlüğünün “Mahalli İdare Sözleşmeli Personeli Ücret Tavanları” konulu 4 Sıra No.lu Genelgesinde;

1.1.2014-31.12.2014 döneminde geçerli olmak üzere; 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 154 üncü maddesi uyarınca aylık gösterge tablosunda yer alan rakamlar ile ek gösterge rakamlarının aylık tutarlara çevrilmesinde uygulanacak aylık katsayısı (0,076998) olarak; memuriyet taban aylığı göstergesine uygulanacak taban aylık katsayısı (l,205274) olarak; iş güçlüğü, iş riski, temininde güçlük ve mali sorumluluk zamlarının aylık tutarlara çevrilmesinde uygulanacak yan ödeme katsayısı ise (0,024416) olarak belirlenmiştir.

Bu itibarla, 5393 sayılı Belediye Kanununun 49 uncu maddesi çerçevesinde 2014 yılında sözleşmeli personel olarak çalıştırılacakların sözleşmelerinin düzenlenmesinde, sözleşme ücretlerinin tespitinde ve ödenmesinde aşağıda belirtilen hususlara uygun olarak işlem tesis edilmesi gerekmektedir.

Genelgenin 1’inci maddesine göre; 5793 sayılı Kanunun 46 ncı maddesiyle yapılan düzenleme neticesinde, 5393 sayılı Kanunun 49 uncu maddesinin beşinci fıkrasında yer alan “İçişleri Bakanlığına ve Maliye Bakanlığına” ibaresi, “İçişleri Bakanlığına” şeklinde değiştirilmiştir. Bu nedenle, 5393 sayılı Kanunun 49 uncu maddesinin üçüncü ve dördüncü fıkraları gereğince düzenlenecek sözleşmelerin örnekleri Maliye Bakanlığına gönderilmeyecektir.

5393 sayılı Kanunun 49 uncu maddesi çerçevesinde çalıştırılacak sözleşmeli personel için 1.1.2014 tarihinden itibaren geçerli olan aylık net ücret tavanları, asgari geçim indirimi tutarı uygulanmaksızın ve yukarıda belirtilen katsayı rakamları dikkate alınmak suretiyle unvanlar itibarıyla hesaplanmış ve (1) Sayılı Sözleşme Ücreti Cetveli’nde gösterilmiştir.

Buna göre;

a) Belediyeler ve il özel idareleri ile mahalli idare birliklerinin meclisleri veya büyükşehir belediyeleri bağlı kuruluşlarının yönetim kurulları, 5393 sayılı Kanunun 49 uncu maddesi çerçevesinde 1.1.2014 tarihinden sonra da çalıştırılmaya devam olunacak veya 2014 yılında ilk defa istihdam edilmeye başlanacak sözleşmeli personel için (1) Sayılı Sözleşme Ücreti Cetveli’nde gösterilen ücret tavanlarını aşmamak kaydıyla net ücret tespitine yetkilidir.

Genelgenin 2’nci maddesine göre; 5393 sayılı Kanunun 49 uncu maddesi çerçevesinde 2013 yılında çalıştırılan sözleşmeli personelden 2014 yılında da görevlerine devam etmeleri uygun görülenlerin net ücretlerinin tespitine ilişkin yetkili meclis veya yönetim kurulu kararı Ocak/2014 ayı içerisinde alınacak ve ilgililerle 1.1.2014 tarihinden itibaren geçerli olacak şekilde yapılacak sözleşmelerin yenileme işlemleri de yine Ocak/2014 ayı içerisinde tamamlanacaktır. Yenilenen bu sözleşme örnekleri ile birlikte sözleşmenin imzalandığı tarihteki memur kadrolarının kadro unvan ve dereceleri itibarıyla dolu-boş durumlarını gösteren cetvellerin, sözleşmeli personele ödenecek net ücretin tespitine ilişkin meclis kararının ve sözleşmeli personel olarak çalıştırılacakların öğrenim durumlarını gösterir belgenin bir örneği de en geç 1.2.2014 tarihine kadar İçişleri Bakanlığına gönderilecektir.

Ayrıca, 5393 sayılı Kanunun 49 uncu maddesi çerçevesinde tam zamanlı sözleşmeli personel istihdamına ilişkin uygulamaların ilgili meclis veya yönetim kurulu kararı ile verilen iznin amacına uygun olarak yürütülüp yürütülmediğinin tespiti için, tam zamanlı sözleşmeli personel istihdamına yönelik olarak alınacak meclis veya yönetim kurulu kararlarında her bir kadro unvanı için kaç adet tam zamanlı sözleşmeli personel istihdamına izin verildiği de açıkça karara bağlanacaktır.

193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 32 nci maddesi uyarınca hesaplanması gereken asgari geçim indirimi tutarı, aylık net sözleşme ücretinin belirlenmesi aşamasında dikkate alınmayacak ve bu nedenle aylık net sözleşme ücretlerinin tespitinde ekli (1) Sayılı Sözleşme Ücreti Cetveli’nde gösterilen tutarlar aşılmayacaktır. Sözleşmeli personel olarak istihdam edilenlerin asgari geçim indirimi uygulamasından yararlandırılmasında genel hükümlere uygun olarak işlem tesis edilecektir.

ç) 5393 sayılı Kanunun 49 uncu maddesi çerçevesinde sözleşmeli personel olarak istihdam edilenlere, sözleşmelerinin 31.12.2014 tarihine kadar geçerli olduğu dikkate alınarak 15.12.2014-31.12.2014 tarihleri arasındaki 17 günlük süre için; 15.12.2014 tarihi itibariyle geçerli olan aylık net sözleşme ücretinin 17/31’i ve bu Genelgenin üçüncü maddesinde belirtilen ek ödemenin 17/31’i tutarında ödeme yapılacaktır.

Genelgenin 3’üncü maddesine göre; 5393 sayılı Kanunun 49 uncu maddesinin üçüncü fıkrası çerçevesinde tam zamanlı sözleşmeli personel olarak istihdam edilenlere 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin ek 9 uncu maddesinin dokuzuncu fıkrasına göre ek ödeme verilmesine ilişkin uygulama, 14.8.2013 tarihli ve 28735 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan “Yerel Yönetim Hizmet Koluna İlişkin Toplu Sözleşme”nin 2 nci maddesinde farklı bir düzenlemeye tabi tutulmuştur. Bu çerçevede, ilgili personel hakkında uygulanması gereken ek ödeme oranları ile bu oranların karşılığı olan ek ödeme tutarı tavanları (2) Sayılı Ek Ödeme Oranları Cetveli’nde gösterilmiştir. Öte yandan, söz konusu sözleşmeli personelin ek ödeme uygulamasından yararlandırılmasında, 3.1.2012 tarihli ve 2012/2665 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan “Sözleşmeli Personele Ek Ödeme Yapılmasına Dair Karar”da belirtilen usul ve esaslar ile birlikte aşağıdaki hususlara uyulacaktır.

a) İlgili personel için, ayrıca bir meclis kararı veya yönetim kurulu kararı alınmaksızın ve 1.1.2014 tarihinden geçerli olmak üzere; 2014 yılına ilişkin sözleşmesinde belirtilen kadro unvanı ile sınırlı olmak kaydıyla sözleşmeli personelin aynı mahalli idarede geçen hizmet süresi hesaplanmak suretiyle ve hesaplanan hizmet sürelerine karşılık olarak bu Genelge’ye ekli (2) Sayılı Ek Ödeme Oranları Cetveli’nde denk gelen ek ödeme oranı üzerinden ek ödeme hesabı yapılacaktır.

5393 sayılı Kanunun 49 uncu maddesinin dördüncü fıkrası çerçevesinde kısmi zamanlı olarak çalıştırılan sözleşmeli personel ek ödeme uygulamasından yararlandırılmayacaktır.

Ek ödemeler, sigorta primine esas kazanca dahil edilmeyecek ve bu ödemelerden sigorta primi kesilmeyecek olup, bu ek ödemeden sadece damga vergisi kesilecektir.

ç) Ek ödeme tutarı, mevcut sözleşme örneğinin ücret maddesinden sonra gelmek üzere yeni bir madde olarak sözleşmede gösterilecektir.

Ek ödeme tutarı, maaş bordrosunda sözleşme ücreti ile birleştirilmeksizin ayrı bir sütun halinde ayrıca gösterilecektir.

Genelgenin 4’üncü maddesine göre; 31.12.2014 tarihinde çalıştırılmakta olanlardan 2015 yılında da çalıştırılmaya devam olunacaklar hakkında 31.12.2014 tarihi itibariyle işten çıkış işlemi yapılmayacak, bunların 2015 yılına ilişkin aylık net ücretleri Ocak/2015’de belirlenecek ve kendileri ile 1.1.2015 tarihinden itibaren geçerli olacak şekilde 2015 yılı Ocak ayında sözleşme düzenlenecektir.

Genelgenin 5’inci maddesine göre; Anılan 2. Dönem Toplu Sözleşmenin 8 inci maddesinde, sözleşmeli personel pozisyonlarında çalışanların, Devlet Memurları Yiyecek Yardımı Yönetmeliği hükümlerinden aynı usul ve esaslar çerçevesinde yararlanacağı hükme bağlanmıştır. Buna göre, 5393 sayılı Kanunun 49 uncu maddesi çerçevesinde mahalli idarelerde sözleşmeli personel olarak istihdam edilenler, sözleşmelerinde belirtilen unvanda Devlet memuru olarak çalışmakta olanların ödemekte oldukları yemek bedeli kendilerinden tahsil edilmek suretiyle ve anılan Yönetmelik’te belirtilen usul ve esaslar dikkate alınarak 31.12.2015 tarihine kadar yiyecek yardımından yararlandırılmaya devam olunacaktır.

SOSYAL DENGE TAZMİNATI  UYGULAMASI

 375 sayılı KHK’nın Ek 15.maddesinde; Belediyeler ve bağlı kuruluşları ile il özel idarelerinin kadro ve pozisyonlarında istihdam edilen kamu görevlilerine sosyal denge tazminatı ödenebileceği, sosyal denge tazminatının ödenebilecek aylık tutarının, 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanununa göre yapılan toplu sözleşmede belirlenen tavan tutarı geçmemek üzere ilgili belediye ve il özel idaresi ile ilgili belediye ve il özel idaresinde en çok üyeye sahip kamu görevlileri sendikası arasında anılan Kanunda öngörülen hükümler çerçevesinde yapılabilecek sözleşmeyle belirleneceği,

4688 sayılı Kanunun 32 nci maddesinde; 375 sayılı KHK’nın ek 15 inci maddesi hükümleri çerçevesinde sosyal denge tazminatının ödenmesine belediyelerde belediye başkanının teklifi üzerine belediye meclisince, il özel idaresinde valinin teklifi üzerine il genel meclisince karar verilmesi halinde, sözleşme döneminde verilecek sosyal denge tazminatı tutarını belirlemek üzere ilgili mahalli idarede en çok üyeye sahip sendîkanın genel başkanı veya sendika yönetim kurulu tarafından yetkilendirilecek bir temsilcisi ile belediyelerde belediye başkanı, il özel idaresinde vali arasında toplu sözleşme sürecinin tamamlanmasını izleyen üç ay içerisinde sözleşme yapılabileceği, bu sözleşmenin bu Kanunun uygulanması bakımından toplu sözleşme sayılmayacağı ve bu kapsamda Kamu Görevlileri Hakem Kuruluna başvurulamayacağı, yapılacak sözleşme, toplu sözleşme dönemi ile sınırlı olarak uygulanacağı ve sözleşme süresinin hiçbir şekilde izleyen mahalli idareler genel seçimi tarihini geçemeyeceği, mahalli idareler genel seçim tarihini izleyen üç ay içerisinde de toplu sözleşme dönemiyle sınırlı olmak üzere sözleşme yapılabileceği, bu sözleşmeye dayanılarak yapılan ödemelerin kazanılmış hak sayılmayacağı,

İlgili mahalli idarenin; vadesi geçmiş vergi, sosyal güvenlik primi ile Hazine Müsteşarlığına olan borç toplamının gerçekleşen en son yıl bütçe gelirlerinin yüzde onunu aşması, ödeme süresi geçtiği halde ödenmemiş aylık ve ücret borcu bulunması veya gerçekleşen en son yıla ilişkin toplam personel giderinin, gerçekleşen en son yıl bütçe gelirlerinin belediyelerde yüzde otuzunu, il özel idaresinde yüzde yirmi beşini aşması hallerinde bu madde kapsamında sözleşme yapılamayacağı, sözleşmenin yapılmasından sonra bu koşulların oluşması durumunda mevcut sözleşmenin kendiliğinden hükümsüz kalacağı,

Şeklinde yer almıştır.

Bu düzenleme uyarınca, Kamu İşveren Heyeti Başkanı ile Belediye ve Özel İdare Çalışanları Birliği Sendikası Temsilcisi arasında akdedilen ve 14.08.2013 tarihli ve 28735 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Yerel Yönetim Hizmet Koluna İlişkin Mali ve Sosyal Haklara Dair Toplu Sözleşmenin,

1 inci maddesiyle; Belediyeler ve bağlı kuruluşları ile il özel idarelerinin kadro ve pozisyonlarında istihdam edilen kamu görevlilerine, 4688 sayılı Kanunun 32 nci maddesinde yer alan usul ve esaslar çerçevesinde ödenebilecek sosyal denge tazminatı aylık tavan tutarı en yüksek Devlet memuru aylığının (ek gösterge dahil) %100’üdür. Sosyal denge tazminatının verilmesi yönünde yapılabilecek sözleşmelerde, tavan tutarı aşmamak kaydıyla ödenebilecek tazminatın aylık tutarı, görev yapılan birim ve iş hacmi, görevin önem ve güçlüğü, görev yerinin özelliği, çalışma süresi, kadro veya görev unvanı ile derecesi gibi kriterlere göre farklı olarak belirlenebileceği,

2 nci maddesiyle; 2012/2665 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan “Sözleşmeli Personele Ek Ödeme Yapılmasına Dair Karar”ın 1 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında yer alan sözleşmeli personele yapılmakta olan ek ödeme, sözleşmeli çalıştırılmasına esas alınan kadro unvanında sözleşmeli personel olarak geçen hizmet süresine göre aynı kadro unvanı için 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye ekli (I) sayılı Cetvelde belirlenen ek ödeme oranları üzerinden, meclis ve yönetim kurulu kararı aranmaksızın anılan Bakanlar Kurulu Kararında belirtilen usul ve esaslar çerçevesinde ödeneceği,

3 üncü maddesiyle; 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanununun 22 nci maddesinin son fıkrası, 5302 sayılı İl Özel İdaresi Kanununun 36 ncı maddesinin son fıkrası ve 5393 sayılı Belediye Kanununun 49 uncu maddesinin son fıkrasında yer alan “20.000” gösterge rakamları “25.000”, “30.000” gösterge rakamları “36.000”olarak uygulanacağı,

4 üncü maddesiyle; Büyükşehir belediyelerine bağlı kuruluşların kadrolarında çalışmakta olan daire başkanlarının 657 sayılı Kanunun 43 üncü maddesi kapsamında ek göstergelerinin 3600 olarak düzenlenmesi konusunda yasal çalışma yapılacağı,

Hüküm altına alınmıştır.

Bu hükümlerden, 4688 sayılı Kanunun 32 nci maddesi uyarınca akdedilecek sözleşmenin konusunun, toplu sözleşmelerde belirlenen tavanı aşmamak kaydıyla belediyeler, bağlı kuruluşları ve il özel idarelerinin kadro ve pozisyonlarında çalışan kamu görevlilerine ödenecek sosyal denge tazminatını belirlemek olduğu ve bahsi geçen Kanun hükümleri uyarınca kamu görevlisi tanımı kapsamına giren çalışanların tamamının yapılacak sözleşme hükümlerinden yararlandırılması gerektiği anlaşılmaktadır. Yerel yönetimlerde görev yapan sözleşmeli personelin, imzalanan hizmet kolu sözleşmesi uyarınca ek ödemelerden faydalanabileceği, 5216, 5302 ve 5393 sayılı Kanunlardaki íkramiyeye ilişkin gösterge rakamlarında geçen yıldaki artış oranları korunmuş, büyükşehir belediyelerine bağlı kuruluşların kadrolarında çalışmakta olan daire başkanlarının ek göstergelerini 3600’e çıkarma konusunda yasal çalışma yapılacağı belirtilmiştir.

2014 YILINDA UYGULANACAK KAMU MALİ YÖNETİMİ VE KONTROL KANUNUNUN İLGİLİ HÜKÜMLERİ

 A- Mutemetlere Ön Ödeme, Yapılması (Avans Verilmesi):

5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanununun değişik 35 inci maddesinin birinci bendinde; harcama yetkilisinin uygun görmesi ve karşılığı ödeneğin saklı tutulması kaydıyla, ilgili kanunlarda öngörülen haller ile gerçekleştirme işlemlerinin tamamlanması beklenilemeyecek ivedi veya zorunlu giderler için avans vermek veya kredi açmak suretiyle ön ödeme yapılabilir. Verilecek avansın üst sınırları merkezî yönetim bütçe kanununda gösterilir.

2014 yılında verilecek avans miktarı Bütçe Kanununun (İ) Cetvelinde belirlenmiştir; Buna göre;

a)Yapım işleri ile mal ve hizmet alımları için;

1- İllerde, kuruluş merkezlerinde, Büyükşehir belediye sınırları içindeki ilçeler ve nüfusu 50 bini geçen ilçelerde 1.100 TL,

2- Diğer ilçelerde 560 TL,

c) Şehit cenazelerinin nakli amacıyla 12.700 TL,

ç)Yabancı konuk ve heyetlerin ağırlanması amacıyla görevlendirilecek mihmandarlara 7.400 TL,

d) Mahkeme harç ve giderleri için 26.500 TL, (Ankara, İstanbul ve İzmir il merkezleri için) 74.000 TL,

e) Doğal afetler nedeniyle oluşacak ihtiyaçlar için 58.000 TL,

f) İl dışına yapılacak seyahatlerde kullanılacak akaryakıt giderleri için 5.600 TL,

avans verilebilecektir.

B- Kamu Alacaklarının Silinmesi

5018 sayılı Kanunun 79’uncu maddesinde; Özel mevzuatındaki hükümler saklı kalmak üzere, idare hesaplarında kayıtlı olup 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun kapsamında izlenen kamu alacakları dışında kalan;

a) Zarurî veya mücbir sebeplerle takip ve tahsil imkânı kalmayan,

b) Tahsili için yapılacak takibat giderlerinin asıl alacak tutarından fazla olacağı anlaşılan, kamu alacaklarından merkezî yönetim bütçe kanununda gösterilen tutarlara kadar olanların kayıtlardan çıkarılmasına üst yöneticiler yetkilidir. (a) bendine göre belirlenen tutarı aşan kamu alacaklarından silinmesi öngörülenler merkezî yönetim bütçe kanununda ayrıca gösterilir.

Zarurî veya mücbir sebeplerle takip ve tahsil imkânı kalmayan kamu alacağının miktarı 15.000 TL,

Tahsili için yapılacak takibat giderlerinin asıl alacak tutarından fazla olacağı anlaşılan kamu alacağının miktarı 15 TL‘dir.

C- Belediye Tahsildarlarının Para Yatırma Limiti:

Belediye Tahsilât Yönetmeliğinin değişik 10 uncu maddesinde; “Belediye tahsildarları tahsil ettikleri paraları 15 günde bir vezneye veya belediye hesabının bulunduğu bankaya yatırırlar. Ancak tahsilât tutarının son genel nüfus sayımına göre nüfusu 10.000’e kadar olan yerlerde, 1050 sayılı Muhasebe-i Umumiye Kanununun 83 üncü maddesinin (A) bendinin (a) alt bendi uyarınca, her yıl Bütçe Kanunu ile illerde ita amiri mutemetleri için belirlenen avans limitinin 2 katını, nüfusu 10.000’den fazla olan yerlerde ise, bu limitin 4 katını geçmesi halinde 15 günlük süre beklenmeden vezneye veya bankaya teslim etmeleri zorunludur.” Hükmü yer almaktadır.

5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanununun geçici 9 uncu maddesindeki “Diğer kanunlarla 1050 sayılı Muhasebe-í Umumiye Kanununa yapılan atıflar, bu Kanuna yapılmış sayılır.” hükmüne istinaden 5018 sayılı Kanunun 35 inci maddesinin birinci bendi uyarınca Bütçe Kanununun (İ) Cetvelinde yayımlanan illerde, kuruluş merkezlerinde, büyükşehir belediye sınırları içindeki ilçeler ve nüfusu 50 bini geçen ilçelerde 1100 TL olarak belirlenen avans verme limitinin Belediye Tahsilât Yönetmeliğinin değişik 10’uncu maddesindeki belediye tahsildarlarının para yatırma limitlerinin hesaplanmasında esas alınabileceği düşünülmektedir.

 

Buna göre, 2014 yılında tahsilât tutarları;

Nüfusu 10.000’e kadar olan belediyelerde 1100×2=2.200 TL’yi

Nüfusu 10.000’den fazla olan belediyelerde 1100×4= 4.400 TL’yi geçen tahsildarların tahsil ettikleri paraları 15 günlük süreyi beklemeden banka veya vezneye yatırmaları gerekmektedir.

2014 YILINDA UYGULANACAK DEVLET İHALE KANUNUNUN İLGİLİ HÜKÜMLERİ

 2886 sayılı Devlet İhale Kanununun uygulanması ile ilgili bazı parasal sınırlar da Bütçe Kanununa ekli (İ) cetvelinde gösterilmiştir.

İhale İlanlarındaki Parasal Sınırlar:

2886 sayılı Kanunun 17. maddesinin ikinci fıkrasındaki limit 530.000 TL, üçüncü fıkrasındaki limit ise 1.600.000 TL olarak belirlenmiştir.

Buna göre tahmin edilen bedeli 530.000 TL’ye kadar olan ihaleler mahallinde,

530.000 TL – 1.600.000 TL arasında olan ihaleler günlük gazetede,

1.600.000 TL’den fazla olan ihaleler Resmi Gazetede ilan edilmesi gerekmektedir.

Açık Teklif Usulüyle Yapılacak İhalelerde Parasal Sınır:

2886 sayılı Kanunun 45 inci maddesindeki limit 1.600.000 TL olarak belirlenmiştir. Tahmin edilen bedeli 1.600.000 TL’yi aşmayan ihaleler açık teklif usulü ile yapılabilecektir.

Pazarlık Usulüyle Yapılacak İhalelerde Parasal Sınır:

2886 sayılı Kanunun 51 inci maddesinin (a) fıkrasındaki parasal sınırlar;

İllerde, kuruluş merkezlerinde, büyükşehir belediyesi sınırları içindeki ilçelerde ve nüfusu 50.000’i geçen ilçelerde 58.000 TL,

Diğer ilçelerde 29.000 TL olarak belirlenmiştir.

Bu tutarları geçmeyen ihaleler pazarlıkla yapılabilecektir. Bu parasal limitler 51/a maddesine ilişkindir. Bunun dışındaki bentlere göre yapılacak ihalelerde bir parasal sınır bulunmamaktadır.

Yazıldı Güncel Mevzuat

6183 SAYILI KANUNA GÖRE TAHSİL EDİLEBiLECEK VE EDiLEMEYECEK GELİRLER

Şub21
2014
Yorum Yazın Tarafından Yazıldı admin

6183 SAYILI KANUNA GÖRE TAHSİL EDİLEBiLECEK VE EDiLEMEYECEK GELİRLER

Giriş

Belediyelerin gelirleri vergi, harç, harcamalara katılma payları, idari para cezaları, hizmet karşılığı elde edilen gelirler, menkul veya gayrimenkullerden elde edilen gelirler gibi nitelikleri birbirinden farklı birçok kalemden oluşmaktadır.

6183 sayılı Kanuna tabi olmayan bir gelirin söz konusu kanuna göre tahsil edilmesi adli uyuşmazlığa ve görevlilerin sorumluluğuna neden olabilecektir. Yani 6183 sayılı Kanuna göre tahsil edilmesi gereken bir alacağın genel hükümlere tahsili yoluna gidilip kamu idaresi aleyhine sonuçların ortaya çıkması halinde de idari ve mali sorumluluklar söz konusu olacaktır.

Bu nedenle, hangi alacakların 6183 sayılı Kanuna göre, hangilerinin genel hükümlere göre tahsil edileceğinin belirlenmesi büyük önem taşımaktadır.

ALACAKLARIN TAHSİL USULLERİ

              6183 sayılı Kanuna göre:6183 sayılı Kanuna göre tahsil edilecek alacaklarda ödeme süresi, gecikme zammı, ödeme emrine itiraz mercii, söz konusu alacakların korunması için 3. tarafa yüklenen sorumluluklar, haciz, teminat, tecil gibi konular düzenlenmiş ve alacağın tahsili konusunda kamu idaresine bir takım üstünlük ve ayrıcalıklar tanınmıştır.

 

 

               Genel hükümlere göre :Genel hükümlere göre tahsil edilecek alacaklar ise kural olarak borçlar hukuku hükümlerine göre tahsil edilecektir. Borçlunun temerrüde düşmesi halinde alacaklının (kamu idaresinin) talep hakları, zarar, tazminat hakları ile borcun sona ermesi gibi hususlar 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’ndakí hükümlere tabidir. Alacaklı tarafından rızaen ödenmeyen alacaklar ise’ 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu hükümlerine göre takip ve tahsil edilecektir.

6183 sayılı Kanunun Kapsamı :6183 sayılı Kanuna (Md. 1) göre kamu idareleri Devlet, il özel idareleri ve belediyeler olarak sınırlı şekilde belirtilmiştir. Bu nedenle belediyelerin iktisadi işletmeleri gibi bu idarelere bağlı olarak faaliyet gösteren fakat ayrı tüzel kişiliği bulunup özel hukuk hükümlerine göre faaliyet gösteren kurumların alacaklarının 6183 sayılı Kanuna göre tahsili mümkün değildir.

 

  Kamu idarelerinin gelir türü Olarak 6183 sayılı Kanun kapsamına giren alacak türleri:

1-Vergi, resim, harç, ceza tahkik ve takiplerine ait muhakeme masrafı, vergi cezası, para cezası gibi asli alacakları

2- Bu alacaklara ilişkin gecikme zammı, faiz gibi fer’i amme alacakları

3- İdarelerin akitten, haksız fiil ve haksız iktisaptan doğanlar dışında kalan ve amme hizmetleri tatbikatından mütevellit olan diğer alacakları,

4- Mahiyetleri ne olursa olsun, çeşitli kanunlarda 6183 sayılı Kanundan önce yürürlükte bulunan Tahsili Emval Kanununa göre tahsil edileceği belirtilen alacaklar,

5- Mahiyetleri ne olursa olsun, özel kanunlarında 6183 sayılı Kanuna göre tahsil edileceği belirtilen alacaklar, hakkında bu kanun hükümleri tatbik olunur.

6- Söz konusu kamu alacaklarının takip masrafları, hakkında bu kanun hükümleri uygulanır.

6183 sayılı Kanunun 3’üncü maddesinde;

Para cezaları; adli ve idari para cezaları şeklinde,

Takip masrafları ise; cebri icradan kaynaklanan işlemler sırasında yapılan zor kullanma, ilan, haciz, nakil ve muhafaza giderleri gibi her türlü giderler şeklinde tanımlanmıştır.

Vergiler, Harçlar, Harcamalara Katılma payları takip ve tahsili

2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanunu ile 1319 sayılı Belediye Gelirleri Kanunu’nda yer alan bütün vergiler 6183 sayılı Kanun kapsamındadır.

Belediye Gelirleri Kanunu’nda yer alan bütün harçlar da söz konusu kanun kapsamındadır.

2464 sayılı Kanunun “Usul hükümleri” başlıklı 98’inci maddesinde bu kanuna göre alınacak harcama katılma payları hakkında da 6183 sayılı Kanun hükümlerinin uygulanacağı belirtilmiştir. Dolayısıyla, harcamalara katılma payları da vergi ve harçlar gibi 6183 sayılı Kanuna göre takip ve tahsil edilecektir.

 İdari para cezaları

5393 sayılı Belediye Kanunu ve diğer kanunlarla belediyelere verilen görevler ve yetkilerle ilişkin kanunlara aykırı fiillerde bulunanlara idari para cezası uygulanır.

5326 sayılı Kabahatler Kanunu’nun “idari para cezası” başlıklı 17. maddesinde de; mahalli idareler tarafından verilen idarî para cezalarının ilgili kanunlarında aksine hüküm bulunmadığı takdirde, Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre kendileri tarafından tahsil olunacağı belirtilmiştir. 5326 sayılı Kanunda belediyeler tarafından ceza verilebilecek kabahat fiilleri, dilencilik, gürültü, rahatsız etme, işgal, çevreyi kirletme ve afiş asma başlıkları altında düzenlenmiştir.

Belediyelerce bu fiillerden dolayı kesilen idari para cezaları da 6183 sayılı Kanuna göre takip ve tahsil edilecektir. 5326 sayılı Kanuna belirtilen ídari para cezalarının tahsil usulü hakkında da Kanunda bir düzenleme yapılmıştır. Buna göre; kabahat dolayısıyla idarî para cezası veren kamu görevlisi, ilgilinin rıza göstermesi halinde bunun tahsilatını derhal kendisi gerçekleştirir. İdari para cezasını kanun yoluna başvurmadan önce ödeyen kişiden bunun dörtte üçü tahsil edilir. Peşin ödeme, kişinin bu karara karşı kanun yoluna başvurma hakkını etkilemez.

Ecrimisil Alacakları

Ecrimisil idare taşınmazlarının idarenin bilgisi veya izni dışında kullanılması yani işgal edilmesi karşılığında idarece takdir edilen bir bedeldir. Söz konusu işgal kira süresinin bitiminde kiracının taşınmazı tahliye etmeyip kullanmaya devam etmesi şeklinde olabileceği gibi herhangi bir sözleşmeye dayanmadan idare taşınmazının idarenin bilgisi veya izni dışında başkası tarafından kullanılması şeklinde de olabilir.

Kira sözleşmesinin bitim tarihinden itibaren, işgalin devam etmesi halinde, sözleşmede hüküm varsa ona göre hareket edilir. Aksi halde ecrimisil alınır. İşgal edilen taşınmaz mal, idarenin talebi üzerine, bulunduğu yer mülki amirince en geç 15 gün içinde tahliye ettirilerek, idareye teslim edilir.” denilmektedir.

5393 sayılı Belediye Kanununun 15’inci maddesinin 6’ncı fıkrasında; “Belediye mallarına karşı suç işleyenler Devlet malına karşı suç işlemiş sayılır. 2886 sayılı Devlet İhale Kanununun 75 inci maddesi hükümleri belediye taşınmazları hakkında da uygulanır.” hükmü bulunmaktadır.

Dolayısıyla, söz konusu mevzuat hükümlerine göre belediye taşınmazının belediyenin bilgisi veya izni dışında başkaları tarafından kullanılması yani işgal edilmesi durumunda 2886 sayılı Kanuna göre ecrimisil tahakkuk ettirilecek ve tahakkuk ettirilen söz konusu bedel 6183 sayılı Kanun hükümlerine göre fuzuli şagilden tahsil edilecektir.

Kamu zararı

5018 sayılı Kanun’un kamu zararına ilişkin 71. maddesinde, tespit edilen kamu zararının 6183 sayılı Kanuna göre tahsil edileceğine dair herhangi bir hüküm yer almamaktadır. Bu konuda herhangi bir hükmün bulunmaması söz konusu alacakların 6183 sayılı Kanun dışındaki mevzuat hükümlerine göre tahsil edilmesi gerektiğine işaret etmektedir.

“Kamu Zararlarının Tahsiline İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik” kamu zararından doğan alacakların genel hükümlere yani borçlar hukuku hükümlerine göre takip ve tahsil edileceği belirtilmiştir.

Su ve doğalgaz bedeli

Su veya doğalgaz faturası alacakları 6183 sayılı Kanuna göre değil genel hükümlere göre takip edilecektir.

 Ücrete Tabi İşler

Ücrete tabi işler 2464 sayılı Kanunun 97.maddesinde yer almakla birlikte söz konusu kanundan kaynaklanan alacaklar 6183 sayılı Kanun hükümlerinin uygulanacağını ifade eden “Usul hükümleri” başlıklı 98’inci maddesinde belirtilmemiştir.

Ücrete tabi işler 6183 sayılı Kanuna göre değil genel hükümlere göre tahsil edilecektir.

Kira Gelirleri

İdareler sahip bulunduğu taşınmazları 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu’na tabi ihaleyle kiraya vermektedir. Söz konusu ihale sonucunda hak ve borçlar sözleşme ile hüküm altına alınmaktadır. 6183 sayılı Kanunda sözleşmeye bağlı alacakların söz konusu kanun kapsamında yer almadığı hükme bağlandığından idarenin her türlü kira gelirleri 6183 sayılı Kanuna göre değil genel hükümlere göre (6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu) tahsil edilecektir.

Menkul/Gayrimenkul Mal Satış Gelirleri:İdarenin menkul ve gayrimenkulleri de 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu’na tabi olarak ihaleyle satışa çıkarılmaktadır. Söz konusu ihale sonucunda borç ve haklar sözleşme ile hüküm altına alınmaktadır. 6183 sayılı Kanunda sözleşmeye bağlı alacakların söz konusu kanun kapsamında yer almadığı hükme bağlandığından idarenin her türlü kira gelirleri 6183 sayılı Kanuna göre değil genel hükümlere göre tahsil edilecektir.

 

Danıştay 9. Dairesinin 1991/692 E., 1991/2975 K. nolu kararında; gayrimenkul satış bedelinin 6183 sayılı Kanuna göre tahsil edilemeyeceği belirtilmiştir.

“Sandal çekek yeri işgal ücretinin 6183 sayılı Kanuna göre tahsil edilemeyeceği”

“ Büyükşehir belediye başkanlığının ilçe belediyesine sattığı asfalt bedelinin 6183 sayılı Kanuna göre tahsil edilemeyeceği”

“Hizmet birliğinin iskele geçiş ücretinin 6183 sayılı Kanuna göre tahsil edilemeyeceği”

“Mezar ücreti büyükşehir belediyesine ödenmesi gereken ve amme hizmetlerinin tatbikatından doğan bir alacak niteliğinde olduğundan, 6183 sayılı Kanun hükümlerine göre takip ve tahsili mümkün olduğu”

Sonuç:

1- Vergi, harç, harcamalara katılma payları ile bu alacaklara ilişkin gecikme faizi, gecikme zammı, vergi cezaları, idari para cezaları ile ecrimisil alacaklarının 6183 sayılı Kanuna göre,

2- Bunların dışında kalan, ücrete tabi işler, su/doğalgaz bedeli, kamu zararı, kira işlemleri ile menkul/gayrimenkul satış işlemlerinden doğan alacakların ise genel hükümlere yani borçlar hukuku hükümlerine göre, tahsil edilmesi gerekir.

Yazıldı Güncel Mevzuat

Duyuru

Şub19
2014
Yorum Yazın Tarafından Yazıldı admin

2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanununda yer alan bazı maktu vergi ve harç tarifelerinin belediye grupları itibarıyla tespitine ilişkin Bakanlar Kurulu Kararı  18 Şubat 2014 günü Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe girmiştir.

Yazıldı Güncel Mevzuat

BELEDİYE PERSONELİNE HATIRLATMA

Ara24
2013
Yorum Yazın Tarafından Yazıldı admin

BELEDİYE PERSONELİNE HATIRLATMA

6111 sayılı Kanunla 657 sayılı Kanunda yapılan bazı değişikliklere rağmen eski veya hatalı uygulamalarda bulunulduğu anlaşılmıştır.Bu nedenle 15 Nisan 2011 tarihindeki Resmi Gazete’de yayınlanan 2 SERİ NOLU KAMU PERSONELİ GENEL TEBLİĞİ’NDEKİ bazı açıklamaları hatırlatmakta yarar görülmüştür.
Saygılarımızla

B) SİCİL, DİSİPLİN VE DİĞER HUSUSLARA İLİŞKİN AÇIKLAMALAR
1- 6111 sayılı Kanunla 657 sayılı Devlet Memurları Kanunundaki sicile ilişkin düzenlemeler yürürlükten kaldırıldığından 2011 yılından başlamak üzere Devlet memurları için sicil raporu doldurulmayacaktır. Geçmiş yıllara ait sicil raporlarının, 1/1/2011 tarihinden başlamak üzere beşinci yılın sonuna kadar muhafaza edilmesi gerekmektedir. 657 sayılı Kanun dışındaki kanunlarda yer alan sicil ve değerlendirmeye ilişkin hükümlerde bir değişiklik yapılmadığından bu hükümlerin uygulanmasına devam edilecektir. Diğer kanunların sicil konusunda 657 sayılı Kanuna atıf yapan hükümlerinin uygulama imkanı kalmadığından bu hükümler uyarınca işlem yapılmaması gerekmektedir.
Ayrıca, kurumların 657 sayılı Kanunun mülga 112 nci maddesine istinaden çıkarmış oldukları sicil amirleri yönetmeliklerinin dayanağı ve uygulama imkanı kalmadığından bu yönetmeliklerin yürürlükten kaldırılması gerekmektedir. Bu kapsamdaki yönetmeliklerin Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlükten kaldırılması uygun görülmekte olup, bu hususta ayrıca görüş alınmasına gerek bulunmamaktadır.
2- 6111 sayılı Kanunun yürürlük tarihinden önce olumsuz sicil almaları sebebiyle kademe ilerlemesi yapamamış olan memurlara geçmişe dönük kademe ilerlemesi yapılmayacak ve herhangi bir mali ve sosyal hak verilmeyecektir. 2011 yılında kademe ilerlemesi yapılacak memurlar için kademe ilerlemesinin durdurulması cezası verilmesi hariç olmak üzere, bulunduğu kademede en az bir yıl çalışmış olma ve bulunduğu derecede ilerleyebileceği bir kademenin bulunması dışında başka bir şart aranmayacaktır.
3- Halen aday memur statüsünde bulunan memurlardan olumsuz sicil almış olanlar; adaylık devresi içinde eğitimde başarılı olmaları ve 6111 sayılı Kanunun yürürlük tarihinden sonra disiplin cezası almamaları kaydıyla, 657 sayılı Kanunun 56 ncı maddesi hükümleri saklı kalmak üzere adaylık süresi sonunda disiplin amirlerinin teklifi ve atamaya yetkili amirlerinin onayı ile asli memurluğa atanacaklardır.
4- 2009 ve 2010 yıllarında iki defa üst üste olumsuz sicil almaları sebebiyle başka bir sicil amirinin emrine atanmış olan memurların genel hükümlere göre istihdamlarına devam edilecektir. Bu durumdakilerden henüz haklarında işlem tesis edilmemiş olanlarla ilgili olarak ise herhangi bir işlem yapma zorunluluğu bulunmamaktadır.
5- Adaylık süresi içerisinde 6111 sayılı Kanunun yürürlük tarihinden önce disiplin cezası almış olanlar hakkında disiplin cezası almış olmaları gerekçesiyle ilişik kesme hükümleri uygulanmayacaktır.
6- 6111 sayılı Kanunla 657 sayılı Kanunun disipline ilişkin hükümlerinde değişiklik yapılarak; memurların toplu müracaat ve şikâyette bulunması, ikamet edilen il hudutlarının izinsiz terk edilmesi ve yasaklanmış her türlü yayının görev mahallinde bulundurulması fiilleri disiplin cezası nedeni olmaktan çıkarılmış bulunmaktadır. Bu itibarla, Kanunun yürürlüğe girmesiyle birlikte bu fiiller nedeniyle açılmış bulunan disiplin soruşturmaları başka bir işleme gerek kalmaksızın sona erdirilecektir. Yine bu fiiller nedeniyle başlatılmış ve sonuçlandırılmış olup henüz uygulanmamış olan disiplin cezaları uygulanmayacaktır. Bu fiiller nedeniyle verilen disiplin cezaları uygulanmış ise geriye dönük olarak herhangi bir şekilde malî ve sosyal hak sağlanamayacak ve hiçbir şekilde ödeme yapılmayacaktır. Ancak 657 sayılı Kanunun 133 üncü maddesindeki süre şartına bakılmaksızın sadece bu fiiller nedeniyle verilmiş bulunan disiplin cezaları özlük dosyasından yetkili amirce re’sen çıkarılacaktır.
7- 657 sayılı Kanunun 6111 sayılı Kanunla değişik 132 nci maddesinin son fıkrasında yer alan aylıktan kesme cezası alanların 5 yıl, kademe ilerlemesinin durdurulması cezası alanların ise 10 yıl süreyle belli görevlere atanamayacaklarına ilişkin hükmün uygulanmasında söz konusu süreler cezaların verildiği tarihten itibaren hesaplanacaktır.
8- 6111 sayılı Kanunla 657 sayılı Kanunun 135 inci maddesi değiştirilerek uyarma ve kınama cezalarına itiraz makamı olarak üst disiplin amiri yerine disiplin kurulu belirlendiğinden halihazırda itiraz incelemesi için üst disiplin amirinde bulunan sonuçlandırılmamış dosyalar disiplin kurullarına intikal ettirilecektir. Söz konusu maddede ayrıca, uyarma ve kınama cezalarına karşı da idari yargı yoluna başvuru hakkı tanındığından, ilgililer dava açma süresi içinde bu cezalara karşı idari yargı yoluna başvurabileceklerdir.
9- 6111 sayılı Kanunla 657 sayılı Kanunun 91 inci maddesinde değişiklik yapılarak, Devlet memuru olarak görev yapmaktayken kadrosu kaldırılan memurların durumu ile bunların diğer kurumlara Devlet Personel Başkanlığı tarafından nakledilmelerine ilişkin usul ve esaslar düzenlenmiştir. Bu hüküm sadece kanuni düzenlemeler sonucunda kadrosu kaldırılan Devlet memurlarını kapsamaktadır.
Söz konusu hüküm, 657 sayılı Kanunun 125 inci maddesinin (E) bendi gereğince Devlet memurluğundan çıkarma cezası ile tecziye edilenler veya 98 inci maddesinin (b) bendi uyarınca memuriyeti sona erenler açısından yeniden memuriyete atanma hakkı vermediğinden bu yöndeki talepler dikkate alınmayacaktır.
10- 6111 sayılı Kanunla 657 sayılı Kanunun 100 ve 101 inci maddelerinde yapılan değişiklikle, özürlü memurların günlük çalışma süreleri ile hamile ve özürlü memurların gece nöbeti ve gece vardiyası görevleriyle ilgili bu memurlar lehine düzenlemeler yapılmış, 104 üncü maddede yapılan değişiklikle de eşi doğum yapan memura verilen üç günlük izin, babalık izni adı altında yeniden isimlendirilerek süresi on güne çıkarılmıştır. Mezkur düzenlemeler ile aynı Kanunun 105 inci maddesinin son fıkrasında yer alan aylıklı refakat izninden; 22/1/1990 tarihli ve 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 58 inci maddesinde yer alan, “Bu Kanun Hükmünde Kararnamenin teşebbüs ve bağlı ortaklıklarda uygulanması sırasında birliği sağlamak ve doğacak tereddütleri gidermekle Devlet Personel Başkanlığı yetkili ve görevlidir.
Sözleşmeli personele ilişkin olarak bu Kanun Hükmünde Kararnamede hüküm bulunmayan hallerde, Devlet Personel Başkanlığının görüşü alınmak kaydıyla 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun ilgili hükümleri uygulanır.” hükmü çerçevesinde kamu iktisadi teşebbüslerinde 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 3/c maddesi kapsamında görev yapan sözleşmeli personel de aynı usul ve esaslar çerçevesinde yararlandırılacaktır.
11- 657 sayılı Kanunun değişik 122 nci maddesinde, memurlara başarı ve üstün başarı belgesi verilmesine ilişkin esaslar düzenlenmiştir. Bu hüküm uyarınca verilecek olan başarı belgesi ve üstün başarı belgelerinin ön yüzünde başlık (Başarı Belgesi, Üstün Başarı Belgesi), kurum logosu, ilgili personele ait bilgiler ve fotoğraf, belge verilmesine esas somut olay ve verilere ilişkin özet bilgi, belgeyi veren makamın imza ve mührü; arka yüzünde verilme gerekçesi, 657 sayılı Kanunun 122 nci maddesine istinaden verildiğini belirtir ifade, tarih ve sayı bulunması zorunludur.

D) ÖZLÜK DOSYASI TUTULMASINA İLİŞKİN USUL VE ESASLAR
657 sayılı Kanunun 6111 sayılı Kanunla değiştirilen “Memur bilgi sistemi, özlük dosyası” başlıklı 109 uncu maddesinin son fıkrasında, “Özlük dosyalarının tutulma esasları ile özlük dosyalarında yer alacak belgelere ilişkin usûl ve esaslar Devlet Personel Başkanlığınca belirlenir.” denilmektedir. Mezkur hükme istinaden aşağıdaki usul ve esaslara göre işlem yapılması gerekli görülmüştür.
1- Memurlar, Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarası esas alınarak kurumlarınca tutulacak personel bilgi sistemine kaydolunurlar. Burada memurun adı, soyadı, cinsiyeti, doğum tarihi ve yeri, öğrenimi, kadro unvanı ve derecesi, memuriyete başlama tarihi, memuriyetten ayrılma tarihi ve sebebi, sendika üyeliğine ilişkin bilgiler ile gerekli görülecek diğer mesleki bilgiler kaydedilir.
2- Kurumlarca her memura üzerinde memurun kurumu, adı, soyadı, unvanı, Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarası, fotoğrafı ve gerekli görülen diğer bilgilerin yer aldığı bir kurum kimlik belgesi verilir.
657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 4/B ve 4/C maddelerine göre istihdam edilenler, personel bilgi sistemine kaydolunur ve bunlara kurum kimlik belgesi verilir. Söz konusu personel için personel bilgi dosyası tutulur.
3- Her memur için bir özlük dosyası tutulur. Özlük dosyalarının itina ile doğru ve tarafsız bir şekilde tutulmasından personel birimleri sorumludur.
4- Özlük dosyaları memurların başarı, yeterlik ve ehliyetlerinin tespitinde, kademe ilerlemelerinde, derece yükselmelerinde, emekliye ayrılmalarında veya hizmetle ilişkilerinin kesilmesinde göz önünde bulundurulur.
5- Özlük dosyası sekiz bölümden oluşur:
Birinci bölümde; ilk-yeniden-naklen atamaya ilişkin belgeler,
İkinci bölümde; öğrenim durumu, bildiği yabancı diller ve derecesi, yaptığı lisansüstü eğitim-staj ve incelemeleri ile ilgili belgeler, katıldığı her türlü eğitim faaliyetine ilişkin belgeler, kendisi tarafından verilen yayın ve eserlerine ilişkin bilgiler,
Üçüncü bölümde; memurun kullandığı izinlere ilişkin belgeler,
Dördüncü bölümde; memur hakkında yapılan disiplin soruşturmalarına ilişkin evraklar ile verilen disiplin cezaları, yargı organlarınca memur hakkında verilmiş karar örnekleri, görevden uzaklaştırmaya ilişkin belgeler ile varsa inceleme, soruşturma ve denetim raporları,
Beşinci bölümde; kurumlarca gerekli görülmesi halinde memurun maaş, ücret, harcırah ve sair parasal haklarına ilişkin belgeler, emeklilik durumuna ilişkin belgeler, bakmakla yükümlü olduğu kişilere ilişkin bildirimler, mal beyannameleri ile sendika üyeliğine ilişkin belgeler,
Altıncı bölümde; memurun adaylık ve asli memurluğa atanmasına ilişkin belgeler, derece ve kademe ilerlemeleri, sınıf, yer, unvan, görev değişiklikleri ile ilgili belgeler, geçici görevlendirilmesine ilişkin belgeler,
Yedinci bölümde; ödül, başarı ve üstün başarı belgesi verilmesine ilişkin bilgi ve belgeler,
Sekizinci bölümde; askerlik durumu, mecburi hizmet yükümlülüğü ve özürlülük durumuna ilişkin belgeler ile yukarıdaki bölümler kapsamına girmeyen memurun hizmet durumuna ilişkin diğer mesleki bilgi ve belgeler,
Saklanır.
6- Belgeler özlük dosyasının ilgili bölümüne, eski tarihli olan altta olacak şekilde, kronolojik sıraya göre yerleştirilir.
7- Bakanlıklar ve diğer kamu kurum ve kuruluşları, özlük dosyasında yer alan bilgilerden istihdam politikalarının tespiti ve uygulanmasında gerekli gördüklerini merkezde elektronik ortamda tutarlar.
8- Görevi herhangi bir şekilde sona eren memurların özlük dosyaları kurumlarınca saklanır.
9- Özlük dosyalarının tutulması ve muhafazasında özel hayatın gizliliği ilkesine riayet edilir. Özlük dosyası içeriği hakkında soruşturma ve kovuşturmaya yetkili merciler dışındakilere açıklama yapılamaz, bilgi verilemez. Ayrıca kişinin rızası olmaksızın özlük dosyasındaki bilgiler ve kayıtlar esas alınarak kişi hakkında yayında bulunulamaz.
10- 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 4/B ve 4/C maddelerine göre istihdam edilen personelin personel bilgi dosyasında; kronolojik sıraya göre sözleşmeler, öğrenim durumuna ilişkin belgeler, kurum içi yer ve unvan değişikliklerine ilişkin belgeler, izinler, sendika üyeliğine ilişkin bilgiler, sözleşme feshi ve hizmete yönelik diğer belgeler tutulur.

YAVUZ SOYKUVVET HAKKIN RAHMETİNE KAVUŞMUŞTUR !

Ara02
2013
Yorum Yazın Tarafından Yazıldı admin
  • “KONROLÖRLER KURULU ESKİ BAŞKANI YAVUZ SOYKUVVET HAKKIN RAHMETİNE KAVUŞMUŞTUR.ALLAH,MERHUMA RAHMET,GERİDE KALANLARA SABIR İHSAN EYLESİN.”

28 Kasım 2013 Tarihli ve 28835 sayılı Resmi Gazete’de;

Kas29
2013
Yorum Yazın Tarafından Yazıldı admin

        

 28 Kasım 2013 Tarihli ve 28835 sayılı Resmi Gazete’de;

1-6504 Kamu İhale Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun,

2-Çerçeve Anlaşma İhaleleri Uygulama Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik,

3- Danışmanlık Hizmet Alımı İhaleleri Uygulama Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik,

4- Hizmet Alımı İhaleleri Uygulama Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik,

5-Mal Alımı İhaleleri Uygulama Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik

6-Yapım İşleri İhaleleri Uygulama Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik değişiklikleri yayınlanmıştır.

 

Yazıldı Güncel Mevzuat

Doğrudan Temindeki Parasal Limitlerin Artırılacağına Dair Haberler

Kas15
2013
Yorum Yazın Tarafından Yazıldı admin

Son günlerde bazı yayın ve basım organlarında çıkan ve doğrudan temindeki parasal limitlerin  artırılacağı  haberleri üzerine yanlış düşüncelerin yayılması söz konusu olmaktadır.Bu nedenle konuya açıklık getirmekte yarar görülmüştür.

TBMM Genel Kurulunda görüşülen   mevcut 4734 sayılı Kanunun 22/j maddesi;

“Seçim dönemi bitmeden önce seçimlerin yenilenmesine veya ara seçime ya da anayasa değişikliğinin halkoyuna sunulmasına karar verilen hâllerde; Yüksek Seçim Kurulu tarafından yapılacak filigranlı oy pusulası kâğıdı ve filigranlı oy zarfı kâğıdı alımı ile oy pusulası basım hizmeti alımı, mahalli seçimlerde ise İl Seçim Kurulu başkanlıkları tarafından alınacak oy pusulası basım hizmeti alımı.” İken teklifle

KİK’İN 22. maddesinin birinci fıkrasının “j” bendi şöyle değiştiriliyor;

              “Cumhurbaşkanı’nın halk tarafından seçilmesi, anayasa değişikliğine ilişkin kanunların halkoyuna sunulması, milletvekili genel ve ara seçimleri, mahalli idareler ile mahalle muhtarlıkları ve ihtiyar heyetleri genel ve ara seçimi dönemlerinde Yüksek Seçim Kurulu’nun ihtiyacı için yapılacak filigranlı oy pusulası kâğıdı ile filigranlı oy pusulası kâğıdı alımı, oy pusulası basımı, oy zarfı yapımı hizmetleri ile bu seçimlere yönelik her türlü seçim malzemelerinin alımı ve yurtdışı seçim harcamaları, il seçim kurulu başkanlıkları tarafından alınacak oy pusulası basım hizmet alımı.” Yani bu maddeye göre alımlarda, ihale komisyonu kurma zorunluluğu olmaksızın, ihale yetkilisince görevlendirilecek kişi veya kişiler tarafından piyasada fiyat araştırması yapılarak ihtiyaçlar temin edilecektir”.

Bu değişiklik bütün seçimlerde (genel,yerel ve cumhurbaşkanlığı)  doğrudan temin yönteminin kullanılması mümkün hâle getiriyor.Bu maddenin (j)  bendinde parasal limit söz konusu olmadığı için yapılacak alımda bir sınırlama mevcut değildir.

Yazıldı Güncel Mevzuat, Makale ve Görüşler
Onceki Sayfa ← Sonraki Sayfa →

Son Yazılar

  • Sayıştay Daire Kararları
  • İşyeri Açma ve Çalışma Ruhsatlarına Dair Yönetmelik Değişikliği
  • İmar Kanunu Değişiklik Taslağı (TBMM Komisyonlarında Görüşülen..)
  • 2020 Yiyecek Yardımı Tebliği
  • Tahsilat Genel Tebliği

Son yorumlar

Görüntülenecek bir yorum yok.

Arşivler

  • Şubat 2020
  • Aralık 2019
  • Kasım 2019
  • Eylül 2019
  • Temmuz 2019
  • Haziran 2019
  • Mayıs 2019
  • Nisan 2019
  • Mart 2019
  • Ocak 2019
  • Aralık 2018
  • Kasım 2018
  • Ekim 2018
  • Eylül 2018
  • Ağustos 2018
  • Temmuz 2018
  • Haziran 2018
  • Mayıs 2018
  • Nisan 2018
  • Mart 2018
  • Şubat 2018
  • Ocak 2018
  • Aralık 2017
  • Kasım 2017
  • Ekim 2017
  • Eylül 2017
  • Ağustos 2017
  • Temmuz 2017
  • Haziran 2017
  • Mayıs 2017
  • Nisan 2017
  • Mart 2017
  • Şubat 2017
  • Ocak 2017
  • Aralık 2016
  • Kasım 2016
  • Ekim 2016
  • Ağustos 2016
  • Temmuz 2016
  • Haziran 2016
  • Mayıs 2016
  • Nisan 2016
  • Mart 2016
  • Şubat 2016
  • Ocak 2016
  • Aralık 2015
  • Kasım 2015
  • Ekim 2015
  • Eylül 2015
  • Ağustos 2015
  • Temmuz 2015
  • Haziran 2015
  • Mayıs 2015
  • Nisan 2015
  • Mart 2015
  • Şubat 2015
  • Ocak 2015
  • Aralık 2014
  • Kasım 2014
  • Ekim 2014
  • Eylül 2014
  • Ağustos 2014
  • Temmuz 2014
  • Haziran 2014
  • Mayıs 2014
  • Nisan 2014
  • Mart 2014
  • Şubat 2014
  • Ocak 2014
  • Aralık 2013
  • Kasım 2013
  • Ekim 2013
  • Eylül 2013
  • Ağustos 2013
  • Temmuz 2013
  • Haziran 2013
  • Mayıs 2013
  • Nisan 2013
  • Mart 2013
  • Şubat 2013
  • Ocak 2013
  • Aralık 2012
  • Kasım 2012
  • Ekim 2012
  • Eylül 2012
  • Ağustos 2012
  • Temmuz 2012
  • Haziran 2012
  • Mayıs 2012
  • Nisan 2012
  • Mart 2012

Kategoriler

  • Duyurular
  • Güncel Mevzuat
  • Kategori Dışı
  • Makale ve Görüşler
  • Pratik Bilgiler
  • Seminerler
  • Soru / Cevap
  • Sunumlar
  • Yargı Kararları
  • Yayınlarımız