• ANASAYFA
  • HAKKIMIZDA
  • HİZMETLERİMİZ
  • SEMİNERLER
  • Mevzuat Takip Programı
  • YAYINLARIMIZ
  • Soru / Cevap
  • İLETİŞİM
Follow

Hizmet Alımı Suretiyle Taşıt Edinilmesine İlişkin Karar

Eki02
2014
Yorum Yazın Tarafından Yazıldı admin

 

Kararı okumak için linke tıklayınız… Hizmet Alımı Kararı

Yazıldı Güncel Mevzuat

KARAR

Eyl29
2014
Yorum Yazın Tarafından Yazıldı admin

                     

 Danıştay 12.Dairesi,Esas No: 2014/3085  Karar No: 2014/4911,Tarih:12.06.2014

 ÖZÜ: Disiplin amirlerinin,  disiplin soruşturmasını bizzat yapmaları mümkün ise de; Disiplin Kurulları ve Disiplin Amirleri Hakkında Yönetmeliğin 6. ve 19. maddeleri göz önüne alındığında; kamu görevlisinin suç oluşturduğu iddia edilen fiili ile ilgili olarak İdarece açılan bir disiplin soruşturmasını yapmakla görevlendirilen soruşturmacının daha sonra disiplin amiri sıfatıyla ceza vermesi objektiflik ve tarafsızlık ilkesine uygun düşmemektedir.

Dava, Kayseri Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda İnfaz ve Koruma memuru olarak görev yapan davacının, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 125-B/a bendi uyarınca uyarma cezası ile cezalandırılmasına ilişkin 27/03/2012 tarihli ve 2012/14 sayılı işlemin iptali istemiyle açılmıştır. Kayseri 1. İdare Mahkemesi’nin 29/01/2013 tarihli ve E:2012/797, K:2013/58 sayılı kararıyla, soruşturmayı yapan ile cezayı veren kişilerin ayrı kişiler olması gerekir iken Cezaevi 2. Müdürü tarafından hem olayın soruşturulması hem de davacıya ceza verilmesi yönünde tesis edilen dava konusu işlemde, nesnel, eşit ve güvenirlilik ilkelerine uygun verilmesinin koşullarını oluşturan “şekil” kurallarına uyarlık görülmediği gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı idare tarafından itiraz edilmesi üzerine, Kayseri Bölge İdare Mahkemesinin 03/10/2013 tarihli ve E:2013/943; K:2013/977 sayılı kararıyla; Kayseri 1. İdare Mahkemesinin 29/01/2013 tarihli ve E:2012/797, K:2013/58 sayılı kararının bozulmasına ve dosyanın esastan incelenmesi sonucunda; disiplin soruşturmasına konu olayın soruşturma raporu ve 09/03/2012 tarihli tutanakla sabit olması karşısında, dava konusu disiplin cezasında hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Bu karar karşı davacı tarafından kararın düzeltilmesi isteminde bulunulmaması üzerine karar kesinleşmiştir. Danıştay Başsavcılığı, “davacının işlediği iddia edilen fiili soruşturmakla görevlendirilen ve davacının disiplin amiri olan Kayseri Kapalı Ceza İnfaz Kurumu 2. Müdürünün getirdiği teklif doğrultusunda cezayı yine kendisinin vermesinde, objektiflik ve tarafsızlık ilkelerine uygun değerlendirme yapıldığından söz edilemeyeceği açık olmakla, verilen cezada hukuka uygunluk görülmediği, dolayısıyla davanın reddi yolunda verilen Kayseri Bölge İdare Mahkemesinin 03/10/2013 tarihli ve E:2013/943; K:2013/977 sayılı kararının yürürlükteki hukuka aykırı sonuç ifade ettiğinden 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 51.maddesi uyarınca kanun yararına bozulmasını istemektedir.2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 51 .maddesinde, bölge idare mahkemesi kararları ile idare ve vergi mahkemelerince ve Danıştay’ca ilk derece mahkemesi olarak verilip temyiz incelemesinden geçmeden kesinleşmiş bulunan kararlardan niteliği bakımından yürürlükteki hukuka aykırı bir sonucu ifade edenlerin, ilgili bakanlıkların göstereceği lüzum üzerine veya kendiliğinden Başsavcı tarafından kanun yararına temyiz olunabileceği, temyiz isteği yerinde görüldüğü takdirde kararın, kanun yararına bozulacağı, bozma kararının, daha önce kesinleşmiş olan mahkeme veya Danıştay kararının hukuki sonuçlarını kaldırmayacağı ve bozma kararının bir örneğinin ilgili bakanlığa gönderilip, Resmi Gazetede yayımlanacağı kuralına yer verilmiştir.

657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 125. maddesinin B bendinin (a) alt bendinde “Verilen emir ve görevlerin tam ve zamanında yapılmasında, görev mahallinde kurumlarca belirlenen usul ve esasların yerine getirilmesinde, görevle ilgili resmi belge araç ve gereçlerin korunması, kullanılması ve bakımında kusurlu davranmak” kınama cezasını gerektiren fiil ve haller arasında sayılmıştır.24/10/1982 tarihli ve 17848 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Disiplin Kurulları ve Disiplin Amirleri Hakkında Yönetmeliğin 6. maddesinde; “Disiplin kurulu başkan ve üyelerinin disiplin cezası verilmesini teklif ettikleri veya disiplin soruşturmasını yaptıkları memurlara ait işlerle ilgili kurul toplantılarına katılamayacakları” öngörülmüş, 18. maddesinde; “Disiplin amirlerinin, kamu hizmetlerinin gereği gibi yürütülmesini sağlamak amacı ile Kanunların, tüzüklerin ve yönetmeliklerin Devlet memuru olarak emrettiği görevleri yurt içinde veya dışında yerine getirmeyenlere, uyulmasını zorunlu kıldığı hususları yapmayanlara, yasakladığı işleri yapanlara durumun niteliğine ve ağırlık derecesine göre, 657 sayılı Kanun’da yazılı disiplin cezalarından yetkisi dahilinde bulunanları vermeye yetkili olduğu” belirtilmiş, 19. maddesinde ise “Disiplin amirlerinin disiplin işlerinde kendilerine 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu ve özel kanunlarla verilen yetkileri kamu hizmetlerinin gereği gibi yürütülmesini sağlamak amacıyla; memurlara kanun, tüzük ve yönetmeliklerle tanınan hakları gözönünde tutan, hakkaniyet ve eşitliği esas alan bir tutum ve davranış için de kullanmakla yükümlü oldukları” hükmüne yer verilmiştir.

Öte yandan, 30/05/1999 tarihli ve 23710 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren, Adalet Bakanlığı Disiplin Kurulları ve Disiplin Amirleri Yönetmeliği’nin 21.maddesinde, “memurun disipline aykırı davranışının öğrenilmesi üzerine, disiplin amiri veya görevlendirileceği bir muhakkik tarafından derhal soruşturmasına başlanır. Muhakkik olarak tayin edilecek kişinin, hakkında soruşturma yapılan memura eşit veya daha üst bir görevde bulunmasının zorunludur” hükmüne yer verilmiştir.Dava dosyasının incelenmesinden 08/03/2012 tarihinde saat 15:00’te bayanlar koğuşunda bulunan tutuklu S.G.nin doğum sancısının gelmesi üzerine hastaneye sevk edildiği, vardiyada o gün itibarıyla görevli olan tek beyan memurun da refakatçi olarak hastaneye gittiği, vardiya görevini yapacak memur kalmaması nedeniyle davacının da aralarında bulunduğu bazı memurların göreve çağrıldığı halde gelmemesi üzerine soruşturma başlatıldığı, davacının disiplin amiri olan cezaevi 2. müdürünün disiplin soruşturmasını bizzat yürüttüğü, tanıkların ifadelerine başvurarak ifade tutanaklarını düzenlediği, davacının savunmasını aldığı soruşturma raporu niteliğindeki 27/03/2012 tarihli ve 2014/14 sayılı işlemle de davacıya bizzat disiplin cezası verdiği anlaşılmaktadır. Disiplin cezaları, kamu hizmetinin gereği gibi yürütülebilmesi bakımından kamu görevlilerinin mevzuat uyarınca yerine getirmek zorunda oldukları ödev ve sorumlulukları ifa etmemeleri veya mevzuatta yasaklanan fiillerde bulunmaları durumunda uygulanan yaptırımlar olup, memurların özlük hakları üzerinde doğrudan ve önemli sonuçlar doğurmaları sebebiyle sübjektif ve bireysel etkileri bulunduğu gibi kamu görevinin gereği gibi sürdürülmesi ve kamu düzeninin sağlanması bakımından objektif ve kamusal öneme sahiptirler.Bu bakımdan disiplin soruşturmalarının yapılmasında izlenecek yöntem, ceza verilecek fiiller ve ceza vermeye yetkili makam ve kurullar pozitif olarak mevzuatla belirlenmekte, doktrin ve yargısal içtihatlarla da konu ile ilgili disiplin hukuku ilkeleri oluşturulmaktadır. Yukarıda yer verilen mevzuat hükümleri birlikte değerlendirildiğinde; Adalet Bakanlığı teşkilatındaki disiplin amirlerinin, Adalet Bakanlığı Disiplin Kurulları ve Disiplin Amirleri Yönetmeliği’nin 21/1. maddesi uyarınca disiplin soruşturmasını bizzat yapmaları mümkün ise de; Disiplin Kurulları ve Disiplin Amirleri Hakkında Yönetmeliğin 6. ve 19. maddeleri göz önüne alındığında; kamu görevlisinin suç oluşturduğu iddia edilen fiili ile ilgili olarak İdarece açılan bir disiplin soruşturmasını yapmakla görevlendirilen soruşturmacının daha sonra disiplin amiri sıfatıyla ceza vermesi objektiflik ve tarafsızlık ilkesine uygun düşmemektedir.

Olayda, davacının disiplin amiri olan cezaevi 2. müdürünün disiplin soruşturmasını bizzat yürüttüğü, tanıkların ifadelerine başvurarak ifade tutanaklarını düzenlediği, davacının savunmasını alarak, isnat olunan eylemin hukuki nitelendirmesini yaptıktan sonra yine dava konusu yapılan disiplin cezasını kendisinin verdiği dikkate alındığında, objektiflik ve tarafsızlık ilkesine aykırı olarak tesis edilen cezada hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Açıklanan nedenlerle, Danıştay Başsavcılığımın kanun yararına temyiz isteminin kabulü ile Kayseri Bölge İdare Mahkemesinin 03/10/2013 tarihli ve E:2013/943; K:2013/977 sayılı kararının 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 51. maddesi uyarınca hükmün hukuki sonuçlarına etkili olmamak üzere kanun yararına bozulmasına, kararın birer örneğinin ilgili Adalet Bakanlığı ve davacı ile Danıştay Başsavcılığına gönderilmesine ve kararın Resmi Gazetede yayımlanmasına, 12/06/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Yazıldı Yargı Kararları

BELEDİYELERİN DİKKATİNE !

Eyl29
2014
Yorum Yazın Tarafından Yazıldı admin

 

27 Eylül 2014 Tarihli ve 29132 Sayılı Resmî Gazetede Bazı Alacakların 6552 Sayılı Kanun Kapsamında Yeniden Yapılandırılmasına Dair Genel Tebliğ (Seri No: 1) YAYINLANMIŞTIR.

Yazıldı Duyurular, Güncel Mevzuat

Çeşitli Konularda Hukuki Görüşler

Eyl24
2014
Yorum Yazın Tarafından Yazıldı admin

 

İçindekileri görmek için linke tıklayınız… İçindekiler

Hukuki Görüşü okumak için linke tıklayınız… Hukuki Görüş Kitabı

Yazıldı Makale ve Görüşler

Telsiz Sistem Kurma İzni ve Frekans Tahsisi hk.

Eyl24
2014
Yorum Yazın Tarafından Yazıldı admin

T.C.

İÇİŞLERİ BAKANLIĞI

Mahalli idareler Genel Müdürlüğü

08.07.2014

Sayı: 71188846-010.07.02-14304

Konu: Telsiz Sistem Kurma İzni ve Frekans Tahsisi hk.

Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumunun (Spektrum Yönetim Dairesi Başkanlığı) telsiz sistem kurma izni ve frekans tahsisi konulu 13/06/2014 tarih ve 32423510- 251.05.02.01/27272 sayılı yazısı ilişikte gönderilmiştir.

Konunun iliniz dâhilindeki mahalli idarelere duyurulması hususunda;

Bilgi ve gereğini arz ve rica ederim.

 

Ömer DOĞANAY

Bakan a.

Genel Müdür

                                                                              T.C.

BİLGİ TEKNOLOJİLERİ VE İLETİŞİM KURUMU

(Spektrum Yönetim Dairesi Başkanlığı)

 

13.06.2014

 Sayı: 32423510- 251.05.02.01/27272

Bilindiği üzere, 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu (EHK)’nun “Elektronik haberleşme hizmetlerinin yetkilendirilmesi” başlıklı 8’inci maddesinin ikinci fıkrasında “(2) ihtiyaç duyulan elektronik haberleşme hizmeti ve/veya şebekesi veya altyapısının öncelikle Kurumca yetkilendirilmiş işletmecilerden karşılanması esastır. Ancak;

a) Bir gerçek veya tüzel kişinin, kendi kullanımındaki taşınmazların dahilinde ve her bir taşınmazın sınırları dışına taşmayan, münhasıran şahsi veya kurumsal ihtiyaçları için kullanılan ve üçüncü şahıslara herhangi bir elektronik haberleşme hizmeti verilmesinde kullanılmayan, sağlanmasında herhangi bir ticari amaç güdülmeyen ve kamu kullanımına açık olarak sunulmayan,

Kamu kurum ve kuruluşlarının münhasıran verdikleri hizmetler ile ilgili olarak özel kanunları uyarınca kurdukları,

elektronik haberleşme hizmeti ve/veya şebekesi veya altyapısı yetkilendirmeye tabi değildir.”

hükmü ve “Telsiz ruhsatlarının yenilenmesi” başlıklı Geçici 3’üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrasında

“(1) Özel kanunlarının verdiği yetkiye göre telsiz cihaz ve sistemleri kullanan kamu kurum ve kuruluşları hariç, bu Kanunun yürürlüğe girmesinden önce, telsiz cihaz ve sistemleri kullanan diğer kamu kurum ve kuruluşları ile gerçek ve tüzel kişiler bu Kanunun 37 nci maddesinde belirtilen, yönetmeliğin yayımı tarihinden itibaren altı ay içinde gerekli belgelerle birlikte Kuruma başvurarak durumlarını bu Kanun hükümlerine uygun hale getirirler.

(2) Kurum, söz konusu kamu kurum ve kuruluşları ile gerçek ve tüzel kişilerin durumlarını inceleyerek uygun olanların telsiz ruhsatnamelerini yeniler. Uygun olmayanların ve süresi içinde başvuru yapmayanların telsiz ruhsatnamelerini iptal eder.” hükmü ve “Telsiz kurma ve kullanma izni, telsiz ruhsatnamesi ve kullanıma ilişkin esaslar” başlıklı 37’nci maddesinin ikinci fıkrasında; “(2) Telsiz kurma ve kullanma izni ve telsiz ruhsatnamesi verilmesi, izin ve telsiz ruhsatnamesinin süresi, yenilenmesi, değişikliği ve iptali ile ilgili usul ve esaslar ile bu çerçevede öngörülen telsiz cihaz veya sistemlerinin kurulması, kullanılması, nakli, işletme tipinin değiştirilmesi, devri ve hizmet dışı bırakılmasında kullanıcıların tabi olacağı hususlar Kurum tarafından çıkarılacak yönetmelikle belirlenir. Yetkilendirmeye tabi bulunmayan telsiz kurma ve kullanma izinleri en fazla beş yıl için verilir?” hükmü bulunmaktadır.

Diğer yandan, ilgi (a) Yönetmeliğin “Yetkilendirmeye tabi olmayan elektronik haberleşme hizmet, şebeke ve altyapıları” başlıklı 6’ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrasında, “(1) ihtiyaç duyulan elektronik haberleşme hizmeti ve/veya şebekesi veya altyapısının öncelikle Kurumca yetkilendirilmiş işletmecilerden karşılanması esastır. Ancak,

a) Bir gerçek veya tüzel kişinin, kendi kullanımındaki taşınmazların dahilinde ve her bir taşınmazın sınırları dışına taşmayan, münhasıran şahsi veya kurumsal ihtiyaçları için kullanılan ve üçüncü şahıslara herhangi bir elektronik haberleşme hizmeti verilmesinde kullanılmayan, sağlanmasında herhangi bir ticari amaç güdülmeyen ve kamu kullanımına açık olarak sunulmayan,

b) Kamu kurum ve kuruluşlarının münhasıran verdikleri hizmetler ile ilgili olarak özel kanunları uyarınca kurdukları,

elektronik haberleşme hizmeti ve/veya şebekesi veya altyapısı yetkilendirmeye tabi değildir.

(2) Birinci fıkranın (a) ve (b) bentlerinde yer alan şartları taşımayan kamu kurum ve kuruluşları ile gerçek ve tüzel kişilerin münhasıran şahsi veya kurumsal ihtiyaçlar için, üçüncü şahıslara herhangi bir elektronik haberleşme hizmeti verilmesinde kullanılmamak, sağlanmasında herhangi bir ticari amaç gütmemek ve kamu kullanımına açık olarak sunulmamak kaydıyla, yetkilendirmeye tabi olmaksızın ihtiyaç duyulan elektronik haberleşme hizmetinin karşılanmasına ve/veya şebekesi veya altyapısının kurulup kullanılmasına imkan tanıyacak şekilde kaynak tahsisi talebinde bulunmak üzere başvurması halinde öncelikle hizmet talep edilen faaliyet alanında, talep edilen hizmete ilişkin Kurum tarafından yetkilendirilmiş işletmecinin olup olmadığı Kurum kayıtlarından kontrol edilir. Yapılan kontrol sonucunda;

a) Söz konusu hizmet ihtiyacı, talep edilen alanda Kurum tarafından yetkilendirilmiş işletmeci tarafından sunuluyor ise talep sahibi bu işletmeciye yönlendirilir.

b) Söz konusu hizmet talep edilen alanda, talep edilmiş hizmete ilişkin Kurum tarafından yetkilendirilmiş işletmecinin bulunmaması veya işletmeciler olmakla birlikte bu işletmeciler tarafından talep edilen hizmetin sunulmaması veya bu ihtiyacın ilgili işletmeciler tarafından karşılanamayacağının Kurumca tespit edilmesi halinde, talep sahibine Kurum tarafından gerekli kaynak tahsisi yapılmak suretiyle talebe göre en fazla iki yıl süreli, izin verilebilir. Söz konusu süre içerisinde izin verilen alanda bir işletmecinin talep edilen hizmeti sunmaya başlaması halinde bile söz konusu izin, süresi sonuna kadar devam eder.” hükmü, ilgi (b) Yönetmeliğin “Değerlendirme ve kurma izni” başlıklı 6’ncı maddesinin birinci, ikinci ve beşinci fıkrasında, “(1) Kamu kurum ve kuruluşları ile gerçek ve tüzel kişiler tarafından ihtiyaç duyulan telsiz hizmetinin öncelikle Kurumca yetkilendirilmiş işletmecilerden karşılanması esastır. Ancak;

a) Bir gerçek veya tüzel kişinin, kendi kullanımındaki taşınmazları dahilinde ve her bir taşınmazın sınırları dışına taşmayan, münhasıran şahsi veya kurumsal ihtiyaçları için kullanılan ve üçüncü şahıslara her-hangi bir telsiz hizmeti verilmesinde kullanılmayan, sağlanmasında herhangi bir ticari amaç güdülmeyen ve kamu kullanımına açık olarak sunulmayan,

b) Kamu kurum ve kuruluşlarının münhasıran verdikleri hizmetler ile ilgili olarak özel kanunları uyarınca kurdukları telsiz sistemleri için Yönetmelikte belirtilen şartlara uyulması halinde, kamu kurum ve kuruluşları ile gerçek veya tüzel kişilere kurma ve kullanma izni verilebilir.

(2) Birinci fıkrada yer alan şartları taşımayan kamu kurum ve kuruluşları ile gerçek ve tüzel kişilerin münhasıran şahsi veya kurumsal ihtiyaçlar için, üçüncü şahıslara herhangi bir elektronik haberleşme hizmeti verilmesinde kullanılmamak, sağlanmasında herhangi bir ticari amaç gütmemek ve kamu kullanımına açık olarak sunulmamak kaydıyla, telsiz haberleşme ihtiyacının karşılanması amacıyla telsiz cihaz ve sistemi kurma ve kullanma izin talebinde bulunması halinde; öncelikle hizmet talep edilen faaliyet alanında, talep edilen hizmete ilişkin işletmecinin olup olmadığı hususu Kurum kayıtlarından kontrol edilir. Yapılan kontrol sonucunda;

a) Söz konusu telsiz haberleşme ihtiyacı, talep edilen alanda işletmeciler tarafından karşılanıyor ise talep sahibi bu işletmecilere yönlendirilir.

b) Söz konusu telsiz haberleşme ihtiyacı talep edilen alanda işletmeci yok ise veya işletmeciler olmakla birlikte bu ihtiyacın işletmeciler tarafından karşılanamayacağının Kurumca tespit edilmesi halinde, talep sahibine talebe göre en fazla ila yıl süreli telsiz cihaz ve sistemi kurma ve kullanma izni verilebilir. Söz konusu süre içerisinde izin verilen alanda bir işletmecinin talep edilen hizmeti sunmaya başlaması halinde bile söz konusu izin süresi sonuna kadar devam eder.

(5) Kurum tarafından yapılacak inceleme sonucunda başvurusu uygun görülen ve birinci fıkrada belirtilen hususları taşıyan kamu kurum ve kuruluşları ile gerçek ve tüzel kişilere verilecek telsiz cihaz ve siste-mi kurma ve kullanma iznine ilişkin Kurum tarafından tahakkuku gerçekleştirilen telsiz ruhsatname ve kullanım ücretlerinin tahakkuk belgesinde belirtilen süre içerisinde Kurumun banka hesaplarına ödenmesini takiben, frekans tahsisleri yapılarak en fazla beş yıl süre ile telsiz cihaz ve sistemi kurma ve kullanma izni verilir. Yetkilendirme kapsamı dışında kalan telsiz cihaz ve sistemi kullanıcılarının izin başvurusu işlemleri esnasında ödemesi yapılan telsiz ücretleri, sistemin kurulmaması halinde iade edilmez.” hükmü ve ilgi (b) Yönetmeliğin Geçici 1’inci maddesinin üçüncü fıkrasında ise; “(3) Kurumca,

b) Bu Yönetmelik hükümlerini karşılayamayan 10/12/2003 tarihli ve 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanununun ekli (I), (II) ve (III) sayılı cetvellerinde yer alan genel bütçe kapsamındaki kamu idareleri ve özel bütçeli idareler ile düzenleyici ve denetleyici kurumlar, köy tüzel kişilikler gibi telsiz ücretinden muaf kullanıcıların, telsiz cihaz ve sistemi kurma ve kullanma izni ile ruhsatnameleri yürütülen faaliyetlerinin yerine getirilmesinde zafiyet yaratılmaması amacıyla, talebe göre en fazla beş yıl olmak üzere yenilenerek bu sürenin sonunda ruhsatnamelerin iptal edileceği bir yazı ile kullanıcıya bildirilir.” hükmü bulunmaktadır.

Bahsi geçen hükümler çerçevesinde ve 17/11/2009 tarihli ve 2009/DK-11/598 sayılı ile 29/12/2009 tarihli ve 2009/DK/700 sayılı Kurul Kararları uyarınca, özel kanunlarının verdiği yetkiye göre telsiz cihaz ve sistemleri kullanan kamu kurum ve kuruluşları haricindeki kamu kurum ve kuruluşlarının Kurumumuza yaptığı başvurulara istinaden mevcut telsiz sistemlerine ilişkin telsiz cihaz ve sistemi kurma ve kullanma izinleri, söz konusu kurum ve kuruluşlarca yürütülen faaliyetlerinin yerine getirilmesinde zafiyet oluşmaması amacıyla en fazla 5 (beş) yıl süre olmak üzere yenilenmiş olup, anılan izinler 31/12/2014 tarihi itibariyle sona erecektir.

İlgi (b) Yönetmeliğin yayımı akabinde mevcut telsiz sistemlerinin ruhsat ve kullanma izinleri yenilenen ve 2014 yılı sonunda süreleri dolacak olan Orman Bakanlığı, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı, TCDD, Karayolları Genel Müdürlüğü, Belediyeler, Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü (DSİ), Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD), Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü, Sağlık Bakanlığı, Boru Hatları ile Petrol Taşıma AŞ gibi kamu kurum ve kuruluşlarından, kuruluş kanunlarında sundukları hizmetlerle ilgili elektronik haberleşme altyapısı kurup işletilmesine imkan sağlayacak şekilde mevzuat değişikliğini yapanlar EHK’nın 8’inci maddesinin ikinci fıkrası kapsamında değerlendirilecek olup, mevzuat değişikliği yapmayan kamu kurum ve kuruluşlarının 31/12/2014 tarihi itibariyle telsiz sistemi kurma ve kullanma izinleri sona erecektir.

Bu kapsamda yapılan çalışma neticesinde, ilgi (b) Yönetmeliğin yayımı akabinde mevcut telsiz sistemlerinin kurma ve kullanma izinleri yenilenen ve 31/12/2014 tarihi itibariyle süreleri dolacak olan kamu kurum ve kuruluşlarının mevzuatları incelendiğinde;

• Orman Bakanlığı’na ilişkin olarak, 31/08/1956 tarihli ve 6831 sayılı Orman Kanununun 68’inci maddesinde, “Yangın haberleşmesini en seri şekilde sağlamak üzere ormanlardaki yangın gözetleme kule ve kulübeleriyle bakım merkezi ve orman teşkilatının kuruluş merkezleri arasında orman idaresince gerektiği yerlerde telefon devreleri ve icra Vekilleri Heyeti kararıyla ruhsat almak suretiyle telsiz alıcı ve verici istasyonları tesis olunur?.” hükmü,

• Karayolları Genel Müdürlüğü’ne ilişkin olarak, 25/06/2010 tarihli ve 6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğü’nün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun’un 4’üncü maddesinin (g) bendinde, “Karayollarının yapım, bakım ve onarımı ile emniyetle işlemesi için gerekli olan garaj ve atölyeleri, makine ve malzeme ambarları ile depolarını, servis ve akaryakıt tesislerini, laboratuvarlarını, deneme istasyonlarını, dinlenme yerlerini, bakım ve trafik emniyetin’ sağlamaya yönelik bina ve lojmanları, alıcı-verici telsiz istasyonları ile gerekli haberleşme şebekelerin’, Genel Müdürlüğün görevlerini daha verimli şekilde yerine getirmesine yönelik eğitim tesisleri ile sosyal tesisleri ve diğer bütün yan tesisleri hazırlayacağı ve hazırlatacağı plan ve projelere göre yapmak, yaptırmak, donatmak, işletmek veya işlettirmek, bakım ve onarımını yapmak veya yaptırmak kiralamak “hükmü,

• AFAD’a ilişkin olarak, 29/05/2009 tarihli ve 5902 sayılı Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun’un 13/B maddesinde; “b) Afet ve acil durumlara ilişkin her türlü bilgi, haberleşme, tahmin ve erken uyarı sistemlerim kurmak, kurdurmak, bakım ve onarımını yapmak veya yaptırmak, işletmek veya işletilmesini sağlamak ” hükmü,

• DSİ’ye ilişkin olarak, 18/12/1953 tarihli ve 6200 sayılı Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun’un 2’nci maddesinin (m) bendinde; “m) Umum Müdürlüğün yukarki fıkralarda yazılı çalışmalarının yürümesine ve gelişmesine muktazi garaj ve atölyeleri, makine ve malzeme ambar ve depolarını, idare binalarını, servis ve akaryakıt tesislerini, laboratuvarları, deneme istasyonlarını, işletme ve koruma emniyetlerini sağlayacak bina ve lojmanlarla telefon şebekelerin!, radyo verici istasyonlarını, Umum Müdürlüğün vazifelerinin verimli yönetimine yarayacak diğer tesisleri yapmak veya yaptırmak teçhiz etmek, kiralamak ve bakımlarını temin etmek” hükmü,

• Sağlık Bakanlığı’na ilişkin olarak, 06/02/2014 tarihli ve 6518 sayılı Kanun’un 121’inci maddesinde; “11/10/2011 tarihli ve 663 sayılı Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşlarının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 9 uncu maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. “e) Afet ve acil durumlara yönelik sağlık hizmetlerinin sunumunda ihtiyaç duyulacak haberleşme, ilaç, tıbbi ve teknik malzemelere yönelik planlama, tedarik, dağıtım ve depolama faaliyetlerini yürütmek, acil sağlık hizmetlerinin sunumu için gerekli telsiz haberleşme altyapısını kurup işletmek.” hükmü,

• Meteoroloji Genel Müdürlüğü’ne ilişkin olarak, 08/01/1986 tarih ve 3254 sayılı Kanun’un 2’nci maddesinde; “Meteoroloji Genel Müdürlüğünün görevleri şunlardır: e) Teşkilatın lüzum göreceği telli ve telsiz alıcı ve verici cihazları ile her türlü haberleşme araçlarını ilgili kuruluşlarla işbirliği yaparak kurmak, kurdurmak ve işletmek, bunlarla yurt içi ve yurt dışı meteorolojik bilgi alışverişi yapmak, bu bilgilerden lüzum görülenleri halkın yararlanabileceği tarzda yayınlamak,” hükmü,

• Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları Genel Müdürlüğü’ne ilişkin olarak, 24/04/2013 tarihli ve 6461 sayılı Kanun’un 3’üncü maddesinde; “J) Haberleşme tesisleri ve ağı kurmak, kurdurmak, geliştirmek, işletmek veya işlettirmek ” hükmü,

• Türkiye Radyo ve Televizyon Kurumu’na ilişkin olarak, 11/11/1983 tarih ve 2954 sayılı Kanun’un 61 ‘inci maddesinde; “Türkiye Radyo – Televizyon Kurumu radyo ve televizyon tesislerini birlikte çalıştırmak için bunlar arasında veya bunlarla geçici sabit veya gezici transmisyon yerleri arasın-da telekomünikasyon tesisleri kurmaya ve işletmeye yetkilidir. Kurum, bu tesislerin kurulmasında ve işletilmesinde 5 Nisan 1983 tarih ve 2813 sayılı Telsiz Kanunu hükümlerine tabidir.” hükmü,

• TEİAŞ’a ilişkin olarak, 14/03/2013 tarihli ve 6446 sayılı Kanun’un 8’inci maddesinde; “(7) TEMŞ ile-tim sisteminin işletilmesi için ihtiyaç duyulan telsiz sistemi de dahil her türlü iletişim ve bilgi sis-temleri altyapısını kurar ve işletir. Fiber optik kablo altyapısının bir kısmını, kendi faaliyetlerini aksatmayacak şekilde ilgili mevzuat çerçevesinde Kurum görüşleri doğrultusunda üçüncü kişilere kullandırabilir.” hükmü,

• Milli Savunma Bakanlığı Akaryakıt ikmal ve NATO POL Tesisleri İşletme Başkanlığı’na ilişkin olarak, 4636 sayılı Kanun’un 3’üncü maddesinde; “g) POL tesislerine ait haberleşme sisteminin işletme ve idamesini sağlamak” hükmü,

çerçevesinde, bahsi geçen kuruluşların yukarıda yer verilen mevzuat hükümlerinde yer alan kapsamdaki 2014 yılı sonunda dolan telsiz sistemlerini kurma ve kullanma izin sürelerinin EHK’nın 8’inci maddesinin ikinci fıkrası kapsamında değerlendirilebileceği tespit edilmiştir.

Ayrıca, kamu kurum ve kuruluşlarından;

• Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü ile ilgili 25/11/2010 tarihli ve 6083 sayılı Tapu Ve Kadastro Genel Müdürlüğü Teşkilat Ve Görevleri Hakkında Kanun’da,

• Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile ilgili 02/11/2011 tarihli ve 662 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’de,

• Gümrük ve Ticaret Bakanlığı ile ilgili 03/06/2011 tarih ve 640 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’de,

• Belediyelerin görev ve yetkilerini düzenleyen 10/07/2004 tarihli ve 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu ve 03/07/2005 tarihli ve 5393 sayılı Belediye Kanununda,

• BOTAŞ ile ilgili 02/05/2001 tarihli ve 4646 sayılı Doğal Gaz Piyasası Kanunu (Elektrik Piyasası Kanununda Değişiklik Yapılması ve Doğal Gaz Piyasası Hakkında Kanun)’nda,

bu kurumların münhasıran verdikleri hizmetler ile ilgili olarak elektronik haberleşme hizmeti sunma ve/veya şebekesi veya altyapısı kurma yetkisi veren herhangi bir hüküm bulunmadığı görülmüştür. Ancak BOTAŞ tarafından konuyla ilgili mevzuat değişikliği çalışmalarının yapıldığı Kurumumuza bildirilmiştir.

Bu kapsamda, 31/12/2014 tarihi itibariyle telsiz kurma izni sona erecek olan söz konusu kamu kurum ve kuruluşları ile belediyelerin, ilgili mevzuatlarında herhangi bir değişiklik olmaması halinde, anılan tarih-ten sonra ihtiyaç duyacakları elektronik haberleşme hizmetlerinin,

• İlgi (a) Yönetmelik ve diğer ilgili mevzuat uyarınca; Türkiye Cumhuriyeti Kanunlarına göre, yalnızca yetkilendirmeye tabi faaliyetleri veya bununla birlikte yetkilendirme konusu hizmeti yerine getirirken gerekli ve/veya ilgili olan cihaz satış, kurulum, bakım-onarım ve danışmanlık gibi faaliyetleri yürütmek üzere anonim veya limited şirket statüsünde kuracağı ve Kurumumuzdan ilgili yetkilendirmeyi alacak şirket vasıtasıyla karşılanabileceği veya

• ilgi (a) Yönetmeliğin ve ilgi (b) Yönetmeliğin 6’ncı maddesinin ikinci fıkrası çerçevesinde ihtiyaç duyulan elektronik haberleşme hizmetlerinin ilgili İşletmecilerden karşılanabileceği, söz konusu telsiz haberleşme ihtiyacı talep edilen alanda işletmeci yok ise veya işletmeciler olmakla birlikte bu ihtiyacın işletmeciler tarafından karşılanamayacağının Kurumumuzca tespit edilmesi halinde, talep sahibine talebe göre en fazla iki yıl süreli telsiz cihaz ve sistemi kurma ve kullanma izni verilebileceği,

• Yetkili işletmeciden hizmet alınması halinde, Bilgi Teknolojileri ve iletişim Kurulu’nun 07/12/2012 tarihli ve 2012/DK-08/610 sayılı Kararında yer alan “5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanununun 3’üncü ve 8’inci maddesi ve ilgili diğer mevzuata istinaden; Kamu kurum ve kuruluşlarının ve bu kuruluşların ortağı bulunduğu sermaye şirketlerinin mülkiyetinde bulunan telsiz altyapı cihazlarının; söz konusu kurum, kuruluş, şirketlerin tamamen kendi ihtiyaçları için kullanılması kaydıyla kendilerine sunulacak hizmet süresi boyunca, hizmeti sunacak Ortak Kullanımlı Telsiz Hizmeti (OKTH) işletmecileri tarafından kullanılabileceği” hükmü kapsamında, kurumlara ait mevcut telsiz altyapılarının da kullanılabileceği,

Değerlendirilmektedir.

Bilgilerinizi ve gereğini arz ve rica ederim.

N. Deniz YANIK

Kurum Başkan Yrd.

 

Yazıldı Güncel Mevzuat

İl Özel İdareleri ile Belediyeler Personel Bilgisi

Eyl24
2014
Yorum Yazın Tarafından Yazıldı admin

T.C.

İÇİŞLERİ BAKANLIĞI

Mahalli idareler Genel Müdürlüğü

10.07.2014

Sayı: 93127266-900-14505

Konu: İl Özel İdareleri ile Belediyeler Personel Bilgisi

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Devlet Personel Başkanlığının 02/07/2014 tarihli ve 3331 sayılı yazısı il Özel idareleri ve Belediyelere duyurulmak üzere ilişikte gönderilmiştir.

Bilgilerinizi ve gereğini rica ederim.

Ömer DOĞANAY

Bakan a.

Genel Müdür

T.C.

ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANLIĞI

Devlet Personel Başkanlığı

 02.07.2014

Sayı: 3331

24/05/1983 tarihli ve 2828 sayılı Sosyal Hizmetler Kanununun ek 1 inci maddesi 06/02/2014 tarihli 6518 sayılı Kanunun 20 nci maddesi ile değiştirilmiş ve Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının sosyal hizmet modellerinden yararlanan haklarında korunma veya bakım tedbir kararı alınıp söz konusu maddede ki şartları sağlayan çocukların istihdamında yeni bir modele geçilmiştir. Mezkur madde ile bu Personel Başkanlığınca yapılması ve bu kapsamda kamu kuram ve kuruluşlarının hangi statüde olursa olsun serbest kadro ve pozisyonları toplamının binde birini Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının sosyal hizmet modellerinden yararlanan çocukların istihdamı için ayırmak zorunda oldukları serbest kadro ve pozisyonları toplamının binden az olması halinde dahi kamu kurum ve kuruluşlarında en az bir hak sahibinin istihdam edileceği hususları belirtilmiştir.

2828 sayılı Kanunun ek 1 inci maddesinin uygulanmasını sağlamak üzere Başkanlığımızca hazırlanan “Sosyal Hizmetler Kanunu Kapsamında Tanınan istihdam Hakkının Kullanımına ilişkin Yönetmelik” 12/06/2014 tarihli ve 29028 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiş bulunmaktadır.

Yönetmeliğin “kapsam” başlıklı 2 nci maddesinin birinci fıkrasının (ç) bendinde bu Yönetmeliğin, 2828 sayılı Kanunun ek 1 inci maddesi kapsamına/girenlerin il özel idareleri ile belediyelerde istihdamları hak-kında da uygulanacağı belirtilmiştir. Yine mezkur Yönetmeliğin geçici 1 inci maddesinin dördüncü fıkrasında bu Yönetmeliğin 8 inci maddesi uyarınca 2014 yılında yerleştirme yapılacak kadro sayılarının, Devlet Personel Başkanlığınca Temmuz ayı sonuna kadar kamu kurum ve kuruluşlarına bildirileceği hüküm altına alınmıştır.

Yukarıda yer verilen hüküm açıklamalar çerçevesinde il özel idareleri ile belediyelere 2828 sayılı Sosyal Hizmetler Kanununun ek 1 inci maddesi kapsamında yapılacak yerleştirme işlemleri için binde birlik rakamın belirlenmesi amacıyla bu idare ve belediyelerde memur, işçi ve sözleşmeli personel statüsünde istihdam edilmekte olan personel sayısının Başkanlığımıza bildirilmesi gerekmekte olup, bu amaçla Devlet Personel Başkanlığı E-uygulama sistemi “Kadro Uygulama Modülü” bölümünde yer alan bilgilerin 20 Temmuz 2014 tarihine kadar sisteme girişinin yapılması veya sistemde yer alan bilgilerin güncellenmesi hususunu bilgilerinize arz ederim.

Enes POLAT

Başkan a.

Devlet Personel Başkan Yardımcısı

Yazıldı Güncel Mevzuat

Hijyen Eğitimi

Eyl24
2014
Yorum Yazın Tarafından Yazıldı admin

T.C.

İÇİŞLERİ BAKANLIĞI

Mahalli İdareler Genel Müdürlüğü

 

18.07.2014

Sayı: 71188846-250-15300

Konu: Hijyen eğitimi

Bilindiği gibi, gıda üretim ve perakende iş yerlerinde, insani tüketim amaçlı sular ile doğal mineralli sulan üreten iş yerlerinde ve insan bedenine temasın söz konusu olduğu temizlik hizmetlerinin verildiği iş yerlerinde çalışanlara yönelik hijyen eğitimi programlarının planlanmasına, eğitimlerin verilmesine, işyeri sahibinin, işletenlerin ve çalışanların bu konudaki sorumluluklarına, bu iş yerlerinde çalışmaya engel bulaşıcı hastalıkların ve cilt hastalıklarının belirlenmesine ve bu hastalıkların iyileşme hâlinin tespitine ilişkin usul ve esasları belirlemek amacıyla hazırlanan ve 5 Temmuz 2013 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan Hijyen Eğitim Yönetmeliğinin 11 inci maddesinde “Her iş kolunun izin, onay, kayıt, ruhsatlandırma ve benzeri hizmetlerini yürüten Bakanlık veya mahalli idare, bu Yönetmelikte belirtilen iş yerlerinin, 5 inci, 9 uncu ve 10 uncu maddelerde belirtilen yükümlülükleri yerine getirip getirmediğini denetler.” hükmü yer almakta olup, denetimler 5 Temmuz 2014 tarihinden sonra başlayacaktır.

Bu çerçevede, Hijyen Eğitimi Yönetmeliğinin ilgili maddelerinin değerlendirilmesi amacıyla 07/07/2014 tarihinde yapılan komisyon toplantısında alınan kararlar arasında; “Kurumlar arası mükerrer denetimi engellemek amacı ile gıda ve gıda ile temas eden madde ve malzeme üretimi, satışı, perakende, toplu tüketim yerleri ve depolama yapan işyerlerinin hijyen eğitimi denetimleri sadece Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından yapılır. Bu madde, İçişleri Bakanlığı tarafından ilgili birimlere duyurulmak üzere valiliklere gönderilecektir.” kararı bulunmaktadır.

Söz konusu karar metni ekte gönderilmiş olup, konunun il özel idaresi ile iliniz dahilindeki belediyelere duyurulması hususunda;

Bilgi ve gereğini arz ve rica ederim.

Enver SALİHOĞLU

Bakan a.

Vali

Müsteşar Yardımcısı

 

Yazıldı Güncel Mevzuat

Engelli ve eski hükümlü istihdamı

Eyl24
2014
Yorum Yazın Tarafından Yazıldı admin

T.C.

İÇİŞLERİ BAKANLIĞI

Mahalli İdareler Genel Müdürlüğü

 

16.07.2014

 Sayı: 93127266-902.99-15038

Konu: Engelli ve eski hükümlü istihdamı

GENELGE NO: 2014/8

Belediyeler, il özel idareleri ve bunların bağlı kuruluşları ile 5355 sayılı Mahalli İdare Birlikleri Kanununa göre kurulan birliklerde, 4857 sayılı İş Kanununun 30 uncu maddesine göre çalıştırılması gereken yüz-de dört oranında engelli ve yüzde iki oranında eski hükümlü istihdamı ile 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 53 üncü maddesine göre çalıştırılması gereken yüzde üç oranında engellinin istihdamına ilişkin olarak, bazı tereddütlerin yaşandığı ve farklı uygulamaların yapıldığı tespit edilmiştir. Bu sebeple, bu idarelerde engelli ve eski hükümlü istihdamında aşağıda belirtilen usul ve esaslara göre hareket edilmesi uygun bulunmuştur.

1- Belediyeler, il özel idareleri ve bunların bağlı kuruluşları ile mahalli idare birlikleri tarafından. Bele-diye ve Bağlı Kuruluşları ile Mahalli İdare Birlikleri Norm Kadro İlke ve Standartlarına Dair Yönetmelik ile İl Özel İdareleri Norm Kadro İlke ve Standartlarına Dair Yönetmelik hükümlerine göre, 4857 sayılı İş Kanununun 30 uncu ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 53 üncü maddesinde öngörülen oranlara uygun sayıda işçi ve memur kadrosunu engelli ve eski hükümlü istihdamı için tahsis ederler.

2- Belediyeler, il özel idareleri ve bunların bağlı kuruluşları ile mahalli idare birlikleri 5393 sayılı Bele-diye Kanununun 49 uncu maddesindeki sınırlamalara bağlı kalmaksızın engelli ve eski hükümlü istihdam edecektir.

3- 23/02/2010 tarihli ve 5854 sayılı Genelgemiz yürürlükten kaldırılmıştır. Bilgilerinizi ve gereğini rica ederim.

Seyfullah HACIMÜFTÜOĞLU

Bakan a.

Vali Müsteşar

 

Yazıldı Güncel Mevzuat

Eğlence Vergisi

Eyl24
2014
Yorum Yazın Tarafından Yazıldı admin

T.C.

İÇİŞLERİ BAKANLIĞI

Mahalli İdareler Genel Müdürlüğü

24.07.2014

 Sayı: 30546965-000-15696

Konu: Eğlence Vergisi

İlgi: Kültür ve Turizm Bakanlığının 14.07.2014 tarihli ve 136966 sayılı yazısı.

2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanununun 102 nci maddesine istinaden eğlence vergisinin denetimlerinin belediyelerde olmasından dolayı, eğlence vergilerindeki azalışın tespit edilmesi amacıyla sinema işletmecilerinin mükellefiyet yönünden denetlenmesine dair Kültür ve Turizm Bakanlığından alınan ilgi yazı ekte gönderilmiştir. Konunun iliniz dahilindeki belediyelere duyurulması hususunda;

Bilgi ve gereğini arz ve rica ederim.

 

Ömer DOĞANAY

Bakan a.

Genel Müdür

T.C.

KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI

14.07.2014

Sayı: 136966

2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanununun 21 inci (maddesi hükmü gereğince, 03.01.2014 – 03.07.2014 tarihleri arasında, Bakanlığımıza aktarılması gereken eğlence vergisi tutarının 26.360.247,56 TL olarak hesaplanmasına karşın, Merkez Saymanlık Müdürlüğünün 102 Banka Hesabına 17.652.647,45 TL aktarıldığı tespit edilmiştir. Eğlence vergisindeki bu düşüşün sebebinin araştırılması için Maliye Bakanlığı ile yapılan yazışmalar neticesinde alınan cevabi yazıda; 2464 sayılı Kanunun 102. maddesindeki “213 sayılı Vergi Usul Kanununda belirtilen vergi inceleme yetkisi hariç olmak üzere;

1. Belediye Gelir Şube Müdürü, Gelir Şube Müdürü olmayan yerlerde Belediye Hesap İşleri Müdürü, Hesap İşleri olmayan yerlerde muhasebeci, vergi dairesi müdürü sıfat ve yetkisini haizdir.

2. Vergi Usul Kanununda mahallin en büyük mal memuruna verilmiş görev ve yetkiler Belediye Gelirleri Kanununun uygulaması yönünden Belediye Başkanı tarafından kullanılır.” hükmüne atıfta, eğlence vergilerinin doğru olarak hesaplanıp hesaplanmadığı hususunda özel yetkinin 2464 sayılı Kanunun 102. maddesinde sayılanlardan olduğu, Vergi Usul Kanununun 135 inci maddesinde sayılanların ise genel vergi incelemesine haiz oldukları konusu Genel Müdürlüğümüze bildirilmiştir.

Dolayısıyla, 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanununun 102. maddesine istinaden eğlence vergisinin denetiminin belediyelere ait olmasından dolayı, eğlence vergilerindeki azalışların nedenlerinin tespit edilmesi amacıyla sinema işletmecilerinin mükellefiyet yönünden denetlenmesinin sağlanması hususunda bilgilerinizi ve gereğini arz ederim.

Mesut Cem ERKUL

Bakan a.

Genel Müdür V.

Yazıldı Güncel Mevzuat

Çölleşme İle Mücadele Faaliyetlerinin Raporlanması

Eyl24
2014
Yorum Yazın Tarafından Yazıldı admin

T.C.

İÇİŞLERİ BAKANLIĞI

Mahalli İdareler Genel Müdürlüğü

 

14.07.2014

  Sayı: 88012611-250-14842

Konu: Çölleşme İle Mücadele Faaliyetlerinin Raporlanması

İlgi: Orman Su İşleri Bakanlığı’nın 05/06/2014 tarih ve 117432 sayılı yazısı.

İlgi yazıda, Ülkemizin Birleşmiş Milletler Çölleşme İle Mücadele Sözleşmesine (UNCCD) 1998 yılında taraf olduğu, sözleşme kapsamında 2007 yılında Madrid’de yapılan 8.Taraflar Konferansı’nda 2008-2018 yıllarını kapsayan “Birleşmiş Milletler Çölleşme İle Mücadele Sözleşmesi 10 Yıllık Stratejik Plan’ın kabul edildiği, planla birlikte sözleşmenin uygulanmasının izlenmesi amacıyla da PRAIS (Performence Review and Assessment of Implementation System) adıyla bir raporlama sisteminin kurulduğu, üye ülkelerin çölleşmeyle mücadele kapsamında yapmış olduğu faaliyetleri iki yılda bir doldurarak bu raporlama sistemi aracılığıyla sekretaryasına göndermekle yükümlü olduğu,

Ülkemiz adına sözleşmenin Çölleşme ve Erozyonla Mücadele Genel Müdürlüğünce yürütüldüğü, 2014 yılı raporlama döneminin 2012-2013 yıllarını kapsadığı, bu çerçevede sekiz başlıktan oluşan bir tablonun hazırlandığı, ülkemizin çölleşmeyle mücadele konusunda yapmış olduğu faaliyetleri görmek amacıyla bu tablonun ilgili tüm taraflarca doldurulmasının önem arz ettiği,

Hazırlanan tablolara www.cem.gov.tr adresinden ulaşılabileceği, çölleşme ile mücadele faaliyetlerinin raporlanması tablolarının doldurulması sırasında, herhangi bir tereddüt hasıl olduğunda Çölleşme ve Erozyonla Mücadele Genel Müdürlüğünde görevli Uzman Ramazan Ertuğrul APAYDIN ile irtibata geçilebileceği, bununla birlikte raporlamanın sağlıklı bir şekilde yapılabilmesi ve bundan sonra kurulacak olan web tabanlı raporlama sistemine giriş için kurumunuz/kuruluşunuzca belirlenen raporlama görevlisinin ve aynı zamanda kurum içi koordinasyonu sağlayacak kişi ya da kişilerin belirlenmesinin önem arz ettiği belirtilmektedir.

Bu nedenle Çölleşme ile Mücadele Faaliyetlerinin Raporlanması tablolarının il özel idaresi ve beledi-yelere gönderilen formata uygun olarak doldurularak koydes@icisleri.gov.tr, rapaydin@ormansu.gov.tr adreslerine e-posta ve Bakanlığımıza CD olarak 18 Ağustos 2014 tarihine kadar ulaştırılması hususunda,

Gereğini rica ederim.

Ömer DOĞANAY

Bakan a.

Genel Müdür

 

Yazıldı Güncel Mevzuat
Onceki Sayfa ← Sonraki Sayfa →

Son Yazılar

  • Sayıştay Daire Kararları
  • İşyeri Açma ve Çalışma Ruhsatlarına Dair Yönetmelik Değişikliği
  • İmar Kanunu Değişiklik Taslağı (TBMM Komisyonlarında Görüşülen..)
  • 2020 Yiyecek Yardımı Tebliği
  • Tahsilat Genel Tebliği

Son yorumlar

Görüntülenecek bir yorum yok.

Arşivler

  • Şubat 2020
  • Aralık 2019
  • Kasım 2019
  • Eylül 2019
  • Temmuz 2019
  • Haziran 2019
  • Mayıs 2019
  • Nisan 2019
  • Mart 2019
  • Ocak 2019
  • Aralık 2018
  • Kasım 2018
  • Ekim 2018
  • Eylül 2018
  • Ağustos 2018
  • Temmuz 2018
  • Haziran 2018
  • Mayıs 2018
  • Nisan 2018
  • Mart 2018
  • Şubat 2018
  • Ocak 2018
  • Aralık 2017
  • Kasım 2017
  • Ekim 2017
  • Eylül 2017
  • Ağustos 2017
  • Temmuz 2017
  • Haziran 2017
  • Mayıs 2017
  • Nisan 2017
  • Mart 2017
  • Şubat 2017
  • Ocak 2017
  • Aralık 2016
  • Kasım 2016
  • Ekim 2016
  • Ağustos 2016
  • Temmuz 2016
  • Haziran 2016
  • Mayıs 2016
  • Nisan 2016
  • Mart 2016
  • Şubat 2016
  • Ocak 2016
  • Aralık 2015
  • Kasım 2015
  • Ekim 2015
  • Eylül 2015
  • Ağustos 2015
  • Temmuz 2015
  • Haziran 2015
  • Mayıs 2015
  • Nisan 2015
  • Mart 2015
  • Şubat 2015
  • Ocak 2015
  • Aralık 2014
  • Kasım 2014
  • Ekim 2014
  • Eylül 2014
  • Ağustos 2014
  • Temmuz 2014
  • Haziran 2014
  • Mayıs 2014
  • Nisan 2014
  • Mart 2014
  • Şubat 2014
  • Ocak 2014
  • Aralık 2013
  • Kasım 2013
  • Ekim 2013
  • Eylül 2013
  • Ağustos 2013
  • Temmuz 2013
  • Haziran 2013
  • Mayıs 2013
  • Nisan 2013
  • Mart 2013
  • Şubat 2013
  • Ocak 2013
  • Aralık 2012
  • Kasım 2012
  • Ekim 2012
  • Eylül 2012
  • Ağustos 2012
  • Temmuz 2012
  • Haziran 2012
  • Mayıs 2012
  • Nisan 2012
  • Mart 2012

Kategoriler

  • Duyurular
  • Güncel Mevzuat
  • Kategori Dışı
  • Makale ve Görüşler
  • Pratik Bilgiler
  • Seminerler
  • Soru / Cevap
  • Sunumlar
  • Yargı Kararları
  • Yayınlarımız