• ANASAYFA
  • HAKKIMIZDA
  • HİZMETLERİMİZ
  • SEMİNERLER
  • Mevzuat Takip Programı
  • YAYINLARIMIZ
  • Soru / Cevap
  • İLETİŞİM
Follow

7033 Sayılı Kanunla Yapılan Değişiklikler

Eki12
2017
Yorum Yazın Tarafından Yazıldı admin

7033 sayılı SANAYİNİN GELİŞTİRİLMESİ VE ÜRETİMİN DESTEKLENMESİ AMACIYLA BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN

(01/07/2017 gün ve 30111 sayılı R.G.)

MADDE 1 – 2/1/1924 tarihli ve 394 sayılı Hafta Tatili Hakkında Kanun yürürlükten kaldırılmıştır.

 MADDE 10 – 29/7/1970 tarihli ve 1319 sayılı Emlak Vergisi Kanununun 4 üncü maddesinin (m) fıkrasına parantez içi ibareden sonra gelmek üzere “ile organize sanayi bölgeleri, serbest bölgeler, endüstri bölgeleri, teknoloji geliştirme bölgeleri ve sanayi sitelerinde yer alan binalar” ibaresi eklenmiştir.

MADDE 11 – 1319 sayılı Emlak Vergisi Kanununun  5. maddesinin (f) fıkrası yürürlükten kaldırılmıştır.

MADDE 12 – 26/5/1981 tarihli ve 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanununun 58 inci maddesinin birinci fıkrasında yer alan “Hafta tatili ve ulusal” ibaresi “Ulusal” şeklinde değiştirilmiş ve 14/1/2015 tarihli ve 6585 sayılı Perakende Ticaretin Düzenlemesi Hakkında Kanunun 25 inci maddesi yürürlükten kaldırılmıştır.

MADDE 29 – 3/5/1985 tarihli ve 3194 sayılı İmar Kanununun 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (d) bendine birinci cümlesinden sonra gelmek üzere aşağıdaki cümle eklenmiştir.

“Mekânsal strateji planları, çevre düzeni planları ve 1/25.000 ölçekli nazım imar planlarında; organize sanayi bölgesi, endüstri bölgesi, sanayi sitesi ve teknoloji geliştirme bölgesine ilişkin kararların alınması ve bu kararlarda değişiklik yapılması Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının uygun görüşüne tabidir.”

 MADDE 33 – 4/4/1990 tarihli ve 3621 sayılı Kıyı Kanununun 6 ncı maddesinin dördüncü fıkrasına aşağıdaki bent eklenmiştir.

“e) Trabzon ve Zonguldak illerinde 24/5/1933 tarihli ve 2219 sayılı Hususi Hastaneler Kanunu kapsamında kalan sağlık tesisleri hariç olmak üzere, Sağlık Bakanlığının önerisi ve Bakanlar Kurulunca alınacak kamu yararı kararı doğrultusunda kurulacak sağlık tesisleri ve alternatif alan bulunmaması durumunda 9/1/2002 tarihli ve 4737 sayılı Endüstri Bölgeleri Kanununa göre kurulan, işletilen ve mevcut en iyi teknikleri kullanan endüstri bölgeleri,”

MADDE 34 – 3621 sayılı Kanunun 7.maddesinin ikinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

“Bu gibi yerlerde doldurma veya kurutmayı yapacak ilgili idarenin valiliğe iletilen teklifi, valilik görüşü ile birlikte Çevre ve Şehircilik Bakanlığına gönderilir. Bakanlık, konusuna göre ilgili kuruluşların görüşünü de almak suretiyle teklifi inceler. Uygun bulunması halinde ilgili idare tarafından uygulama imar planı hazırlanır. Bu yerler için yapılacak planlar hakkında 3/5/1985 tarihli ve 3194 sayılı İmar Kanunu hükümleri uygulanır. Ancak bu planlar Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından; 12/3/1982 tarihli ve 2634 sayılı Turizmi Teşvik Kanunu kapsamında kalan alanlardaki planlar, anılan Kanunun 7 nci maddesine göre ve 4737 sayılı Kanun kapsamında kalan alanlardaki planlar ise anılan Kanunun 4/A, 4/C ve 4/Ç maddelerine göre tasdik edilir. Doldurma ve kurutma işlemleri yürürlükteki mevzuat hükümlerine göre yapılır. Bu araziler Devletin hüküm ve tasarrufu altındadır, özel mülkiyet konusu olamaz.”

MADDE 40 – 4562 sayılı Kanunun 4 üncü maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

“Yer seçimi, kuruluş ve planlama

MADDE 4……………………………………………………………

Yer seçiminin kesinleşmesinden sonra OSB sınırları dışında kalan alanların planlanması Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve/veya ilgili belediye tarafından en geç bir yıl içinde yapılır. Bununla ilgili usul ve esaslar Bakanlık ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca müştereken belirlenir. OSB alanı dışındaki içme ve kullanma suyu, karayolu, demiryolu, elektrik ve doğalgaz bağlantıları ile ilgili iş ve işlemler Bakanlığın koordinasyonunda ilgili kurum ve kuruluşlarca yerine getirilir.

Yer seçimi kesinleştirilen alandaki büyükşehir belediyesi, il belediyesi, ilçe belediyesi, belde belediyesi, 18/5/2004 tarihli ve 5174 sayılı Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ile Odalar ve Borsalar Kanununa göre kurulan sanayi odası, yoksa ticaret ve sanayi odası, o da yoksa ticaret odası, il özel idaresi veya yatırım izleme ve koordinasyon başkanlığı temsilcileri ile alanın hiçbir belediye sınırı içinde olmaması hâlinde il belediyesi, ilçe belediyeleri ile bu ilçelerdeki odalar valilik uygun görüşüne istinaden OSB kuruluşunda yer alabilir. OSB kuruluşuna katılan kurum ve kuruluşların temsilcileri ve vali tarafından imzalanmış kuruluş protokolünün Bakanlıkça onaylanması ve sicile kaydı ile OSB tüzel kişilik kazanır. Kanunun 33 üncü maddesinin (b) fıkrasında sayılanlar hakkında bu madde hükmü uygulanmaz.”

MADDE 72 – 29/6/2001 tarihli ve 4708 sayılı Yapı Denetimi Hakkında Kanunun 5 inci maddesinin beşinci fıkrasının altıncı cümlesinde yer alan “ve Organize Sanayi Bölgeleri” ibaresi “, Organize Sanayi Bölgeleri, Serbest Bölgeler ve Sanayi Siteleri” şeklinde değiştirilmiştir.

MADDE 73 – 4/1/2002 tarihli ve 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 3 üncü maddesinin birinci fıkrasının (u) bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

“u) Yenilik, yerlileşme ve teknoloji transferini sağlamaya yönelik sanayi iş birliği uygulamalarını içeren mal ve hizmet alımları ile yapım işleri,”

 MADDE 74 – 4734 sayılı Kanunun 63 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiş, aynı fıkraya (c) bendinden sonra gelmek üzere aşağıdaki bent eklenmiş ve mevcut (d) ve (e) bentleri (e) ve (f) bentleri olarak teselsül ettirilmiştir.

“c) Mal alımı ihalelerinde yerli malı teklif eden istekliler lehine, %15 oranına kadar fiyat avantajı sağlanabilir. Ancak Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından ilgili kurum ve kuruluşların görüşleri alınarak orta ve yüksek teknolojili sanayi ürünleri arasından belirlenen ve Kurum tarafından ilan edilen listede yer alan malların ihalelerinde, yerli malı teklif eden istekliler lehine %15 oranında fiyat avantajı sağlanması mecburidir. Yerli yazılım ürünü teklif eden istekliler lehine de %15 oranında fiyat avantajı sağlanması mecburidir.”

“d) Yapım işlerinde kullanılacak makine, malzeme ve ekipman ile yazılımın tamamının veya belli bir kısmının yerli malı olması şartı getirilebilir. Ancak, malzemelere ilişkin Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından, makinelere ve ekipmanlara ilişkin Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından ilgili kurum ve kuruluşların görüşleri alınarak orta düşük, orta yüksek ve yüksek teknolojili makine, malzeme ve ekipman arasından belirlenen, Kurum tarafından ilan edilen listede yer alan ve ihale konusu işte kullanılacak makine, malzeme ve ekipmanın yerli malı olması şarttır.”

 MADDE 84 – 26/9/2011 tarihli ve 655 sayılı Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 15 inci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

“MADDE 15 – (1) Altyapı Yatırımları Genel Müdürlüğünün görevleri şunlardır:

a) Devletçe yaptırılacak demiryolları, lojistik köy, merkez veya üsler, limanlar, barınaklar, kıyı yapıları, hava meydanlarının plan ve projelerini hazırlamak veya hazırlatmak ve onaylamak

…………………………………………………………..

d) Kamu kurum ve kuruluşları, belediyeler, il özel idareleri, gerçek ve tüzel kişilerce yaptırılacak (a) bendinde yazılı ulaştırma altyapılarının proje ve şartnamelerini incelemek veya incelettirmek ve onaylamak.

e) Kamu kurum ve kuruluşları, belediyeler, il özel idarelerinin teleferik, finiküler, monoray, metro ve şehir içi raylı ulaşım sistemi kurma taleplerini değerlendirmek ve uygun olanlarını Bakanlar Kurulunun iznine sunmak.

f) Kamu kurum ve kuruluşları, belediyeler ve il özel idareleri tarafından yaptırılacak teleferik, finiküler, monoray, metro ve şehir içi raylı ulaşım sistemlerinin proje ve şartnamelerini incelemek veya incelettirmek ve onaylamak.

Yazıldı Güncel Mevzuat

İçme Suyu Yönetmeliği

Eki12
2017
Yorum Yazın Tarafından Yazıldı admin

İçme suyu temini ve dağıtım sistemlerinin planlanması, tasarımı, projelendirilmesi, yapımı ve işletilmesine ilişkin usul ve esaslarını düzenlemeyi  amaçlayan, içmesuyu iletim hatları, servis boruları, su depoları ve diğer üniteleri, bina haricindeki su dağıtım sistemleri ve elemanları için genel şartları, ürün standartları için genel şartları, montaj, saha testleri ve işletmeye alma şartlarını kapsayan  İÇME VE KULLANMA SUYU TEMİNİ VE DAĞITIM SİSTEMLERİ HAKKINDA YÖNETMELİK 12 Ekim 2017 PERŞEMBE günlü ve 30208 sayılı Resmi Gazetede yayımlanmıştır.

Yazıldı Güncel Mevzuat

Torba Yasa / Vergi Oranlarındaki Değişim

Eki09
2017
Yorum Yazın Tarafından Yazıldı admin

GAZETELERDEN

TORBA YASA İLE ARTTIRILAN VERGİLER NEYİ DEĞİŞTİRİYOR- ÇALIŞANLARA VERGİ ŞOKU!

Gelir vergisi diliminde üçüncü dilimdeki 3 puanlık vergi artışından kimler nasıl etkilenecek? Öncelikle 2018’de aylık brüt maaşı 2.940 liranın altında olanlar bu artıştan etkilenmeyecek. 2.940 lira ve üstü olanlar ise brüt maaş arttıkça daha yüksek tutarda vergi artışından etkileniyor. Ancak, maaş ne kadar yüksek olursa olsun vergi oran artışı 2018’de 2017 ‘ye göre ödenecek vergide en fazla 2 bin 400 lira artışa neden olacaktır.

TORBA yasa tasarısında yer alan değişikliklerin kira geliri olanların vergilerini nasıl etkilediğini, 2018’de ne kadar daha fazla vergi ödeyeceğini örneklerle dün ve önceki gün ele almıştık. Çarşamba günü; asgari ücretlinin son dört ay için net ücretini, yasa tasarısındaki ilgili maddeyi de dikkate alarak incelemiştik. (Asgari Geçim İndiriminde –AGİ- artış sağlanarak net ücret son dört ayda da 1.404 lira olarak korunuyor.)

Bugün de; milyonlarca çalışanı ilgilendiren “Torba yasa ile 2018’de çalışanların vergileri ne kadar artıyor?” sorusunu cevaplayacağız. Artıyorsa hangi ücret seviyesi için ne kadar artıyor, 2017 ve 2018 ücretlerini karşılaştırmalı olarak ele alıyoruz…

Yasa tasarısında; gelir vergisinde üçüncü dilim için vergi oranında yüzde 3 artış öngörülüyor. 2018’de ücret gelirinin-vergi matrahının büyüklüğü yıl içinde 30 bin lirayı aşanlar için (110 bin liraya kadar) , yüzde 27 oranında değil, yüzde 30 oranında vergi alınması öngörülüyor.

NET MAAŞ AYNEN DEVAM

İlk olarak “net ücret üzerinden işyerinden maaş alan çalışanların hayatında bir şey değişmiyor” onu belirtelim. Çünkü net ücret üzerinden işvereniyle anlaşmış çalışanların ücret bordrolarında her ay aynı net ücret görünür. Çalışanın banka hesabına yatan net maaş aydan aya azalmaz.  Vergideki artışlar, işverene yansır. İşveren vergi artışını kendisi üstlenir.

İkinci olarak; “maaşı brüt üzerinden anlaşma yapılmış çalışanların da tümü bu vergi oran artışından etkilenmiyor” onu da belirtelim.  Brüt ücreti aylık 2.940 TL altında olanlar vergi oran artışından etkilenmeyecek. Nedeni; vergi matrahlarının toplamda yılsonuna kadar 30 bin lirayı aşmayacak olması… 2018’de aylık brüt maaşı 2.940 lira üstü olanlar ise, brüt maaş arttıkça daha yüksek tutarda vergi artışından etkileniyor.

ÜST LİMİT 2400 TL

Tablo 1’de detayları yer almakta. 10 farklı brüt ücret için; toplam net ücretler ve toplam ödenecek vergiler görülebilir. Ayrıca vergiler ve net ücretin 2017’den, 2018’e ne kadar değiştiği de görülebilir.

Örneğin; Brüt aylık maaşı 3.000 TL olan bir çalışan, 2017’de ödediği vergiye göre, 2018’de 18 TL fazla vergi ödeyecek. Brüt ücreti; 5 bin lira olan bir çalışan 2018’de toplamda 630 TL, 6 bin lira olan bir çalışan 936 lira, 10 bin lira olan çalışan, 2017’ye göre 2.160 lira fazla vergi ödeyecek.

Maaşı ne kadar yüksek olursa olsun 2018’de oran artışından dolayı fazla ödenecek vergi tutarı 2.400 lirayı da geçmeyecek. Brüt maaşı 12.500 olan da, daha fazla brüt ücreti olan da, 2017’ye göre 2018’de, 2.400 lira fazla vergi ödeyecek. Tablo2’de görüleceği üzere; vergilenecek tutar; bu dilimde için en fazla 80 bin olduğundan, 80 bin liranın yüzde 3’ü 2.400 liraya denk gelmekte. (Üçüncü dilim aralığı 30 bin ile 110 bin arası olduğundan…)

2018 ücretlerine ilişkin hesaplamalar, 2017 vergi dilimleri dikkate alınarak yapıldı. Aralık ayında 2018’de uygulanacak vergi dilimleri GV tebliği ile açıklanarak kesinleşecektir. Ayrıca ücret hesaplamalarını etkileyecek; asgari ücret, AGİ, sigorta primine esas alınan taban ve tavan değerleri de yenilenecektir.  Yeni yıl ücretlerine ilişkin kesinleşen yeni değerlere göre, brüt ücrete göre değişen vergi hesaplamalarını ayrıca ele alacağız.

Torba Yasa ile arttırılan vergiler neyi değiştiriyor/ Çalışanlara vergi şoku!

Gelir vergisi diliminde üçüncü dilimdeki 3 puanlık vergi artışından kimler nasıl etkilenecek? Öncelikle 2018’de aylık brüt maaşı 2.940 liranın altında olanlar bu artıştan etkilenmeyecek. 2.940 lira ve üstü olanlar ise brüt maaş arttıkça daha yüksek tutarda vergi artışından etkileniyor. Ancak, maaş ne kadar yüksek olursa olsun vergi oran artışı 2018’de 2017 ‘ye göre ödenecek vergide en fazla 2 bin 400 lira artışa neden olacaktır.

TORBA yasa tasarısında yer alan değişikliklerin kira geliri olanların vergilerini nasıl etkilediğini, 2018’de ne kadar daha fazla vergi ödeyeceğini örneklerle dün ve önceki gün ele almıştık. Çarşamba günü; asgari ücretlinin son dört ay için net ücretini, yasa tasarısındaki ilgili maddeyi de dikkate alarak incelemiştik. (Asgari Geçim İndiriminde –AGİ- artış sağlanarak net ücret son dört ayda da 1.404 lira olarak korunuyor.)

 

 

 

 

Yazıldı Duyurular, Güncel Mevzuat

Planlı Alanlar İmar Yönetmeliği Değişikliği Hakkında

Eki03
2017
Yorum Yazın Tarafından Yazıldı admin

30 EYLÜL 2017 GÜN VE 30196 SAYILI RESMİ GAZETEDE “PLANLI ALANLAR İMAR YÖNETMELİĞİNDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR YÖNETMELİK” DEĞİŞTİRİLDİ.

MADDE 1 – 3/7/2017 tarihli ve 30113 sayılı Resmî Gazetede yayımlanan Planlı Alanlar İmar Yönetmeliğinin 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

“e) Atrium: İki veya daha çok sayıda katın içine açıldığı, yapı kitlesi içinde ortak hacim olarak tertiplenen, karşılıklı iki uzun kenar arasındaki mesafe 3.00 metreden az olmamak üzere bodrum, zemin veya bina girişinin yer aldığı kattan başlayıp tüm katlar boyunca devam eden üzeri kapalı boşluklu hacimleri,”

MADDE 2 – Aynı Yönetmeliğin 5 inci maddesinin sekizinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

“(8) 22 nci maddeyle veya ilgili idarelerin imar yönetmelikleri ile getirilebilecek emsal harici tüm alanların toplamı; parselin toplam emsale esas alanının % 30’unu aşamaz. Ancak; 27/11/2007 tarihli ve 2007/12937 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Binaların Yangından Korunması Hakkında Yönetmelik gereğince yapılması zorunlu olan, korunumlu ya da korunumsuz normal merdiven dışındaki yangın merdiveni ve korunumlu koridorun asgari ölçülerdeki alanı ile yangın güvenlik holünün 6 m² si, son katın üzerindeki ortak alan teras çatılar, yapının ihtiyacı için bahçede yapılan açık otoparklar, konferans, spor, sinema ve tiyatro salonları gibi özellik arz eden umumi yapılarda düzenlenmesi zorunlu olan boşluklar, alışveriş merkezlerinde yapılan atrium boşluklarının her katta asgari ölçülerdeki alanı ile binaların bodrum katlarında yapılan;

a) Zorunlu otopark alanlarının 2 katı,

b) Sığınak, asansör boşlukları, merdivenler, bacalar, şaftlar, ışıklıklar, ısı ve tesisat alanları, yakıt ve su depoları, jeneratör ve enerji odası, kömürlükler ve kapıcı dairelerinin ilgili mevzuat, standart ya da bu Yönetmeliğe göre hesap edilen asgari alanları,

c) Konut kullanımlı bağımsız bölüm brüt alanının % 10’unu, ticari kullanımlı bağımsız bölüm brüt alanının % 50’sini aşmayan depo amaçlı eklentiler,

ç) Ortak alan niteliğindeki mescit ve müştemilatın konutlarda 150 m²’si, konut dışı yapılarda 300 m²’si,

d) Bütün cepheleri tamamen gömülü olmak ve ortak alan niteliğinde olmak kaydıyla; otopark alanları ve 22 nci maddede belirtilen tamamen gömülü ortak alanlar,

e) Ticari amaç içermeyen, ortak alan niteliğindeki çocuk oyun alanlarının ve çocuk bakım ünitelerinin toplam 100 m²’si,bu hesaba dâhil edilmeksizin emsal haricidir.”

MADDE 3 – Aynı Yönetmeliğin 20 nci maddesinin sekizinci fıkrasının (b) ve (d) bentleri aşağıdaki şekilde değiştirilmiş, aynı fıkranın (i) bendi yürürlükten kaldırılmıştır.

“b) Bağımsız bölüm olarak düzenlenmeyen veya bağımsız bölümün eklentisi niteliği taşımayan, yapının ana taşıyıcı sistemleri ile bütünleşik olmayan, bahçe alanının %20’sini geçmeyen; kameriye, pergola, sundurma, açık yüzme ve süs havuzu,”

“d) Binaların Yangından Korunması Hakkında Yönetmeliğin gerekli gördüğü, normal merdiven haricinde kaçış yolu içerisinde yer alan, asgari ölçülerde ve adetlerde yapılan merdiven evi ile yangın güvenlik holleri,”

MADDE 4 – Aynı Yönetmeliğin 22 nci maddesinin birinci fıkrasının (b), (ç), (e), (ğ), (h), (i), (j), (k) ve (l) bentleri aşağıdaki şekilde değiştirilmiş, (f) bendi yürürlükten kaldırılmıştır.

“b) Son katın üzerindeki ortak alan çatı bahçeleri,”

“ç) Bu Yönetmelikte öngörülen asgari sayıda kapıcı dairesi,”

“e) Ortak alan niteliğindeki mescit ve müştemilat,”

“ğ) Ticari amaç içermeyen, ortak alan niteliğindeki çocuk oyun alanları ve çocuk bakım üniteleri,”

“h) Otopark alanları,”

“i) Bina veya tesise ait olan ısıtma, soğutma, tesisat alanı, su sarnıcı, havalandırma sistemleri ve enerji verimliliği sistemlerinin bulunduğu alanlar, arıtma tesisi, gri su toplama havuzu, yakıt ve su depoları, silolar, trafolar, jeneratör, ısı merkezi, enerji odası, kömürlük, eşanjör ve hidrofor bölümleri,”

“j) Bütün cepheleri tamamen toprağın altında kalan bodrum katları ile kısmen açıkta kalan, bodrum katlarında yer alan; tek başına bağımsız bölüm oluşturmayan, bir bağımsız bölümün eklentisi veya parçası olmayan, ticari amaç içermeyen, yapı yaklaşma sınırı içinde kalan ve 1000 m²’yi ve toplamda katlar alanının % 5’ini aşmayacak şekilde düzenlenen ortak alan niteliğindeki; jimnastik salonu, oyun ve hobi odaları, yüzme havuzu, sauna gibi sosyal tesis, spor birimleri ve depolar,”

“k) Bütün cepheleri tamamen toprağın altında kalan bodrum katları ile kısmen açıkta kalan, yola cephesi bulunmayan bodrum katlarında yer alan, bina cephelerinde ilave kat görünümüne neden olmayan ve tek başına bağımsız bölüm oluşturmayan; konut ve ticari kullanımlı bağımsız bölümlere ait depo amaçlı eklentiler,”

“l) Sökülür-takılır-katlanır cam panellerle kapatılmış olanlar dâhil olmak üzere balkonlar ve açık çıkmalar, kat bahçe ve terasları, iç bahçeler, kat ve ara sahanlıkları dâhil açık veya kapalı merdiven evi, tek bağımsız bölümlü konutlar hariç; bina giriş holleri ile kat holleri ve asansör önü sahanlıkları,”

MADDE 5 – Aynı Yönetmeliğin 23 üncü maddesinin birinci fıkrasının (ç), (f), (g) ve (ğ) bentleri aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

“ç) Yan ve arka bahçe mesafeleri; tabii veya tesviye edilmiş zeminin üzerinde kalan bodrum katları da dâhil, dörtten fazla katlı binalarda 4 katın üzerindeki her kat için 0.50 metre artırılır. Bu hüküm parsellerin park alanına komşu cephelerinde uygulanmaz.”

“f) Bu Yönetmelikte yer alan kat adedine bağlı olarak yan ve arka bahçe mesafelerinin 0.50 metre arttırılmasına ilişkin hükümler yapıda bulunan her katta ayrı ayrı değerlendirme yapılarak da uygulanabilir.

g) Uygulama imar planında aksine bir açıklama getirilmediği takdirde, binanın tabii zemin veya tesviye edilmiş zemindeki en düşük kottaki görünen yüksekliği 60.50 metre veya daha fazla ise; ön, yan ve arka parsel sınırından en az 15.00 metre çekilmek durumundadır. 60.50 metre yükseklikten sonra artan her kat için ön, yan ve arka bahçe mesafelerine 0.50 metre ilave edilir.

ğ) Çok yüksek yapı, az katlı bir ana kitle üzerinde yükseliyorsa, parsel sınırı ile ana kitlenin parsele en yakın noktası arasındaki mesafe 10.00 metreye kadar düşürülebilir. Ana kitle yüksekliği dâhil yapı yüksekliğinin 60.50 metre olması durumunda yükselen blok ile parsel sınırı arasındaki mesafe en az 15.00 metre olup 60.50 metre yükseklikten sonra artan her kat için bu mesafeye 0.50 metre ilave edilir. Bu maddede ifade edilen ana kitle; en fazla 5 katlı olup kat adedi binanın en düşük kottaki cephesi esas alınarak belirlenir. Bir parselde birden fazla 60.50 metre yükseklikte bina yapılması halinde binalar arasındaki mesafe, 20.00 metre olup, 60.50 metre yükseklikten sonra ilave her 3.00 metre yükseklik için bu mesafeye 0.50 metre ilave edilir. Bu fıkraya göre fazladan bırakılması gereken çekme mesafeleri bir veya birkaç kat birlikte etüt edilerek binada kademelenme yapılmak suretiyle de gerçekleştirilebilir.”

MADDE 6 – Aynı Yönetmeliğin 29 uncu maddesinin sekizinci fıkrası yürürlükten kaldırılmıştır.

MADDE 7 – Aynı Yönetmeliğin 39 uncu maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

“b) Kapı net (temiz) genişlikleri bina giriş kapılarında 1.50 metreden, kapıların çift kanatlı olması halinde bir kanat 1.00 metreden,”

MADDE 8 – Aynı Yönetmeliğin 41 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (5) numaralı alt bendi yürürlükten kaldırılmıştır.

MADDE 9 – Aynı Yönetmeliğin 54 üncü maddesinin onuncu fıkrası yürürlükten kaldırılmıştır.

MADDE 10 – Aynı Yönetmeliğin 55 inci maddesinin dokuzuncu fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

“(9) Aynı parselde birbirinden bağımsız blokların birinde; parseldeki bağımsız bölümlerin arsa paylarını, ortak alanları, parselde yer alan blokların konumlarını, bloğun emsalini, inşaat alanını, yüksekliğini ve kullanım amacını değiştirmemek kaydıyla yapılan tadilatlarda sadece tadilat yapılan blok maliklerinin muvafakatleri alınarak uygulama yapılır. Bir binada yer alan bağımsız bölümlerin birinde; emsal ve inşaat alanını, kullanım amacını, ıslak hacimlerin yerini, ortak alanları, diğer bağımsız bölümlerin arsa paylarını, diğer bağımsız bölümlerle olan duvar ve döşeme gibi ortak yapı elemanlarını değiştirmemek, binanın taşıyıcı sistem özellikleri ve güvenliği ile yangın güvenliğini olumsuz etkilememek kaydıyla yapılan tadilatlarda, tadilat yapılan bağımsız bölüm malikinin başvurusu yeterli olup, diğer maliklerin muvafakati aranmadan uygulama yapılır. Ancak bu tadilattan etkilendiği ilgili idaresince belirlenen bağımsız bölümler olması halinde, bu bağımsız bölümlerin maliklerinin de muvafakatleri alınır.”

MADDE 11 – Aynı Yönetmeliğin 57 nci maddesinin altıncı fıkrasının (a) bendinin (1) numaralı alt bendi, aynı bendin (3) numaralı alt bendi ve aynı maddenin yirmialtıncı fıkrasının birinci cümlesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

“1) Yer altının dinamik esneklik direnişleri ve yerin dayanımı, taşıma gücü, yer altı suyu varlığı, yer altı yapısı, deprem bölgelenmesi, yer kırıklıklarının hareketleri, oturma, sıvılaşma ve yer kaymalarının boyutları gibi zeminin fizikî özelliklerini belirleyen çalışmalar yönünden jeofizik mühendislerince,”

“3) Zemin mekaniği, zemin dinamiği ve zemin emniyet gerilmesi hesaplaması gibi çalışmalar yönünden inşaat ve jeoloji mühendislerince,”

“Aşağıda belirtilen niteliklerden en az birini taşıyan yapı veya yapılar için büyükşehir belediyesince silüet onayı zorunluluğu getirilebilir:”

MADDE 12 – Aynı Yönetmeliğin 62 nci maddesinin ikinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

“(2) Özel mülkiyete tabi arsa ve binalarda, fenni mesuliyet üstlenilmek ve Kanunun cezai hükümleri saklı kalmak, kat maliklerinin üçte ikisi ve gerekmesi halinde uygulamadan etkilendiği ilgili idaresince belirlenen bağımsız bölüm maliklerinin muvafakati alınmak, statik açıdan sakınca bulunmadığına dair inşaat mühendislerince hazırlanacak rapor ilgili idaresine sunulmak, bina estetiğini, görünümünü ve silueti olumsuz etkilememek kaydıyla Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumunun uygun görüşü alınarak; ruhsat alınmadan elektronik haberleşme istasyonu kurulabilir. Bina cephelerinde bu fıkrada aranan şartlara ilave olarak, sadece anten ve anten aparatları monte edilmek, cepheye bitişik olmak, dış cephe kaplamasıyla benzer görünümde olmak ve anten boyları 1,55 metreyi geçmemek şartları da aranır. Fenni mesuliyet üstlenilmek ve Kanunun cezai hükümleri saklı kalmak kaydıyla, sabit elektronik haberleşme altyapısında kullanılan; saha dolabı, varlık noktası (PoP noktası), menhol, ankesörlü telefon ve bina içi anahtarlama ekipmanları, yapı ruhsatı ve yapı kullanma izni alınmadan kurulabilir.”

 

MADDE 13 – Aynı Yönetmeliğin 64 üncü maddesinin ikinci fıkrasına “kablo tv ve” ibaresinden sonra gelmek üzere “fiberoptik” ibaresi eklenmiştir.

MADDE 14 – Aynı Yönetmeliğin geçici 3 üncü maddesine aşağıdaki fıkralar eklenmiştir.

“(3) Bu Yönetmeliğin yürürlüğe girmesinden önce riskli yapı tespiti yapılmış ya da riskli alan kapsamına alınmış olup, maliklerin en az üçte ikisi ile noter onaylı kat karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlenmiş olup yapı ruhsatı düzenlenmemiş yapıların ruhsat işlemleri, talep edilmesi halinde 1/10/2017 tarihinden önce yürürlükte olan Yönetmeliğe göre sonuçlandırılır.”

“(4) Bu Yönetmeliğin yürürlüğe girmesinden önce ruhsat alınmış olup, inşaatı devam eden yapılara ilişkin ruhsat süresi içerisinde yapılan tadilat ruhsatı başvuruları; talep edilmesi halinde ruhsatın düzenlendiği Yönetmeliğe göre sonuçlandırılır.”

MADDE 15 – Bu Yönetmeliğin;

a) 14 üncü maddesi 3/7/2017 tarihinden geçerli olmak üzere,

b) Diğer maddeleri 1/10/2017 tarihinde,yürürlüğe girer.

MADDE 16 – Bu Yönetmelik hükümlerini Çevre ve Şehircilik Bakanı yürütür.

Yazıldı Duyurular, Güncel Mevzuat

Planlı Alanlar İmar Yönetmeliği

Eyl19
2017
Yorum Yazın Tarafından Yazıldı admin

03.07.2017 TARİHLİ RESMİ GAZETEDE YAYINLANAN VE 01.10.2017 TARİHİNDE YÜRÜRLÜĞE GİRECEK OLAN PLANLI ALANLAR İMAR YÖNETMELİĞİ İLE GETİRİLEN YENİLİK VE DEĞİŞİKLİKLER

               Bu Yönetmelik; plan, fen, sağlık ve sürdürülebilir çevre şartlarına uygun yapı, yapılaşma ile projelendirme ve denetimine ilişkin usul ve yöntemleri kapsamaktadır. Yönetmeliğin uygulanabilmesi için nazım imar planı yeterli olmayıp mutlaka uygulama imar planının da varlığı gerekmektedir. Uygulama imar planı olmayan veya mülkiyeti sorunlu olan alanlarda yapı ruhsatı düzenlenemeyecektir. Alt kademe planlarının, üst ölçekli planların kesinleştiği tarihi izleyen tarihten başlayarak en geç1yıl içinde ilgili idarelerce üst ölçekli planlara uygun hale getirilmesi zorunlu kılınmıştır. Bu tür bir uygulama yapılmaması halinde,  üst kademe planının onaylayan kurum ve kuruluşlar alt kademe planlarını en geç altı ay içinde üst kademe planlarına uygun hale getireceklerdir. Alt ve üst ölçekli planlar arasında uygunsuzluk bulunması halinde, bu durumun giderilmesine ilişkin on sekiz aylık süre içinde, yeni yapı ruhsat başvuruları yürürlükte olan imar planı hükümlerine göre düzenlenecektir. On sekiz aylık süre sonunda alt ve üst ölçekli planlar arasında uyum sağlanamamışsa, bu durumun giderilmesine kadar geçen süre içinde bu alanlardaki parseller için yapı ruhsatı düzenlenemez. Bu uygulamayla bir tür yapı yasağı getirilmiş olmaktadır. Planla ilgili adli ve idari yargıda devam eden ve bu mahkemelerce yürürlüğü durdurulan planlarda, yürürlüğün durdurulduğu süre bu sürelere eklenir. Uygulama imar planlarıyla, parselasyon durumları ve bina kitle ölçüleri belirlenmemiş ise, şematik gösterimler (Mekansal Planlar Yapım Yönetmeliğine göre imar planı yapım ilke ve esaslarına göre; arazi kullanım kararları ile koruma ve gelişme sağlayan grafik çizimler) imar planı hükümlerinden sayılmaz.

*İdareler, düzenledikleri/düzenleyecekleri imar yönetmelikleriyle, uygulama imar planı ile belirlenmiş alan kullanımlarının işlevini değiştirecek düzenlemelerde bulunamayacaktır. Bu Yönetmeliklerle alan kullanım tanımlarında belirtilen işlevlerin imar planlarında daraltılması mümkün olup, genişletilmesi mümkün olamayacaktır.

*Ayrık veya blok nizam yapılaşma imkânı getirilen alanlarda, uygulama imar planı ile belirlenmemiş ise TAKS %40’ı geçemez. Planda çekme mesafeleri ile KAKS verilip TAKS verilmemiş parsellerde, TAKS %60’ı geçmemek şartıyla çekme mesafelerine uyulması zorunludur.

*Yönetmelikle öncelikle dikey yapılaşma yerine yatay yapılaşmayı yaygınlaştırmak amaçlanmıştır. Bu amaçla da; emsal verilen taban alanı verilmeyen parsellerde çekme mesafeleri içinde kalmak şartıyla taban alanı sınırı %40’tan %60’a çıkarılmıştır. Bu yolla toplam inşaat alanı aynı kalmak koşuluyla yüksek katlı binalar yerine daha geniş fakat az katlı binaların yapımına imkan sağlanmıştır.

*Parsellerdeki yapılaşma için verilen inşaat hakkının kötüye kullanılmasını önlemek için, emsal harici tüm alanlarda yapılaşma alanı %30 ile sınırlandırılmıştır. Böylece, emsal harici alanların %30 sınırını geçmemesi kaydıyla idarelerce belirlenmesi esası getirilmiş olmaktadır.

*Su basman kotu altında kalan yapılması zorunlu kılınan 2 kata kadar otopark alanı, sığınak, ortak olarak kullanılan depolar gibi alanlar emsal harici tutulmaktadır. Bu husus yanı sıra bütün cepheleri gömülü olan tüm otopark alanları da emsal dışında bırakılmıştır.

*Yönetmeliğin genel ilke ve esasları değiştirilmemek kaydıyla İl ve Büyükşehir Belediyelerinin kendi Yönetmeliklerini hazırlama ve bu sayede yöresel olarak yapıların estetiği, rengi, çatı ce cephe kaplamaları v.b. gibi) uygulama yapmalarına imkan tanınmıştır.

*Yol boyu ticaretin teşekkül ettiği konut alanlarında, zemin katlarda otopark yükünün karşılanması şartıyla ticari kullanımlara izin verilmiştir. Otopark sorununa çözüm olabilmesi amacıyla ön, yan ve arka bahçe alt kısımlarında otopark yapılması mümkün olabilecektir.

*Bina kabuğunun yalıtımı ve pencere değişimi, binanın kendi ihtiyacı için olan ve taşıyıcı sistemi etkilemeyen güneş kaynaklı yenilenebilir enerji sistemlerinin uygulamasının ruhsata tabi tutulmamıştır.

*Özellik arz eden yapılarda inşaat ruhsatı verilmeden mimari proje onayı ertesinde, kazı izin belgesi verilmesi mümkündür.

*Yol kotundan düşük ya da yüksek arazilerde kademelendirme esasının getirilmiştir.

*Emsal verilip taban alanı verilmeyen parsellerde çekme mesafeleri içinde kalmak şartıyla taban alanı sınırının kaldırılmıştır.

*Özel mülkiyete tabi arsa ve binalarda fenni mesuliyeti üstlenilmek, BTK (Bilgi Teknolojileri Kurumu) güvenlik sertifikası alınmak kaydıyla, yer seçim belgesi ile -ayrıca ruhsat alınmadan- elektronik haberleşme istasyonu kurulabilmesi mümkün hale getirilmiştir. Ayrıca, bina kabuğunun yalıtımı(mantolama) ve pencere değişimi uygulamaları binanın taşıyıcı sistemini etkilemeyeceğinden bu durumun raporlanması ve fenni mesuliyetin üstlenilmesi kaydıyla yapı ruhsatı alınması gerekmemektedir.

*Ticaretin yoğun olduğu alanlarda 1+0 olarak tanımlanan ama gerçekte ofis olarak kullanılan binalarda, konutlarda aranan asgari şartların sağlanması ve aile birliğinin korunması amacıyla, en az 1yatak odası yapılması zorunlu kılınmıştır.

Yazıldı Güncel Mevzuat

MEKÂNSAL PLANLAR YAPIM YÖNETMELİĞİYLE DANIŞTAY 6.DAİRESİNİN KARARI

Eyl18
2017
Yorum Yazın Tarafından Yazıldı admin

MEKÂNSAL PLANLAR YAPIM YÖNETMELİĞİYLE DANIŞTAY 6.DAİRESİNİN KARARI

  14/06/2014 tarihli ve 29030 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Mekânsal Planlar Yapım Yönetmeliğin bazı maddelerinin iptali ve yürütmesinin durdurulması talepleriyle Çevre ve Şehircilik Bakanlığı aleyhine Danıştay 6. Dairesinde, 2014/6803 esasına kayden TMMOB Şehir Plancıları Odası ve Mimarlar Odası tarafından ve 2014/7316 esasına kayden de TMMOB Çevre Mühendisleri Odası ve Peyzaj Mimarları Odası tarafından açılan davalarda;

               “Yönetmeliğin 4, 5 ve 6 ıncı maddelerinin; 7 nci maddesinin (I) numaralı fıkrasının c, ı, i, j, g ve k bentlerinin; 8 inci maddesinin 1, 2, 3, 8, 10, 11 ve 12 numaralı fıkralarının; 9 uncu maddesinin 1, 2, 4 ve 5 numaralı fıkralarının; 11 inci maddesinin 1, 2, 3 ve 4 numaralı fıkralarının; 12 nci maddesinin 3 numaralı fıkrasının; 14 üncü maddesinin 1 numaralı fıkrasının i, g ve ğ bentlerinin; 15 inci maddesinin 2, 3 ve 4 numaralı fıkralarının;  16 ve 17 nci maddelerinin; 19 uncu maddesinin (I) numaralı fıkrasının ç bendinin; 20 nci maddesinin (I) numaralı fıkrasının c bendi ile aynı maddenin (2) numaralı fıkrasının d bendinin; 21 nci maddesinin 2 ve 5 numaralı fıkralarının; 23 üncü maddesinin (6) numaralı fıkrasının v bendinin; 24 üncü maddesinin 1 ve 3 numaralı fıkraları ile 10 numaralı fıkrasının j bendinin; 26 ncı maddesinin 1, 2, 3 ve 7 numaralı fıkraları ile 6 numaralı fıkrasının d bendinin; 27 nci maddesinin (I) numaralı fıkrasının f bendinin; 30 uncu maddesinin 1, 2 ve 3 numaralı fıkralarının; 31 inci maddesinin (1) numaralı fıkrasının; 33 üncü maddesinin (I) numaralı fıkrasının; 36 ncı maddesinin; geçici 2 ve 3 üncü maddelerinin; Ek-1d Uygulama İmar Planı Gösterimleri eki ile Ek-2 Kentsel, Sosyal ve Teknik Altyapı ekinin yürütülmelerinin durdurulması ve iptali” talepleri istenmiştir.

Davaya ilişkin olarak 08/11/2016 tarihinde tebellüğ olunan Danıştay 6. Dairesinin 23/02/2016 tarihli kararları ile,

              MEKÂNSAL PLANLAR YAPIM YÖNETMELİĞİNİN;

              27. maddesinin 1. fıkrasının (f) bendinin,

              30. maddesinin 1. fıkrasındaki “alır” ibaresinin,

              33. maddesinin 1. fıkrasındaki “otuz gün” ibaresinin,

             Geçici 2. maddesinin, YÜRÜTMESİNİN DURDURULMASINA karar verilmiştir.

Dava konusu edilen diğer maddeler ve kurallar yönünden ise yürütmenin durdurulması istemi yargı kararı ile REDDEDİLMİŞTİR. Söz konusu Kararlarda;

            Yönetmeliğin 27. maddesinin 1. fıkrasının (f) bendi ile ilgili olarak;

“Dairemizce yapılan değerlendirme sonucunda; uyuşmazlığın konusu koruma amaçlı imar planını onaylamakla görevlendirilen ‘ilgili idare’ kavramı oluşturmakta ve bu konuda duraksama da bulunmamaktadır, 644 KHK’nın 13/A maddesinin c) ve ç) bentlerine göre; bu fıkralar kapsamındaki her tür ve ölçekte çevre düzeni, nazım ve uygulama imar planlarını yapmak, yaptırmak, değiştirmek, onaylamak görevi Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğüne aittir. Ancak; tabiat varlıkları, doğal, tarihi, arkeolojik ve kentsel sitler ile koruma statüsü bulunan diğer alanların çakıştığı yerlerde, dava konusu edilen MPYY’nin 27/1-f) maddesi uyarınca tarihi, arkeolojik ve kentsel sitler konusunda özel kanun olan 2863 sayılı Yasanın 17/a) maddesi kapsamında uygun görüşü alınması gereken Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulunun uygun gördüğü şekliyle planları onaylamakla görevli olan ilgili idare sıfatını taşıyan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğünün, bağlı yetki içerisinde olduğu hususunun yasadaki uygun görüş ifadesine Yönetmeliğin dava konusu edilen fıkrasında yer verilmemesi, ilgili bakanlıkların görüşü ifadesinin kullanılmasında hukuka uyarlık görülmemiştir.” denilmiştir.

             Yönetmeliğin 30. maddesinin 1. fıkrasındaki “alır” ibaresi ile ilgili olarak;

“Dava konusu fıkranın ikinci cümlesine gelince; …  “MPYY’nin 24. maddesinin 10. fıkrasında: “Uygulama imar planlarının hazırlanması sürecinde, aşağıda genel başlıklar halinde belirtilen konularda ilgili kurum ve kuruluşlardan veriler elde edilir; bu veriler kapsamında aşağıdaki analiz ve araştırmalar yapılır.” denilmekte ve bu veriler kapsamında analiz ve araştırması yapılacak konular arasında dava konusu edilmeyen (s) bendindeki “kentsel tasarım projesi yapılacak alanlar ve ilkeleri” de sayılmaktadır. Dava konusu düzenlemede, uygulama imar planlarının hazırlanması sürecinin yapılmasını öngördüğü ve bu plana bağlı olarak analiz ve araştırması gereken “kentsel tasarım projesi yapılacak alanlar ve ilkeler” başlığının yer almasına karşın; fıkranın ikinci cümlesiyle imar planından önce yapılmış olan kentsel tasarım projelerinin imar planı kararlarında yer alması zorunluluğu getirilmektedir. Kent planlamanın tamamlayıcısı, üçüncü boyutunu oluşturan kentsel tasarım projelerinin imar planıyla birlikte, plan uyarınca yapılmasının öngörülmesi yolundaki düzenleme uyarınca, imar planından önce yapılmış olan kentsel tasarım projelerinin planda yapılmasının öngörmesi üzerine plana yansıtılmasına engel bir durum olmamaktadır. Ancak, plandan önce mevcut olan kentsel tasarım projesinin her halükarda plan kararlarında “yer alır” şeklinde zorunluluk getirilen düzenlemenin, veri olarak işlenebilmesine olanak sağlayacak şekilde yer alabilecekken, planların kademeli birlikteliği ilkesine tabi olan düzenleyici işlem olan planın, plan niteliği bulunmayan kentsel tasarım projesinin plan kararı olarak yer alma zorunluluğu getirilmesiyle planlamanın tek boyuta indirgenmesi sonucunu doğurarak planlama ilkesine aykırılık yaratacak ibarede hukuki isabet bulunmadığı gibi maddeyle yapılan düzenlemenin kendi içerisinde bütünlüğü bozacağı ve çelişki yaratacağı, dava konusu fıkranın ikinci cümlesindeki zorunluluk getiren “yer alır” ibaresinin, kentsel mekânların, kentsel tasarımdan bağımsız olarak imar planı ile belirlenmesi ilkesine aykırı olacağından yürütmesinin durdurulması, diğer yönlerden ise yürütmenin durdurulması isteminin reddi gerekmektedir.”  denilmiştir.

              Yönetmeliğin 33. maddesinin 1. fıkrasındaki “otuz gün” ibaresi ile ilgili olarak;

“Dairemizce yapılan değerlendirme; 3194 sayılı İmar Kanununun Planların hazırlanmasında ve yürürlüğe konulması başlıklı 8. maddenin 1. fıkrasının b) bendinde; “İmar Planları; Nazım İmar Planı ve Uygulama İmar Planından meydana gelir. Mevcut ise bölge planı ve çevre düzeni plan kararlarına uygunluğu sağlanarak, belediye sınırları içinde kalan yerlerin nazım ve uygulama imar planları ilgili belediyelerce yapılır veya yaptırılır. Belediye meclisince onaylanarak yürürlüğe girer. (Yeniden düzenleme dördüncü cümle: 12/7/2013-6495/73 md.) Bu planlar onay tarihinden itibaren belediye başkanlığınca tespit edilen ilan yerlerinde ve ilgili idarelerin internet sayfalarında bir ay süreyle eş zamanlı olarak ilan edilir. Bir aylık ilan süresi içinde planlara itiraz edilebilir. Belediye başkanlığınca belediye meclisine gönderilen itirazlar ve planları belediye meclisi onbeş gün içinde inceleyerek kesin karara bağlar.” kuralı yer almıştır. İmar planlarının bir ay süreyle ilan edilmesi öngörülmüş olup, bir aylık süre her ay (Ocak, Şubat, Mart, Mayıs, Temmuz Ağustos, Ekim Aralık) için otuz günü ifade etmediğinden, yasadaki şekilde bir ay olarak düzenlenmesi gerekirken, bu düzenlemeye aykırı olarak Yönetmelikle getirilen “otuz gün” ibaresinin yürütmesinin durdurulması gerekmektedir.” denilmiştir.

               Yönetmeliğin Geçici 2. maddesi ile ilgili olarak;

“Dairemizce yapılan değerlendirme; 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanununun 7. maddesinin 1. fıkrasının (b) fıkrasında, “Çevre düzeni planına uygun olmak kaydıyla, büyükşehir belediye (…) sınırları içinde 1/5.000 ile 1/25.000 arasındaki her ölçekte nazım imar planını yapmak, yaptırmak ve onaylayarak uygulamak” konusunda yetki tanınırken ölçek belirlendiği, 5302 sayılı İl Özel İdaresi Kanununun 6. maddesinin 4. fıkrası ölçek verilmeksizin il çevre düzeni planı yapılması olanağı sağlanmakta ve “İl çevre düzeni planı; valinin koordinasyonunda, büyükşehirlerde büyükşehir belediyeleri, diğer illerde il belediyesi ve il özel idaresi ile birlikte yapılır.” kuralına yer verilmiştir. Yasa düzeyinde çevre düzeni planının ölçeğinin gösterildiği başka bir düzenleme de 4562 sayılı Organize Sanayi Bölgeleri Kanunudur. 4. maddeye göre; “OSB’lere ait yer seçimi Bakanlığın koordinatörlüğünde ilgili kurum ve kuruluşların temsilcilerinin katılımıyla oluşan Yer Seçimi Komisyonunun yerinde yaptığı inceleme sonucunda, varsa 1/25000 ölçekli çevre düzeni planı kararları dikkate alınarak oybirliği ile yapılır ve OSB ilan edilir.” kuralı bulunmaktadır. MPYY’nin 4. maddesinin c) fıkrasına göre çevre düzeni planının 1/50.000 veya 1/100.000 ölçekteki haritalar üzerinde ölçeğine uygun gösterim kullanılarak bölge, havza veya il düzeyinde hazırlanması öngörülürken, 19. maddenin 3. fıkrası ile Çevre Düzeni Planlarının hazırlanması sürecinde planlama alanı sınırları kapsamındaki tüm verilerin ise 1/25.000 ölçekli harita hassasiyetinde hazırlanması öngörülmektedir. Esasen çevre düzeni planı ile nazım imar planına ilişkin esaslar 3194 sayılı Yasada kavramsal olarak tanımlanarak ilkelerin belirlendiği, bu planlara ait ölçeğin ikincil mevzuatta gösterildiği, daha sonraki yasal düzenlemelerde bu planlardan söz edilirken ölçeğe de yer verilmiştir. Yasal mevzuatın öngördüğü kavramsal çerçevede yapılan, ancak 1/25000 ölçekte gerçekleştirilen çevre düzeni planlarının, aynı ölçekte dahi olsa nazım imar planının kavramsal çerçevesinde değişikliğe konu edilmesi hukuken mümkün olmadığından, çevre düzeni planını nazım imar planı şeklinde değişikliğe konu edilmesine olanak sağlayan dava konusu geçici 2. maddede hukuka uyarlık görülmediğinden, yürütmesinin durdurulması gerekmektedir.” denilmiştir.

               Çevre ve Şehircilik Bakanlığı 18.04.2017 tarihli, “MEKÂNSAL PLANLAR YAPIM YÖNETMELİĞİ MADDELERİNİN YÜRÜTMESİNİN DURDURULMASI TALEBİ, İDARİ YARGIDA NİHAİ OLARAK KARARA BAĞLANDI” şeklindeki duyurusunda;

“Yukarıda yer alan Danıştay 6. Dairesinin YD Kararlarına karşı davalı Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve davacıların karşılıklı itirazları üzerine, 14/03/2017 tarihinde tebellüğ olunan Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun (DİDDK) 19/12/2017 tarihli ve YD İtiraz No:2016/1249 sayılı ve 19/12/2016 tarihli ve YD İtiraz No:2016/1246 sayılı kararlarında yer verilen gerekçelerle;

“… davacı itirazının kısmen KABULÜ ile Mekânsal Planlar Yapım Yönetmeliğinin 11. maddesinin 2. fıkrası ile imar planlarının uygulanabilirliği yönünden Ek-2 tabloda yer alan sosyal ve teknik altyapı alanlarına ilişkin asgari standartlara yönelik kısımlarının yürütmesinin durdurulmasına, davalı idare itirazının kısmen KABULÜ ile Yönetmeliğin 33. maddesinin 1. fıkrasının yürütmesinin durdurulmasına ilişkin Daire kararının kaldırılmasına, bu kısım yönünden yürütmenin durdurulması isteminin reddine, Yönetmeliğin 27. maddesinin 1. fıkrasının (f) bendi ile 30. maddesinin 1. fıkrası yönünden taraflar itirazının yukarıda yer verilen açıklamayla reddine, diğer kısımlar yönünden taraflar itirazının REDDİNE” karar verilmiş bulunmaktadır.

2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 28. maddesi uyarınca kararın icaplarına göre Bakanlığımızca konuya ilişkin yeni bir düzenleme yapılıncaya kadar, YD kararı itirazlar üzerine nihai olarak karara bağlanan Mekânsal Planlar Yapım Yönetmeliğinin yukarıda belirtilen maddeleriyle ilgili uygulamalar, DİDDK’nun kararları doğrultusunda yürütülecektir.” AÇIKLAMASINA YER VERMİŞTİR.

Yazıldı Yargı Kararları

Danıştay 10.Daire Kararı

Eyl12
2017
Yorum Yazın Tarafından Yazıldı admin

Danıştay Onuncu Daire, Esas  : 2012/8895,Karar : 2013/6670,Tarih: 26.09.2013

ÖZÜ:  01.08.2010 tarihinde yürürlüğe giren 6009 sayılı Kanun’un 25. Maddesiyle 2886 sayılı Kanun’a eklenen geçici 3. Madde uyarınca, idarelerce, ancak tespit tarihinden geriye doğru 5 yıl için ecrimisil istenebilir.

 

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Onuncu Dairesince dosyanın tekemmül ettiği görülmekle, yürütmenin durdurulması istemi hakkında karar verilmeyerek işin gereği görüşüldü:2886 sayılı Devlet İhale Kanunu’nun 75. maddesinde, “Devletin özel mülkiyetinde veya hüküm ve tasarrufu altında bulunan taşınmaz malları ve Vakıflar Genel Müdürlüğü ile idare ve temsil ettiği mazbut vakıflara ait taşınmaz malların, gerçek ve tüzelkişilerce işgali üzerine, fuzuli şagilden, bu Kanunun 9’uncu maddesindeki yerlerden sorulmak suretiyle, idareden taşınmaz ve değerleme konusunda işin ehli veya uzmanı üç kişiden oluşan komisyonca tespit tarihinden geriye doğru beş yılı geçmemek üzere tespit ve takdir edilecek ecrimisil istenir. Ecrimisil talep edilebilmesi için, Hazinenin işgalden dolayı bir zarara uğramış olması gerekmez ve fuzuli şagilin kusuru aranmaz.” hükmüne yer verilmiştir.01.08.2010 tarih ve 27659 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 6009 sayılı Gelir Vergisi Kanun’u ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun’un 25. Maddesiyle 2886 sayılı Kanun’a eklenen “Terkin Edilecek Ecrimisiller” başlıklı geçici 3.maddede: “Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce tespit ve takdir edilen, tebliğ edilen veya tahakkuk ettirilen ecrimisil alacaklarının tespit tarihinden geriye doğru beş yılı aşan kısmı hangi aşamada olursa olsun  düzeltilir veya terkin edilir, tahsil edilmiş olanlar iade edilmez.” hükmü yer almaktadır. Dosyanın incelenmesinden; İstanbul İli, Sultangazi İlçesi, Cumhuriyet Mahallesi, …Mevkiinde bulunan … pafta, … parsel sayılı taşınmazın tamamının Hazineye ait olduğu, 21.02.2003 tarihinde taşınmaz mahallinde yapılan tespitte; taşınmazın davacı belediye tarafından 1996  yılından bu yana atölyeler müdürlüğü binası ve belediye araç garajı yapılmak suretiyle fuzulen işgal edildiğinin belirlendiği, yapılan tespite dayanılarak 17.06.2009 tarihli komisyon kararı ile 01.12.1996-21.02.2003 dönemi için 149.677,23 TL ecrimisil bedeli takdir edildiği ve 24.06.2009 tarihli, 56300 sayılı ecrimisil ihbarnamesinin düzenlendiği, 01.08.2010 tarihinde 6009 sayılı Kanun’un yürürlüğe girmesiyle davacı tarafından ecrimisil bedelinin beş yılı aşan kısmının terkin edilmesi talebinde bulunulduğu, bu talep üzerine tesis edilen işlemin iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır. Yukarıya aktarılan Kanun hükümlerinden, Hazinenin özel mülkiyetindeki veya Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki taşınmazların işgali halinde fuzuli şagilden, idarelerce, ancak tespit tarihinden geriye doğru beş yıllık süre için ecrimisil alınabileceği, Kanunun yürürlüğe girdiği 01.08.2010 tarihinden önce tespit ve takdir edilen, tebliğ edilen veya tahakkuk ettirilen ecrimisil alacaklarının tespit tarihinden geriye doğru beş yılı aşan kısmının hangi aşamada olursa olsun düzeltilmesi veya terkin edilmesi gerektiği anlaşılmaktadır.Dairemizce; 6009 sayılı Kanun’un yürürlüğe girdiği 01.08.2010 tarihinden önce, 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu’nun 92. maddesinde yer alan “Bu Kanunda yazılı sürelerin hesaplanmasında hüküm bulunmayan hallerde, Borçlar Kanunu hükümleri uygulanır.” hükmü uyarınca Borçlar Kanunu’nda öngörülen 10 yıllık genel zamanaşımı süresi dikkate alınmak suretiyle karar verilmekte ise de; 6009 sayılı Kanun’un 25. maddesiyle 2886 sayılı Kanun’a eklenen “Terkin Edilecek Ecrimisiller” başlıklı geçici 3. maddede açıkça “tespit tarihinden geriye doğru beş yılı aşan kısmı hangi aşamada olursa olsun düzeltilir veya terkin edilir” hükmüne yer verildiğinden, 01.08.2010 tarihinden sonra yapılan temyiz incelemelerinde tespit tarihinden geriye doğru 5 yıllık süre dikkate alınarak karar verilmektedir. Olayda; 01.12.1996- 21.02.2003 dönemi için takdir edilen ecrimisil bedelinin 21.02.2003 tarihli tespite dayandığı, idarece bu tarihten itibaren geriye doğru beş yılı aşan 22.02.1998 tarihinden önceki döneme ilişkin 9.007,78 TL tutarındaki ecrimisil bedelinin terkin edildiği görüldüğünden, davanın reddi yolunda verilen İdare Mahkemesi kararında hukuka aykırılık bulunmamaktadır. Her ne kadar, davacı tarafından tespit tarihi olarak ecrimisilin takdir edildiği 17.06.2009 tarihinin esas alınması gerektiği iddia edilmekte ise de; davalı idarece yukarıda belirtilen açıklamalara uygun olarak, tespit yapılan 21.02.2003 tarihi esas alınarak terkin işlemi gerçekleştirildiğinden bu iddiaya itibar edilmemiştir. İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. Maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.

Temyizen incelenen karar, usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmediğinden temyiz isteminin reddi ile İstanbul 4. İdare Mahkemesi’nin 20.06.2012 tarih ve E:2011/715; K:2012/1167 sayılı kararının onanmasına, yürütmenin durdurulması istemi hakkında karar verilmediğinden 34,80 TL yürütmenin durdurulması harcının istemi halinde davacıya iadesine, 26.09.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Yazıldı Yargı Kararları

4.Dönem Toplu Sözleşme

Eyl12
2017
Yorum Yazın Tarafından Yazıldı admin

KAMU GÖREVLİLERİNİN GENELİNE VE HİZMET KOLLARINA YÖNELİK MALİ VE SOSYAL HAKLARA İLİŞKİN 2018 VE 2019 YILLARINI KAPSAYAN 4. DÖNEM TOPLU SÖZLEŞME

          BİRİNCİ KISIM

Genel Hükümler

Kapsam

Madde 1- (1) Bu Toplu Sözleşme; kamu görevlilerinin geneline ilişkin mali ve sosyal haklarla ilgili bölümü 4688 sayılı Kamu Görevlileri ve Toplu Sözleşme Kanunu kapsamına giren kamu kurum ve kuruluşlarının, her bir hizmet kolu kapsamına giren mali ve sosyal haklarla ilgili bölümü ise ilgili hizmet kolu kapsamına giren kamu kurum ve kuruluşlarının kadro ve pozisyonlarında istihdam edilen kamu görevlileri hakkında uygulanır.

(2) Bu Toplu Sözleşmede düzenlenmeyen mali ve sosyal haklar hakkında ilgili mevzuat hükümlerinin uygulanmasına devam olunur.

Dayanak

Madde 2– (1) Bu Toplu Sözleşme, 4688 sayılı Kanunun 28-32 nci maddelerine dayanılarak akdedilmiştir.

Yürürlük süresi ve tereddütlerin giderilmesi

Madde 3- (1) Bu Toplu Sözleşme, 1/1/2018-31/12/2019 tarihleri arasında uygulanır.

(2) Bu Toplu Sözleşmenin uygulamasına ilişkin olarak ortaya çıkabilecek tereddütleri gidermeye ve uygulamayı yönlendirmeye, ilgisine göre Maliye Bakanlığı ile Devlet Personel Başkanlığı görevli ve yetkilidir.

Taraflar

Madde 4– (1) Bu toplu sözleşmenin tarafları;

A) Kamu idaresi adına Kamu İşveren Heyeti Başkanı,

B) Kamu görevlileri adına;

1) Kamu görevlilerinin geneline yönelik mali ve sosyal haklarla ilgili olarak Kamu Görevlileri Sendikaları Heyeti Başkanı (MEMUR-SEN Genel Başkanı),

2) Hizmet kollarına yönelik mali ve sosyal haklarla ilgili olarak;

a) Büro, bankacılık ve sigortacılık hizmet kolunda BÜRO MEMUR-SEN temsilcisi,

b) Eğitim, öğretim ve bilim hizmet kolunda EĞİTİM-BİR-SEN temsilcisi,

c) Sağlık ve sosyal hizmet kolunda SAĞLIK-SEN temsilcisi, ç) Yerel yönetim hizmet kolunda BEM-BİR-SEN temsilcisi,

d) Basın, yayın ve iletişim hizmet kolunda BİRLİK HABER-SEN temsilcisi,

e) Kültür ve sanat hizmet kolunda KÜLTÜR MEMUR-SEN temsilcisi,

f) Bayındırlık, inşaat ve köy hizmet kolunda BAYINDIR MEMUR-SEN temsilcisi,

g) Ulaştırma hizmet kolunda ULAŞTIRMA MEMUR-SEN temsilcisi,

h) Tarım ve ormancılık hizmet kolunda TOÇ BİR-SEN temsilcisi,

ı) Enerji, sanayi ve madencilik hizmet kolunda ENERJİ BİR-SEN temsilcisi,

i) Diyanet ve vakıf hizmet kolunda DİYANET-SEN temsilcisi’dir.

Katsayıların belirlenmesi ve ücretlerin artırılması

Madde 5- (1) 1/1/2018 – 30/6/2018 döneminde geçerli olmak üzere;

a) 14/7/1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 154 üncü maddesi uyarınca aylık gösterge tablosunda yer alan rakamlar ile ek gösterge rakamlarının aylık tutarlara çevrilmesinde uygulanacak aylık katsayısı (0,106815), memuriyet taban aylığı göstergesine uygulanacak taban aylık katsayısı (1,671951), iş güçlüğü, iş riski, temininde güçlük ve mali sorumluluk zamlarının aylık tutarlara çevrilmesinde uygulanacak yan ödeme katsayısı ise (0,033873) olarak uygulanır.

b) 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 3 üncü maddesinin (c) bendi uyarınca sözleşmeli olarak çalıştırılan personelin ücret tavanı 5.846,59 TL’ye yükseltilmiştir.

c) 6/6/1978 tarihli ve 7/15754 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla yürürlüğe konulan Sözleşmeli Personel Çalıştırılmasına İlişkin Esasların 3 üncü maddesinin ikinci fıkrasında yer alan ücret tavanı 5.212,10 TL’ye yükseltilmiştir.

ç) Mevzuatı uyarınca istihdam edilen sözleşmeli personelin hizmet sözleşmesi esaslarında yer alan ve 4/7/2017 tarihli ve 5820 sayılı Maliye Bakanlığı Genelgesiyle yükseltilmiş bulunan taban ve tavan ücretleri %4 oranında artırılmıştır.

d) Mevzuatı uyarınca vize edilmiş sözleşmeli personel pozisyonlarının, 5820 sayılı Maliye Bakanlığı Genelgesiyle yükseltilmiş bulunan taban ve tavan ücretleri %4 oranında artırılmıştır.

e) Çeşitli statülerde sözleşmeli olarak çalıştırılanların, 5820 sayılı Maliye Bakanlığı Genelgesiyle artırılmış olan mevcut brüt sözleşme ücretleri %4 oranında artırılmıştır.

(2) 1/7/2018 – 31/12/2018 döneminde geçerli olmak üzere;

a) 14/7/1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 154 üncü maddesi uyarınca aylık gösterge tablosunda yer alan rakamlar ile ek gösterge rakamlarının aylık tutarlara çevrilmesinde uygulanacak aylık katsayısı (0,110554), memuriyet taban aylığı göstergesine uygulanacak taban aylık katsayısı (1,730469), iş güçlüğü, iş riski, temininde güçlük ve mali sorumluluk zamlarının aylık tutarlara çevrilmesinde uygulanacak yan ödeme katsayısı ise (0,035059), olarak uygulanır.

b) 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 3 üncü maddesinin (c) bendi uyarınca sözleşmeli olarak çalıştırılan personelin ücret tavanı 6.051,22 TL’ye yükseltilmiştir.

c) 6/6/1978 tarihli ve 7/15754 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla yürürlüğe konulan Sözleşmeli Personel Çalıştırılmasına ilişkin Esasların 3 üncü maddesinin ikinci fıkrasında yer alan ücret tavanı 5.394,53 TL’ye yükseltilmiştir.

ç) Mevzuatı uyarınca istihdam edilen sözleşmeli personelin hizmet sözleşmesi esaslarında yer alan ve birinci fıkranın (ç) bendi uyarınca yükseltilmiş bulunan taban ve tavan ücretleri %3,5 oranında artırılmıştır.

d) Mevzuatı uyarınca vize edilmiş sözleşmeli personel pozisyonlarının, birinci fıkranın (d) bendi uyarınca yükseltilmiş bulunan taban ve tavan ücretleri %3,5 oranında artırılmıştır.

e) Çeşitli statülerde sözleşmeli olarak çalıştırılanların, birinci fıkranın (e) bendi uyarınca artırılmış olan mevcut brüt sözleşme ücretleri %3,5 oranında artırılmıştır.

(3) 1/1/2019- 30/6/2019 döneminde geçerli olmak üzere;

a) 14/7/1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 154 üncü maddesi uyarınca aylık gösterge tablosunda yer alan rakamlar ile ek gösterge rakamlarının aylık tutarlara çevrilmesinde uygulanacak aylık katsayısı (0,114977), memuriyet taban aylığı göstergesine uygulanacak taban aylık katsayısı (1,799688), iş güçlüğü, iş riski, temininde güçlük ve mali sorumluluk zamlarının aylık tutarlara çevrilmesinde uygulanacak yan ödeme katsayısı ise (0,036462), olarak uygulanır.

b) 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 3 üncü maddesinin (c) bendi uyarınca sözleşmeli olarak çalıştırılan personelin ücret tavanı 6.293,27 TL’ye yükseltilmiştir.

c) 6/6/1978 tarihli ve 7/15754 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla yürürlüğe konulan Sözleşmeli Personel Çalıştırılmasına İlişkin Esasların 3 üncü maddesinin ikinci fıkrasında yer alan ücret tavanı 5.610,31 TL’ye yükseltilmiştir.

 

ç) Mevzuatı uyarınca istihdam edilen sözleşmeli personelin hizmet sözleşmesi esaslarında yer alan ve ikinci fıkranın (ç) bendi uyarınca yükseltilmiş bulunan taban ve tavan ücretleri %4 oranında artırılmıştır.

d) Mevzuatı uyarınca vize edilmiş sözleşmeli personel pozisyonlarının, ikinci fıkranın (d) bendi uyarınca yükseltilmiş bulunan taban ve tavan ücretleri %4 oranında artırılmıştır.

e) Çeşitli statülerde sözleşmeli olarak çalıştırılanların, ikinci fıkranın (e) bendi uyarınca artırılmış olan mevcut brüt sözleşme ücretleri %4 oranında artırılmıştır.

(4) 1/7/2019-31/12/2019 döneminde geçerli olmak üzere;

a) 14/7/1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 154 üncü maddesi uyarınca aylık gösterge tablosunda yer alan rakamlar ile ek gösterge rakamlarının aylık tutarlara çevrilmesinde uygulanacak aylık katsayısı (0,120726), memuriyet taban aylığı göstergesine uygulanacak taban aylık katsayısı (1,889672), iş güçlüğü, iş riski, temininde güçlük ve mali sorumluluk zamlarının aylık tutarlara çevrilmesinde uygulanacak yan ödeme katsayısı ise (0,038286), olarak uygulanır.

b) 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 3 üncü maddesinin (c) bendi uyarınca sözleşmeli olarak çalıştırılan personelin ücret tavanı 6.607,94 TL’ye yükseltilmiştir.

c) 6/6/1978 tarihli ve 7/15754 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla yürürlüğe konulan Sözleşmeli Personel Çalıştırılmasına İlişkin Esasların 3 üncü maddesinin ikinci fıkrasında yer alan ücret tavanı 5.890,83 TL’ye yükseltilmiştir.

ç) Mevzuatı uyarınca istihdam edilen sözleşmeli personelin hizmet sözleşmesi esaslarında yer alan ve üçüncü fıkranın (ç) bendi uyarınca yükseltilmiş bulunan taban ve tavan ücretleri %5 oranında artırılmıştır.

d) Mevzuatı uyarınca vize edilmiş sözleşmeli personel pozisyonlarının, üçüncü fıkranın (d) bendi uyarınca yükseltilmiş bulunan taban ve tavan ücretleri %5 oranında artırılmıştır.

e) Çeşitli statülerde sözleşmeli olarak çalıştırılanların, üçüncü fıkranın (e) bendi uyarınca artırılmış olan mevcut brüt sözleşme ücretleri %5 oranında artırılmıştır.

(5) Maliye Bakanlığı, 8 inci maddede öngörülen hallerin gerçekleşmesi durumunda birinci, ikinci, üçüncü ve dördüncü fıkralarda belirlenmiş olan katsayıları, sözleşme ücreti artış oranlarım ve ücret tavanları ile 7 nci maddede yer alan ortalama ücret toplamı üst sınırlarını; anılan fıkralarda belirlenmiş olan artış oranı ile 8 inci madde uyarınca verilecek enflasyon farkını yansıtacak şekilde yeniden belirler ve duyurur.

Ücretleri Yüksek Planlama Kurulu Kararıyla belirlenmiş olan personel

Madde 6- (1) Kamu iktisadi teşebbüslerinde, bağlı ortaklıklarında, özelleştirme kapsam ve programında bulunan kuruluşlarda 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin eki (II) sayılı cetvele dahil pozisyonlarda istihdam edilen sözleşmeli personelin temel ücretleri ve bu personel için 18/07/2017 tarihli ve 2017/T-8 sayılı Yüksek Planlama Kurulu Kararında belirlenmiş bulunan temel ücret taban ve tavan tutarları ile özelleştirme programında bulunan kuruluşlarda 527 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 31 inci maddesine istinaden istihdam edilen sözleşmeli personelin ücretleri, 2018 yılının birinci ve ikinci altı aylık dönemleri ile 2019 yılının birinci ve ikinci altı aylık dönemleri için 5 inci madde uyarınca aynı dönemler için kamu görevlileri için mali haklarında yapılacak artış oranında artırılır. 527 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 31 inci maddesine istinaden istihdam edilen sözleşmeli personelin ücret tutarı, ilgili dönemde 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin eki (II) sayılı cetvele dahil emsali personelin toplam sözleşme ücreti tutarını geçemez.

Mali ve sosyal hakları 631 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 14 üncü maddesi kapsamında bulunan personel

Madde 7- (1) 8/2/2002 tarihli ve 2002/3729 sayılı Bakanlar Kurulu Kararının;

a) İkinci maddesinde yer alan ortalama ücret toplamı üst sınırı; 2018 yılının birinci altı aylık dönemi için 10.639,42 TL’ye ve ikinci altı aylık dönemi için 11.011,80 TL’ye, 2019 yılının birinci altı aylık dönemi için 11.452,27 TL’ye ve ikinci altı aylık dönemi için ise 12.024,88 TL’ye yükseltilmiştir.

b) Üçüncü maddesi kapsamında yer alan personelin mali ve sosyal hakları; bu maddede yer alan usul ve esaslar dahilinde 2018 yılının birinci ve ikinci altı aylık dönemleri ile 2019 yılının birinci ve ikinci altı aylık dönemleri için 5 inci madde uyarınca aynı dönemler için kamu görevlilerinin mali haklarında yapılacak artış oranında artırılır.

Enflasyon farkı ödemesi

Madde 8- (1) Türkiye İstatistik Kurumu taralından açıklanan 2003=100 Temel Yıllı Tüketici Fiyatları Endeksinin;

a) 2017 yılı Aralık ayı endeksinin 2017 yılı Haziran ayı endeksine göre altı aylık değişim oranının aynı dönem için verilen %4 oranını,

b) 2018 yılı Haziran ayı endeksinin 2017 yılı Aralık ayı endeksine göre altı aylık değişim oranının 5 inci maddenin birinci fıkrasında 2018 yılının birinci altı aylık dönemi için öngörülen %4 oranını,

c) 2018 yılı Aralık ayı endeksinin 2018 yılı Haziran ayı endeksine göre altı aylık değişim oranının 5 inci maddenin ikinci fıkrasında 2018 yılının ikinci altı aylık dönemi için öngörülen %3,5 oranını,

ç) 2019 yılı Haziran ayı endeksinin 2018 yılı Aralık ayı endeksine göre altı aylık değişim oranının 5 inci maddenin üçüncü fıkrasında 2019 yılının birinci altı aylık dönemi için öngörülen %4 oranını,

d) 2019 yılı Aralık ayı endeksinin 2019 yılı Haziran ayı endeksine göre altı aylık değişim oranının 5 inci maddenin dördüncü fıkrasında 2019 yılının ikinci altı aylık dönemi için öngörülen %5 oranını aşması halinde, 5 inci maddenin birinci, ikinci, üçüncü ve dördüncü fıkralarında yer alan katsayılar, sözleşme ücreti artış oranları ve ücret tavanları ile 7 nci maddede yer alan ortalama ücret toplamı üst smnı, söz konusu altı aylık dönemlere ilişkin enflasyon rakamının ilan edildiği aynı 1 ‘ inden geçerli olmak üzere aşan kısım kadar artırılır.

 Sözleşmeli personele yiyecek yardımı

Madde 9- (1) 19/11/1986 tarihli ve 86/11220 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Devlet Memurları Yiyecek Yardımı Yönetmeliği hükümlerinden aynı usul ve esaslar çerçevesinde sözleşmeli personel pozisyonlarında istihdam edilen personel de yararlanır.

Emekli olanlara ödenen tazminat

Madde 10- (1) 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 1 inci maddesinin (D) fıkrasında yer alan (12.105) gösterge rakamı (13.558) olarak uygulanır.

Burs alan veya Devletçe okutulan çocuklar için aile yardımı ödeneği verilmesi Madde 11- (1) 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 202 nci maddesi ve 926 sayılı

Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanununun 153 üncü maddesi uyarınca çocuk için verilmekte olan aile yardımı ödeneği, burs alan veya Devletçe okutulan çocuklardan anılan Kanunlarda bu ödeneğin verilmesine ilişkin diğer şartlan taşıyanlar için de aynı usul ve esaslar dahilinde ödenir.

Taşınır kayıt yetkilisi ve taşınır mal sorumlularının mali sorumluluk zammı Madde 12- (1) 17/4/2006 tarihli ve 2006/10344 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Devlet Memurlarına Ödenecek Zam ve Tazminatlara ilişkin Karara ekli (I) sayılı Cetvelin “(A) Genel İdare Hizmetleri Bölümü”nün 37 nci sırasında öngörülen mali sorumluluk zammı puanı, kadro veya görevleri itibarıyla mali sorumluluk zammından yararlanamayan veya daha düşük puan üzerinden söz konusu zamdan yararlananlardan taşınır kayıt yetkilisi veya taşınır mal sorumlusu olarak görevlendirilen Devlet memurları için de uygulanır. Anılan sırada yer alan puandan daha düşük mali sorumluluk zammı öngörülen kadro ve görevlerde bulunup, aynı zamanda taşınır kayıt yetkilisi veya taşınır mal sorumlusu olarak görevlendirilen Devlet memurlarına kadro veya görevleri itibarıyla öngörülen mali sorumluluk zammı ayrıca ödenmez.

Müze araştırmacısı, arşivci, folklor araştırmacısı, kütüphaneci, kitap patologu ve sosyologların zam ve tazminatları

Madde 13- (1) 2006/10344 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Devlet Memurlarına Ödenecek Zam ve Tazminatlara İlişkin Karara ekli (I) sayılı Cetvelin “(B) Teknik Hizmetler Bölümü”nün 4 üncü sırasında hizmet yılları dikkate alınarak öngörülen iş güçlüğü ve temininde güçlük zammı puanları ile (II) sayılı Özel Hizmet Tazminatı Cetvelinin “(E) Teknik Hizmetler” bölümünün 1 inci sırasının (d) bendinde dereceler itibarıyla öngörülen tazminat ve ek tazminat oranları, kadroları teknik hizmetler sınıfına dahil müze araştırmacısı, arşivci, folklor araştırmacısı, kütüphaneci, kitap patologu ve sosyolog unvanlı kadrolarda bulunan Devlet memurları için de uygulanır. Bunlara anılan Bakanlar Kurulu Kararının diğer bölümlerinde belirlenmiş olan zam ve tazminatlar ödenmez.

Seyyar görev tazminatı

Madde 14- (1) 6245 sayılı Harcırah Kanununun 49 uncu maddesi hükümlerine göre bölge sınırı esas alınarak yapılan seyyar görev tazminatı ödemelerinde de il sınırı esas alınır.

Hizmet tahsisli kamu konutlarının kapsamının genişletilmesi

Madde 15- (1) Kurum ve kuruluşların meskun yerlerden uzak, sosyal ve ekonomik zorlukları olan, ulaşım ve iskan imkanları kısıtlı yerlerde bulunan baraj, termik santral, maden sahası ve ocakları, fabrika, işletme, şantiye, trafo, enerji dağıtım ve iletim merkezleri, gar ve istasyonlar gibi yerlerde bulunan kamu konutları, 2946 sayılı Kamu Konutları Kanununun 3 üncü maddesinin (d) bendi gereğince hizmet tahsisli konut kapsamında sayılır ve anılan Kanunun 5 inci maddesine göre bu konutlardan kira bedeli alınmaz.

KIT’lerde konut kira bedeli

Madde 16 – (1) Kamu iktisadi teşebbüslerince bedeli karşılığı kamu konutu tahsis edilen personelden, her yıl Milli Emlak Genel Tebliğleriyle belirlenen kira birim bedellerinin %85’i tahsil edilir.

 Geçici personele fazla çalışma ücreti

Madde 17- (1) 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 4/C maddesi ve bu maddeye göre yürürlüğe konulan 29/12/2014 tarihli ve 2014/7131, 22/12/2014 tarihli ve 2014/7092 sayılı ve 29/12/2014 tarihli ve 2014/7140 sayılı Bakanlar Kurulu kararları uyarınca kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan geçici personelden normal çalışma saatleri dışında fiilen çalışanlara, bu çalışmaları karşılığında ayda 50 saati geçmemek üzere yılı merkezi yönetim bütçe kanununda belirlenen fazla çalışma saat ücreti tutarında fazla çalışma ücreti ödenir. Bu maddede öngörülen fazla çalışma ücretinden yararlananlara, başka bir mevzuata göre ayrıca fazla çalışma ücreti ödenmez.

KIT’lerde kıdem ücreti

Madde 18- (1) 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin kıdem ücretini düzenleyen 28 inci maddesinde yer alan “6” ibaresi “60 ayı tamamlama”, “11” ibaresi “120 ayı tamamlama”, “16” ibaresi “180 ayı tamamlama”, “21” ibaresi “240 ayı tamamlama” şeklinde uygulanır.

İtfaiyeci kadrosunun hizmet sınıfı

Madde 19- (1) 190 sayılı Kanun Hükmünde Kararname eki Cetvellerde yardımcı hizmetler (YH) sınıfında yer alan “itfaiyeci” unvanlı kadroların hizmet sınıfı “GİH” olarak uygulanır.

(2) Kamu iktisadi teşebbüsleri ve bağlı ortaklıklarında itfaiyeci ve ARFF memuru unvanlı personelin sosyal güvenlik işlemleri yukarıdaki fıkra hükümlerine göre yürütülür.

Yükseköğretim kurumlan disiplin kurullarında sendika temsilcisinin bulunması

Madde 20– (1) Hakkında disiplin soruşturması yürütülen kamu görevlisinin üyesi olduğu sendikanın temsilcisi, yükseköğretim kurumlan disiplin ve yüksek disiplin kurullarında yer alır.

375 sayılı KHK’ye ekli (II) ve (III) sayılı Cetvellerde yer alan ücret göstergesi

Madde 21– (1) 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye ekli (II) ve (III) sayılı Cetvellerde yer alan ücret göstergeleri “2.280” rakamının eklenmesi suretiyle uygulanır.

Avukatlık vekalet ücreti

Madde 22- (1) 659 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 14 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendinde öngörülen “10.000” gösterge rakamı, “20.000” olarak uygulanır.

Geçici personele aile yardımı ödeneği verilmesi

Madde 23- (1) Ayın veya haftanın bazı günleri ya da günün belirli saatleri gibi kısmi zamanlı çalışanlar ile parça başı ücret vermek suretiyle istihdam edilenler hariç olmak üzere kamu kurum ve kuruluşlarında 657 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin (C) fıkrası hükmüne istinaden yürürlüğe konulan Bakanlar Kurulu kararları kapsamında Yüksek Seçim Kurulu ve Türkiye İstatistik Kurumunda istihdam edilen geçici personel ile 29/12/2014 tarihli ve 2014/7140 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı uyarınca kamu kurum ve kuruluşlarında istihdam edilen geçici personele, anılan Kanunun 203 üncü maddesinin üçüncü fıkrası hükümleri hariç olmak üzere aynı usul ve esaslar çerçevesinde eş için 2.533 gösterge ve her bir çocuk için 297 gösterge üzerinden aile yardımı ödeneği verilir.

Geçici personele ek ödeme

Madde 24- (1) Aym veya haftanın bazı günleri ya da günün belirli saatleri gibi kısmi zamanlı çalışanlar ile parça başı ücret vermek suretiyle istihdam edilenler hariç olmak üzere 657 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin (C) fıkrası hükmüne istinaden yürürlüğe konulan Bakanlar Kurulu kararları kapsamında Yüksek Seçim Kurulu ve Türkiye İstatistik Kurumunda istihdam edilen geçici personel ile 29/12/2014 tarihli ve 2014/7140 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı uyarınca kamu kurum ve kuruluşlarında istihdam edilen geçici personele, 2.400 gösterge rakamının memur aylık katsayısıyla çarpımı sonucu bulunacak tutarda ek ödeme verilir. Bunlara kuramlarınca döner sermaye dahil başka bir kaynaktan ek ödeme ve benzeri adla herhangi bir ödeme yapılmaz.

 Programcı ve çözümleyicilerin zam ve tazminatları

Madde 25- (1) 2006/10344 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Devlet Memurlarına Ödenecek Zam ve Tazminatlara İlişkin Karara ekli (I) sayılı Cetvelin “(B) Teknik Hizmetler Bölümü”nün 4 üncü ve 5 inci sıralarında öğrenim durumları ve hizmet yılları dikkate alınarak öngörülen iş güçlüğü ve temininde güçlük zammı puanları ile (II) sayılı Cetvelin “(E) Teknik Hizmetler” bölümünün 1 inci sırasının (d) bendi ile 2 nci sırasında öğrenim durumları ve dereceler itibarıyla öngörülen tazminat ve ek tazminat oranları, kadroları teknik hizmetler sınıfına dahil programcı ve çözümleyici unvanlı kadrolarda bulunan Devlet memurları için de uygulanır. Bunlara anılan Bakanlar Kurulu Kararının diğer bölümlerinde belirlenmiş olan zam ve tazminatlar ödenmez.

Toplu sözleşme ikramiyesi

Madde 26- (1) 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin ek 4 üncü maddesinde yer alan “kırkbeş Türk Lirası” ibaresi “750 gösterge rakamının memur aylık katsayısıyla çarpımı sonucu bulunacak tutarda” şeklinde uygulanır.

Servis hizmeti

Madde 27– (1) Bakanlıklar, bağlı, ilgili ve ilişkili kuruluşların merkez teşkilatında görev yapan personele mesaiye geliş ve gidişleri için servis hizmeti sağlanır.

Bazı personelin giyecek yardımı

Madde 28– (1) 657 sayılı Kanun veya diğer personel kanunlarına göre giyecek yardımından yararlanan kamu görevlileri hariç olmak üzere, kurumun ilgili mevzuatında personeline ayni olarak verilmesi öngörülen giyim yardımından resmi kıyafetler ile hizmetin gereği olarak iş yerlerinde görev esnasında giyilmesi zorunlu olan giyim eşyaları dışında kalanlar için ayni olarak verilmesi yerine, Memurlara Yapılacak Giyecek Yardımı Yönetmeliğinin 11 inci maddesi uyarınca belirlenen fiyatlar esas alınarak nakdi ödeme de yapılabilir.

KIT’lerde görev yapan müdürlerin özel hizmet tazminatı

Madde 29– (1) 2006/10344 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Devlet Memurlarına Ödenecek Zam ve Tazminatlara İlişkin Karara ekli (II) sayılı Cetvele göre KIT’lerde görev yapan başmüdür, kombina, fabrika, müessese ve işletme müdürlerinin dereceleri itibarıyla yararlanmakta oldukları tazminat oranlarına 20 puan ilave edilir.

Sivil savunma uzmanlarının özel hizmet tazminatı

Madde 30– (1) 2006/10344 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Devlet Memurlarına Ödenecek Zam ve Tazminatlara İlişkin Karara ekli (II) sayılı Cetvele göre sivil savunma uzmanı kadrosunda bulunanların dereceleri itibarıyla yararlanmakta oldukları tazminat oranlarına 5 puan ilave edilir.

KIT’lerde görev yapan bazı personelin ek ödemesi

Madde 31– (1) KIT’lerde 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararname kapsamında görev yapan teknik şef, atölye şefi, teknik amir, teknik uzman, grup başmühendisi, başmühendis, başmimar, mühendis, mimar, şehir plancısı ve veteriner pozisyonlarında bulunan sözleşmeli personelin, 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye ekli (I) sayılı Cetvele göre yararlanmakta oldukları ek ödeme oranına 12 puan ilave edilir.

Şeflerin özel hizmet tazminatı

Madde 32- (1) 2006/10344 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Devlet Memurlarına Ödenecek Zam ve Tazminatlara İlişkin Karara ekli (II) ve (III) sayılı Cetvelde şef kadrolarında bulunanların dereceleri itibarıyla yararlanmakta oldukları tazminat oranlarına 10 puan ilave edilir.

Koruma ve güvenlik görevlilerinin ek ödeme oranı

Madde 33– (1) Koruma ve güvenlik görevlisi kadro ve pozisyonlarında bulunan personelin, 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye ekli (I) sayılı Cetvele göre yararlanmakta oldukları ek ödeme oranına 5 puan ilave edilir.

Sözleşmeli personel olarak istihdam edilen teknik personele ilave ücret

Madde 34- (1) KİT’lerde 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararname kapsamında sözleşmeli personel olarak istihdam edilen ve 2006/10344 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Devlet Memurlarına Ödenecek Zam ve Tazminatlara İlişkin Karara ekli (II) sayılı Cetvelin “E- Teknik Hizmetler” bölümünün 6 ncı sırasında ek özel hizmet tazminatı ödenmesi öngörülen yerlerde fiilen çalışanlardan;

a) Grup başmühendisi, başmühendis, başmimar, mühendis, mimar, şehir plancısı, jeolog, hidrolog, hidrojeolog, fizikçi, jeofizikçi, kimyager, teknik amir, teknik şef, atölye şefi, teknik uzman ve jeomorfolog pozisyonlarında bulunanlara 25 TL,

b) Başeksper, eksper, topograf ve tekniker pozisyonlarında bulunanlara 15 TL,

e) Başteknisyen, teknisyen, teknik ressam ve sürveyan pozisyonlarında bulunanlara 10TL,

tutarında çalıştıkları her gün için ilave ücret ödenir. İlave ücretin kimlere ödeneceği, iş programları ve çalışma mahallerinin özellikleri dikkate alınarak, üçer aylık dönemler itibarıyla ilgili birim amirlerince belirlenir. Ödemeler görevin filen yerine getirilmesinden sonra üçer aylık dönem sonlarında yapılır. Üçer aylık dönemler itibarıyla ödenecek toplam ilave ücret tutarı, (a) bendinde belirtilenler için 500 TL’yi, (b) bendinde belirtilenler için 300 TL’yi ve (e) bendinde belirtilenler için ise 200 TL’yi geçemez.

Cuma namazı izni

Madde 35– (1) Kamu görevlilerine cuma namazı saatlerinde izin verilmesine ilişkin 2016/1 sayılı Başbakanlık Genelgesinin uygulanmasına devam edilir.

 Hac izni

Madde 36- (1) Diyanet İşleri Başkanlığınca yapılan hac kurası sonucu hacca gitmeye hak kazandığı halde kullanabileceği yasal izni kalmayan kamu görevlileri hac süresince ücretsiz izinli sayılırlar.

İtfaiye personeli

Madde 37– (1) 31/8/1956 tarihli ve 6831 sayılı Kanunun 71 inci maddesi hükmü, yangın söndürme çalışmalarına bilfiil katılmış olan ve bu çalışmalar sırasında ölen, malül olan veya engelli hale gelen itfaiye personeli hakkında da aynı usul ve esaslar dahilinde uygulanır.

Hizmet tahsisli konutlar

Madde 38– (1) Hizmet tahsisli konutlardan yararlanma süreleri, yararlanılan konutun yeri ve nitelikleri dikkate alınarak idarelerince sıra tahsisli konutların tahsisine esas puanlamada dikkate alınmayabilir.

Aile yardımı ödeneğinden geriye dönük yararlanma

Madde 39- (1) Aile yardımından yararlanılabilecek eş ve çocuk durumunda meydana gelen değişiklikleri daha sonraki tarihlerde bildiren personele, ilgili mevzuatı uyarınca aile yardımı ödeneği verilmesi koşullarının mevcut olması ve 15.1.2018 tarihinden öncesine taşmaması kaydıyla, anılan bildirime dayanılarak aile yardımı ödeneğinden yararlanabileceği tarihten önceki üç aya kadar olan dönem için de aile yardımı ödenekleri verilir.

Fazla çalışma ücreti ödemeleri

Madde 40- (1) Bu Toplu Sözleşmenin geneline ve hizmet kollarına ilişkin bölümlerinde yer alan hükümler uyarınca fazla çalışma ücreti ödenenlere, diğer mevzuatta öngörülen fazla çalışma ücreti ödenmesine ilişkin hükümler uygulanmaz.

Kreş hizmeti

Madde 41– (1) Kamu kurum ve kuruluşları, imkanları çerçevesinde personeline kreş hizmeti sunma, kalitesini ve kapasitesini artırma konusunda ihtimam gösterir.

Tabiplere ek ödeme

Madde 42– (1) 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin ek 9 uncu maddesinin üçüncü fıkrasında ayrıca ek ödeme yapılmayacağı belirtilenler hariç olmak kaydıyla, Sağlık Hizmetleri ve Yardımcı Sağlık Hizmetleri Sınıfına dahil tabip ve diş tabibi kadrolarında bulunanların, aynı Kanun Hükmünde Kararnameye ekli (I) sayılı Cetvele göre yararlanmakta oldukları ek ödeme oranına 12 puan ilave edilir.

Engelli çocuk aile yardımı

Madde 43- (1) İlgili mevzuat ve bu Toplu Sözleşme hükümleri uyarınca çocuklar için verilmekte olan aile yardımı ödeneği, Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre en az %40 engelli olan çocuklar için %50 artırımlı olarak ödenir.

Memuriyet mahalli

Madde 44- (1) Maliye Bakanlığınca memuriyet mahalli konusunda yeni bir tebliğ yayımlanıncaya kadar 6245 sayılı Harcırah Kanunu uygulamasında aşağıda belirtilen yerler memuriyet mahalli olarak kabul edilir:

“1) Kurumlarınca sağlanan taşıt araçları ile gidilip gelinebilen yerler.

2) Büyükşehir belediyelerinin olduğu illerde, il mülki sınırları içinde kalmak kaydıyla, memur ve hizmetlinin asıl görevli olduğu veya ikametgahının bulunduğu yerleşim birimlerinin bağlı olduğu ilçe belediye sınırları içinde kalan ve aynı zamanda yerleşim özellikleri bakımından bütünlük arz eden yerler ile söz konusu ilçe belediye sınırları dışında kalmakla birlikte yerleşim özellikleri bakımından bu yerlerin devamı niteliğindeki mahaller.

3) Büyükşehir belediyelerinin olmadığı illerde, memur ve hizmetlinin asıl görevli olduğu veya ikametgahının bulunduğu şehir ve kasabaların belediye sınırları içinde bulunan mahaller ile bu mahallerin dışında kalmakla birlikte yerleşim özellikleri bakımından bu şehir ve kasabaların devamı niteliğinde bulunup belediye hizmetlerinin götürüldüğü yerler.”

Avukatlara yol tazminatı verilmesi

Madde 45 – (1) 8/5/1991 tarihli ve 3717 sayılı Adli Personel ile Devlet Davalarını Takip Edenlere Yol Gideri ve Tazminat Verilmesi ile 492 Sayılı Harçlar Kanununun Bir Maddesinin Yürürlükten Kaldırılması Hakkında Kanununun 2 nci maddesinde öngörülen görevleri ifa etmeleri kaydıyla;

a) 657 sayılı Kanuna tabi olarak, Avukat, Müşavir Avukat unvanlı kadrolarda bulunanlar ile Hukuk Müşaviri veya 1. Hukuk Müşaviri unvanlı kadrolarda bulunanlardan avukatlık ruhsatına sahip olup kurumlarını yargı mercilerinde temsil yetkisine haiz olanlara,

b) 657 sayılı Kanunun 4 ncü maddesinin (B) fıkrası çerçevesinde Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulmuş olan “Sözleşmeli Personel Çalıştırılmasına İlişkin Esaslara göre vize edilmiş Avukat unvanlı pozisyonlarda tam zamanlı sözleşmeli personel olarak çalışanlara,

c) Mahalli idarelerde ilgili mevzuatına göre avukat ve hukuk müşaviri kadro unvanına ilişkin görevlerde sözleşmeli personel olarak görev yapanlara,anılan maddede hazine avukatları için öngörülen yol tazminatı; aynı miktar, usul ve esaslar dahilinde ödenir.

Misafirhanelerden yararlanma

Madde 46 – (1) Tedavi maksadıyla memuriyet mahalli dışına giden memur ve eşi ile bakmakla yükümlü olduğu ana, baba ve çocukları misafirhanelerden imkanlar nispetinde yararlandırılırlar.

(2) Memurların bakmakla yükümlü olduğu çocuklarından yükseköğrenim görmekteyken sınav veya en fazla bir ay sürecek zorunlu staj sebebiyle memuriyet mahalli dışına gidenler, sınava gireceklerini veya öğrenim stajının zorunlu olduğunu belgelendirmek kaydıyla kamu kuramlarınca işletilen misafirhanelerden imkanlar dahilinde kurum personeli tarifesi üzerinde faydalandırılırlar.

Sözleşmeli personel ücretlerinde esas alınan hizmet süresi

Madde 47- (1) 6/6/1978 tarihli ve 7/15754 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla yürürlüğe konulan Sözleşmeli Personel Çalıştırılmasına İlişkin Esasların 3 üncü maddesinin birinci fıkrasında yer alan “kurumunda aynı pozisyon unvanında geçen hizmet süresi” ibaresi “kamu kurum ve kuruluşlarında aynı kadro veya pozisyon unvanında geçen hizmet süresi” şeklinde uygulanır.

Biyologlara ek özel hizmet tazminatı

Madde 48- (1) 2006/10344 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Devlet Memurlarına Ödenecek Zam ve Tazminatlara İlişkin Karara ekli (II) sayılı Cetvelin “(E) Teknik Hizmetler” bölümünün 6 ncı sırasında kimyagerler için öngörülen ek özel hizmet tazminatından, biyolog kadrolarında bulunanlardan anılan sırada yer alan personelle birlikte açık çalışma mahallerindeki çevresel etki değerlendirmesi çalışmalarına katılanlara da aynı esas ve usuller çerçevesinde yararlandırılır.

 Helal gıda

Madde 49– (1) Helal gıda sertifikalı ürünlere ilişkin alt yapının kurulmasıyla eşgüdümlü olarak kamu kurum ve kuruluşlarınca yemek hizmeti sunulmasında bu ürünlerin kullanımına ihtimam gösterilir.

Engelli kamu görevlilerine yönelik düzenlemeler

Madde 50- (1) Kamu kurum ve kuruluşlarında çalışmakta olan engelli kamu görevlilerine yönelik olmak üzere;

a) Yürütmekte oldukları görevlerine intibaklarını ve mesleki verimliliklerini arttırmak üzere mesleki uyum eğitimleri düzenlenmesi,

b) Engelliliklerinden kaynaklanan dezavantajlı durumların asgariye indirilmesi amacıyla fiziki çalışma koşullarının iyileştirilmesi,

c) Memuriyet mahalli dışında eğitim, kurs, seminer ve benzeri çalışmalar için görevlendirilmesi ve gerekli olması halinde kurumca refakatçi görevlendirilmesi,

ç) Kamu konutlarından yararlanmada pozitif ayrımcılık sağlanması, amacına dönük olarak gerekli tedbirlerin alınması hususunda ihtimam gösterilir.

Yazıldı Güncel Mevzuat

Danıştay Kararları

Eyl06
2017
Yorum Yazın Tarafından Yazıldı admin

Danıştay Altıncı Dairesi, 06.12.2016 gün ve E:2015/6995; K: 2016/4782 ;“Davacılara ait taşınmazın uzun yıllardır kamulaştırılmayarak, mülkiyet hakkının kısıtlanması nedeniyle uğranıldığı ileri sürülen maddi zararın faiziyle birlikte tazminine karar verilmesi istemiyle açılan davada; 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununa 07.09.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6745 sayılı Kanunun 33. maddesi ile eklenen Ek 1. maddesinde, uygulama imar planlarında umumi hizmetlere ve resmî kurumlara ayrılmak suretiyle mülkiyet hakkının özüne dokunacak şekilde tasarrufu hukuken kısıtlanan taşınmazlar hakkında, uygulama imar planlarının yürürlüğe girmesinden itibaren beş yıllık süre içerisinde imar programları veya imar uygulamaları yapılması ve bütçe imkânları dâhilinde bu taşınmazların ilgili idarelerce kamulaştırılması veya imar planı değişikliği yapıIması/yaptırılması zorunluluğu getirildiğinden ve anılan Kanunun 34. maddesi ile eklenen Geçici 11. maddesinde, Ek 1. madde kapsamında kalan ve bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce tasarruf hakkı kısıtlanan taşınmazlar hakkında 5 yıllık sürenin bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren başlayacağı, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten Önce açılan ancak henüz karara bağlanmayan veya kararı kesinleşmeyen davalara da bu madde hükümlerinin uygulanacağı düzenlendiğinden, uyuşmazlığın yeni Yasal düzenleme kapsamında çözümlenmesi gerekir.”

Danıştay Altıncı Dairesi, 26.05.2015 tarih ve E:2013/3623; K:2015/3467 ;“Dava konusu parselin mevcut imar planı sınırları içerisinde yer almadığı dikkate alındığında yapılaşmaya elverişli olmayan bir alan için mülkiyet hakkının sınırlandığı iddiasının yerinde olmadığı, tarım arazisi vasfı olan bu alanda mevcut duruma göre zirai faaliyetlerin yapılabilmesi bakımından herhangi bir kısıtlılığın bulunmadığı, davacının uyuşmazlık konusu taşınmazdan yararlanmasının tamamen ortadan kaldırılmadığı dolayısıyla mülkiyet hakkının ihlal edildiğinden söz edilemeyeceğinden kısa mesafeli koruma alanında kalan taşınmazın kamulaştırılması istemiyle yapılan başvurunun zımnen reddine ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmamaktadır.”

Danıştay Sekizinci Dairesi, 25.06.2014 gün ve E:2010/9072, K:2014/5707;25.07.2010 gün ve 27652 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan İşyeri Açma ve Çalışma Ruhsatlarına İlişkin Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin 1. maddesi ile İşyeri Açma ve Çalışma Ruhsatlarına İlişkin Yönetmeliğin 5. maddesinin birinci fıkrasının (m) bendine eklenen “1-Büyükşehir belediyesi ile nüfusa 100.000’i geçen belediye sınırları içinde açılacak ekmek fırınlarının bu amaca tahsisli ayrık nizamda müstakil binalarda açılmış olması (Ancak, alışveriş merkezleri içinde bulunan 1000 m² ve üstü alana sahip hipermarket, süpermarket, grosmarket ve megamarket gibi adlarla açılan işyerleri bünyesinde yer alan fırınlarda ayrık nizamda müstakil bina şartı aranmaz.)” şeklindeki hüküm ile Kocasinan Belediyesi Sağlık İşleri Müdürlüğü’nün 21.10.2010 gün ve 1084 sayılı işyeri açma ve çalışma ruhsatı talebinin reddine ilişkin işlemi ile Kayseri Valiliği İl Tarım Müdürlüğü’nün 25.10.2010 olur tarihli 8249 sayılı üretim ile ilgili faaliyetin durdurulmasına yönelik işleminin iptali istemiyle açılan davada; verilen istemin kısmen kabulüne kısmen reddine karar verilmiştir.” 

Yazıldı Yargı Kararları

Tebliğ ve Yönetmelik Değişikliği

Ağu18
2017
Yorum Yazın Tarafından Yazıldı admin

18 Ağustos 2017 gün ve 30158 sayılı Resmi Gazetede ;

“1-EMLAK VERGİSİ KANUNU GENEL TEBLİĞİ   (SERİ NO: 71)

29/07/1970 tarihli ve 1319 sayılı Emlak Vergisi Kanununun 29. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde, binalar için vergi değerinin, Maliye ve Bayındırlık ve İskân Bakanlıklarınca müştereken tespit ve ilan edilecek bina metrekare normal inşaat maliyetleri ile aynı maddenin (a) bendinde belirtilen esaslara göre bulunacak arsa veya arsa payı değeri esas alınarak 31 inci madde uyarınca hazırlanmış bulunan 29/2/1972 tarihli ve 7/3995 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Emlak Vergisine Matrah Olacak Vergi Değerlerinin Takdirine İlişkin Tüzük hükümlerinden yararlanmak suretiyle hesaplanan bedel olduğu hükme bağlanmıştır. Öte yandan, 29/6/2011 tarihli ve 644 sayılı Çevre ve Şehircilik Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 37 nci maddesinin birinci fıkrasında, Bayındırlık ve İskân Bakanlığına yapılan atıfların Çevre ve Şehircilik Bakanlığına yapılmış sayılacağı hüküm altına alınmıştır. Bu itibarla, emlak vergisine esas olmak üzere 2018 yılında uygulanacak bina metrekare normal inşaat maliyet bedelleri, Maliye Bakanlığı ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca bu Tebliğ ekinde yer alan cetvelde belirtilen tutarlarda tespit edilmiştir. Tebliğ olunur.

(EKİ vardır)

2-YILLIK ÜCRETLİ İZİN YÖNETMELİĞİNDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR YÖNETMELİK

MADDE 1 – 3/3/2004 tarihli ve 25391 sayılı Resmî Gazetede yayımlanan Yıllık Ücretli İzin Yönetmeliğinin 6.maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan “en çok üçe bölünebilir.” ibaresi “bölümler halinde kullanılabilir.” olarak değiştirilmiş ve aynı maddeye aşağıdaki fıkra eklenmiştir.

“Alt işveren işçilerinden, alt işvereni değiştiği hâlde aynı işyerinde çalışmaya devam edenlerin yıllık ücretli izin süresi, aynı işyerinde çalıştıkları süreler dikkate alınarak hesaplanır. Asıl işveren, alt işveren tarafından çalıştırılan işçilerin hak kazandıkları yıllık ücretli izin sürelerinin kullanılıp kullanılmadığını kontrol etmek ve ilgili yıl içinde kullanılmasını sağlamakla, alt işveren ise tutmak zorunda olduğu izin kayıt belgesinin bir örneğini asıl işverene vermekle yükümlüdür.”

MADDE 2 – Aynı Yönetmeliğin 9 uncu maddesinin üçüncü fıkrasına aşağıdaki cümle eklenmiştir.

“Yer altı işlerinde çalışan işçilerin yıllık ücretli izin süreleri dörder gün arttırılarak uygulanır.”

MADDE 3 – Bu Yönetmelik yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

MADDE 4 – Bu Yönetmelik hükümlerini Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı yürütür.” Yayınlandı.

 

Yazıldı Güncel Mevzuat
Onceki Sayfa ← Sonraki Sayfa →

Son Yazılar

  • Sayıştay Daire Kararları
  • İşyeri Açma ve Çalışma Ruhsatlarına Dair Yönetmelik Değişikliği
  • İmar Kanunu Değişiklik Taslağı (TBMM Komisyonlarında Görüşülen..)
  • 2020 Yiyecek Yardımı Tebliği
  • Tahsilat Genel Tebliği

Son yorumlar

Görüntülenecek bir yorum yok.

Arşivler

  • Şubat 2020
  • Aralık 2019
  • Kasım 2019
  • Eylül 2019
  • Temmuz 2019
  • Haziran 2019
  • Mayıs 2019
  • Nisan 2019
  • Mart 2019
  • Ocak 2019
  • Aralık 2018
  • Kasım 2018
  • Ekim 2018
  • Eylül 2018
  • Ağustos 2018
  • Temmuz 2018
  • Haziran 2018
  • Mayıs 2018
  • Nisan 2018
  • Mart 2018
  • Şubat 2018
  • Ocak 2018
  • Aralık 2017
  • Kasım 2017
  • Ekim 2017
  • Eylül 2017
  • Ağustos 2017
  • Temmuz 2017
  • Haziran 2017
  • Mayıs 2017
  • Nisan 2017
  • Mart 2017
  • Şubat 2017
  • Ocak 2017
  • Aralık 2016
  • Kasım 2016
  • Ekim 2016
  • Ağustos 2016
  • Temmuz 2016
  • Haziran 2016
  • Mayıs 2016
  • Nisan 2016
  • Mart 2016
  • Şubat 2016
  • Ocak 2016
  • Aralık 2015
  • Kasım 2015
  • Ekim 2015
  • Eylül 2015
  • Ağustos 2015
  • Temmuz 2015
  • Haziran 2015
  • Mayıs 2015
  • Nisan 2015
  • Mart 2015
  • Şubat 2015
  • Ocak 2015
  • Aralık 2014
  • Kasım 2014
  • Ekim 2014
  • Eylül 2014
  • Ağustos 2014
  • Temmuz 2014
  • Haziran 2014
  • Mayıs 2014
  • Nisan 2014
  • Mart 2014
  • Şubat 2014
  • Ocak 2014
  • Aralık 2013
  • Kasım 2013
  • Ekim 2013
  • Eylül 2013
  • Ağustos 2013
  • Temmuz 2013
  • Haziran 2013
  • Mayıs 2013
  • Nisan 2013
  • Mart 2013
  • Şubat 2013
  • Ocak 2013
  • Aralık 2012
  • Kasım 2012
  • Ekim 2012
  • Eylül 2012
  • Ağustos 2012
  • Temmuz 2012
  • Haziran 2012
  • Mayıs 2012
  • Nisan 2012
  • Mart 2012

Kategoriler

  • Duyurular
  • Güncel Mevzuat
  • Kategori Dışı
  • Makale ve Görüşler
  • Pratik Bilgiler
  • Seminerler
  • Soru / Cevap
  • Sunumlar
  • Yargı Kararları
  • Yayınlarımız