• ANASAYFA
  • HAKKIMIZDA
  • HİZMETLERİMİZ
  • SEMİNERLER
  • Mevzuat Takip Programı
  • YAYINLARIMIZ
  • Soru / Cevap
  • İLETİŞİM
Follow

Gsm Ruhsatı / Karar

Tem14
2014
Yorum Yazın Tarafından Yazıldı admin

DANIŞTAY 14.Dairesi,Esas:  2011/15099,Karar: 2013/986,Karar Tarihi: 14.02.2013

ÖZÜ: Anayasa Mahkemesi kararı ile birlikte değerlendirilmesinden; iletişim hizmeti veren GSM şirketlerinin 5809 sayılı Kanun hükümleri uyarınca, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’ndan aldığı izin, ruhsat veya sertifikaların; sabit telekomünikasyon cihazlarının kurulması ve işletilmesi esnasında, ortamda oluşan elektromanyetik alan şiddetinin limit değerlerine uygunluğunun belirlenmesi, ölçüm yöntemleri ve denetlenmesine yönelik olduğu, izin, ruhsat veya sertifikaların, İmar Kanunu uyarınca alınması zorunlu olan yapı ruhsatı ve yapı kullanma izin belgesinden muafiyet sağlamayacağı, dolayısıyla; GSM şirketlerinin de sabit elektronik haberleşme cihazlarının kurulabilmesi için, yapı niteliği taşıması şartıyla, yapı ruhsatı ve yapı kullanma izin belgesi alma zorunluluğunun bulunduğu anlaşılmakta olup, bu nedenle, Anayasa Mahkemesi kararının yürürlüğe girdiği tarihten önce ilgili kurumdan alınan sertifika ile kurulumu tamamlanmış yapı niteliğini haiz baz istasyonları için inşaat ruhsatı hususunda kazanılmış hakkın varlığından söz etme olanağı bulunmamaktadır.

Dava; Muğla İli, Bodrum İlçesi, Eskiçeşme Mahallesi, Bardakçı Mevkii, … pafta, … ada, … sayılı parseldeki yapının üzerinde ruhsatsız olarak yapılan baz istasyonunun 3194 sayılı İmar Kanunu’nun 32. maddesi uyarınca mühürlenmesine ilişkin 14.05.2010 günlü yapı tatil zaptı ile baz istasyonun yıkımına ilişkin olarak alınan 18.05.2010 günlü, 469/11 sayılı Bodrum  açılmış, İdare Mahkemesince; elektronik haberleşmeyle ilgili alt yapı oluşumunda kullanılan her türlü taşınır, taşınmaz mal ve teçhizattan, 3194 sayılı İmar Kanunu ve ilgili mevzuat hükümleri uyarınca ruhsat gerektiren <yapı> kapsamında bulunanların, Anayasa Mahkemesi kararının yürürlüğe girdiği 13.10.2009 tarihinden sonra inşa edilmesi halinde ruhsata tabi olduğu açık olup, ruhsatsız ve/veya ruhsat ve eklerine aykırı inşa edilmesi halinde 3194 sayılı Yasa uyarınca işlem tesis edilmesi gerektiği kuşkusuz olmakla birlikte, anılan tarihten önce yapıldığının kanıtlanması halinde, kazanılmış hak ilkesi gereğince anılan yasa uyarınca işlem tesis edilmesine olanak bulunmadığından, 27.08.2008 tarihinde tamamlandığı Güvenlik Sertifikasıyla kanıtlanan söz konusu baz istasyonunun mühürlenmesine ilişkin yapı tatil zaptı ile yıkımına ilişkin dava konusu işlemlerde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemlerin iptaline karar verilmiş, bu karar davalı idare vekilince temyiz edilmiştir.3194 sayılı İmar Kanunu’nun 3. maddesinde; herhangi bir sahanın, her ölçekteki plan esaslarına, bulunduğu bölgenin şartlarına ve yönetmelik hükümlerine aykırı maksatlar için kullanılamayacağı, 21. maddesinde; bu Kanunun kapsamına giren bütün yapılar için 26’ncı maddede belirtilen istisna dışında belediye veya valiliklerden yapı ruhsatiyesi alınmasının mecburi olduğu, 30. maddesinde; yapı tamamen bittiği takdirde tamamının, kısmen kullanılması mümkün kısımları tamamlandığı takdirde bu kısımlarının kullanılabilmesi için, inşaat ruhsatını veren belediye veya valilikten izin alınmasının mecburi olduğu, 32. maddesinde ise; bu Kanun hükümlerine göre ruhsat alınmadan yapılabilecek yapılar hariç, ruhsat alınmadan yapıya başlandığı veya ruhsat ve eklerine aykırı yapı yapıldığının ilgili idarece tespiti, fenni mesulce tespiti ve ihbarı veya herhangi bir şekilde bu duruma muttali olunması üzerine, belediye veya valiliklerce o andaki inşaat durumunun tespit edileceği, yapının mühürlenerek inşaatın derhal durdurulacağı, durdurmanın yapı tatil zaptının, yapı yerine asılmasıyla yapı sahibine tebliğ edilmiş sayılacağı, bu tarihten itibaren en çok bir ay içinde yapı sahibinin, yapısını ruhsata uygun hale getirerek veya ruhsat alarak Belediyeden veya Valilikten mühürün kaldırılmasını isteyeceği, ruhsata aykırılık olan yapıda, bu aykırılığın giderilmiş olduğu veya ruhsat alındığı ve yapının bu ruhsata uygunluğu, inceleme sonucunda anlaşılırsa, mühürün, Belediye veya Valilikçe kaldırılacağı ve inşaatın devamına izin verileceği, aksi takdirde ruhsatın iptal edileceği, ruhsata aykırı veya ruhsatsız yapılan binanın Belediye Encümeni veya İl İdare Kurulu kararını müteakip, Belediye veya Valilikçe yıktırılacağı ve masrafının yapı sahibinden tahsil edileceği hükme bağlanmıştır.5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu’nun, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’nun görev ve yetkilerini düzenlediği 6. maddesinin (ğ) bendinde; telsiz sistemlerinin belirlenen tekniklere ve usullere uygun olarak kurulmasının ve çalıştırılmasının kontrolünü yapmak, elektromanyetik girişimleri tespit etmek ve giderilmesini sağlamak, Kurumun görevleri arasında sayılmış, 12. maddesinin (2) numaralı fıkrasının (h) bendinde de; elektronik haberleşme şebekelerinden kaynaklanan elektromanyetik alanlara kamu sağlığını tehdit edecek şekilde maruz kalınmasının engellenmesi ile ilgili önlemlerin bu Kanun çerçevesinde alınması konusunda Kurum tarafından mevzuat doğrultusunda yükümlülükler getirilebileceği, 37. maddesinin (4) numaralı fıkrasında ise; ulusal ve uluslararası kuruluşların belirlediği standart değerleri dikkate almak suretiyle telsiz cihaz ve sistemlerinin kullanımında uygulanacak elektromanyetik alan şiddeti limit değerlerinin belirlenmesi, kontrol ve denetimleri münhasıran Kurum tarafından yapılır veya yaptırılır. Bu işlemler ile ilgili usul ve esaslar, Sağlık Bakanlığı ile Çevre ve Orman Bakanlığı’nın görüşleri de dikkate alınmak suretiyle Kurum tarafından çıkarılacak yönetmelik ile belirlenir. Yönetmelik ile belirlenen limit değerlerine ve güvenlik mesafesine uygun bulunan ilgili tesisler başkaca bir işleme gerek kalmaksızın Kurum tarafından güvenlik sertifikasının düzenlenmesini müteakip kurulur ve faaliyete geçirilir, hükümlerine yer verilmiş bulunmaktadır.406 sayılı Telgraf ve Telefon Kanunu’nun ek 35. maddesinde yer alan; <Elektronik haberleşmeyle ilgili alt yapı oluşumunda kullanılan direk, kule, kulübe, konteyner, anten, dalga kılavuzu, enerji nakil hattı, alt yapı niteliğindeki tesisler gibi her türlü taşınır, taşınmaz mal ve teçhizat, kanun hükümlerine ve Kurum tarafından çıkarılan yönetmeliklere uygun olarak kurulmak ve Kurumdan gerekli izin, ruhsat veya sertifikaları almak şartıyla, 3194 sayılı İmar Kanun’u ve İmar Kanunu’na dayanılarak çıkarılan yönetmeliklerde belirtilen yapı ruhsatiyesine ve yapı kullanma iznine tabi değildir.> düzenlemesi 08.01.2010 günlü ve 27556 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Anayasa Mahkemesi’nin E:2006/129, K:2009/121 sayılı kararıyla iptal edilmiştir.Söz konusu Anayasa Mahkemesi kararında; sabit elektronik haberleşme cihazlarının kurulabilmesi için Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu tarafından verilmesi gerekli olan izin, ruhsat ve sertifikaların; söz konusu cihazların kurulumunun yanı sıra, elektromanyetik dalgaların insan sağlığı bakımından ortaya çıkaracağı zararların önlenmesine yönelik olduğu ve bu yönüyle Anayasa ile Devlete verilen ödevler kapsamında yer aldığı kuşkusuz olmakla birlikte, söz konusu izin, ruhsat ve sertifikaların; imar mevzuatı yönünden Devlete ait olan görevlerin yerine getirilebilmesinin araçları olan izin ve ruhsatların yerine geçebilmesine olanak bulunmadığı, Kurum tarafından verilen izin, ruhsat veya sertifikaya sahip olmaları da, ilgililerin, imar mevzuatına göre almaları zorunlu olan yapı ruhsatı ve yapı kullanma izninden muaf tutulmalarını haklı kılan bir neden olarak kabul edilemeyeceği, itiraz konusu kural ile getirilen düzenlemenin, elektronik haberleşmeyle ilgili alt yapı oluşumunda kullanılan müstakil yapıların imar planına uygunluğunun denetlenmesini olanaksız kılacağı, elektronik haberleşme cihazlarının mevcut yapılar üzerinde kurulması halinde ise, bu yapıların ruhsata uygunluk denetiminin yapılmasına engel oluşturacağı, oysa; yapı ruhsatiyesi ve yapı kullanma izninin, imar hukuku yönünden planlamanın ve bu planlara uygunluk denetiminin yapılmasının ve bu suretle kamu yararının sağlanmasının başlıca araçlarından olduğu, elektronik haberleşmeyle ilgili alt yapı oluşumunda kullanılan yapılara ayrıcalık tanınarak, bunların yapı ruhsatından ve yapı kullanma izninden istisna tutulmasının, bu yapıların imar mevzuatı kapsamı dışında tutulması anlamını taşıyacağı, elektronik haberleşmeyle ilgili alt yapı oluşumunda kullanılan taşınır, taşınmaz mal ve teçhizatlar yönünden imar hukukunda denetimsiz bir alan oluşturacağı ve Devletin bu konudaki gözetim ve denetim görevini yerine getirememesine sebep olacağı hususları iptal gerekçeleri olarak vurgulanmıştır.Dosyanın incelenmesinden; Muğla İli, Bodrum İlçesi, Eskiçeşme Mahallesi, Bardakçı Mevkii, … pafta, … ada, … sayılı parseldeki yapının üzerinde ruhsatsız olarak baz istasyonunun yapıldığının 14.05.2010 günlü yapı tatil zaptı ile tespiti üzerine, ruhsatsız olarak yapılan baz istasyonunun 3194 sayılı İmar Kanunu’nun 32. maddesi uyarınca mühürlenmesine ilişkin 14.05.2010 günlü yapı tatil zaptının ve yıkımına ilişkin olarak alınan 18.05.2010 günlü, 469/11 sayılı Bodrum Belediye Encümen kararının iptali istemiyle bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.Uyuşmazlıkta; 406 sayılı Kanun’un Ek 35. maddesinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesi kararının Resmi Gazete’de yayımlandığı 13/10/2009 tarihinden önce, Telekomünikasyon Kurumundan Güvenlik Sertifikası alınarak inşa edilen ve halen faaliyette bulunan yapılar yönünden; Anayasa Mahkemesi kararlarının geçmişe yürümeyeceği kuralı uyarınca, kazanılmış hakkın oluşup oluşmayacağı hususunun tartışılması gerekmektedir.Hukuk devletinin gerçek anlam ve amacı, devletin tüm işlem ve eylemlerinin hukuk kurallarına uygun yürütülmesini gerekli kılmaktadır. Anayasanın, devlet faaliyetlerinin yargısal denetime bağlı olarak yürütülmesini öngörmesi nedeniyle yasama işlemlerinin de bu denetim kapsamında olduğu açıktır. Anayasa Mahkemesi kararıyla Anayasaya aykırılığı saptanan bir Kanuna dayanılarak ileriye yönelik hak kazanılması ve kazanılmış bir haktan söz edilmesi olanaksızdır.Öte yandan; yukarıda yer alan mevzuat hükümlerinin, Anayasa Mahkemesi kararı ile birlikte değerlendirilmesinden; iletişim hizmeti veren GSM şirketlerinin 5809 sayılı Kanun hükümleri uyarınca, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’ndan aldığı izin, ruhsat veya sertifikaların; sabit telekomünikasyon cihazlarının kurulması ve işletilmesi esnasında, ortamda oluşan elektromanyetik alan şiddetinin limit değerlerine uygunluğunun belirlenmesi, ölçüm yöntemleri ve denetlenmesine yönelik olduğu, izin, ruhsat veya sertifikaların, İmar Kanunu uyarınca alınması zorunlu olan yapı ruhsatı ve yapı kullanma izin belgesinden muafiyet sağlamayacağı, dolayısıyla; GSM şirketlerinin de sabit elektronik haberleşme cihazlarının kurulabilmesi için, yapı niteliği taşıması şartıyla, yapı ruhsatı ve yapı kullanma izin belgesi alma zorunluluğunun bulunduğu anlaşılmakta olup, bu nedenle, Anayasa Mahkemesi kararının yürürlüğe girdiği tarihten önce ilgili kurumdan alınan sertifika ile kurulumu tamamlanmış yapı niteliğini haiz baz istasyonları için inşaat ruhsatı hususunda kazanılmış hakkın varlığından söz etme olanağı bulunmamaktadır.Bu durumda; uyuşmazlığa konu yapının (baz istasyonu), öncelikle ruhsata tabi yapı niteliğinde olup olmadığı hususu değerlendirilerek, işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, aksi yöndeki temyize konu İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.Açıklanan nedenlerle, Muğla 1. İdare Mahkemesi’nin 07.04.2011 günlü, E:2010/1973, K:2011/638 sayılı kararının bozulmasına, dosyanın Mahkemesine gönderilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14.02.2013 gününde oybirliği ile karar verildi.

 

 

 

Yazıldı Yargı Kararları

154 MADDELİK TORBA KANUN MECLİSTEN GEÇTİ!

Tem14
2014
Yorum Yazın Tarafından Yazıldı admin

154 MADDELİK TORBA KANUN MECLİSTEN GEÇTİ!

ANA BAŞLIKLAR

EMLAK VERGİSİ; 2014 YILI 1.Taksidi de dahil olmak üzere emlak vergisi borçlarını ödemeyenlere ,peşin veya 36 ay içinde18 taksitte ödeme imkanı getirildi.Çevre ve temizlik vergisi ile su borçları da aynı yöntemle ödenebilecek.

Kapalıçarşı, Mısır Çarşısı gibi tarihi binalardaki işyerleri emlak vergisinin yarısını, çevre ve temizlik vergisinin tamamını ödeyecek.Ev  ve işyeri olarak kullanılan İstanbul Boğaziçi’ndeki  köşk ve yalılarda emlak vergisini tam ödeyecekler.

FAZLA ÇALIŞMA ÜCRETİ ARTIŞI: Zorunlu ve olağanüstü durumlar dışında çalışılması  gerektiğinde 36 saati aşan her bir saat için verilecek ücret, normal çalışma ücretinin iki katı olacak. Maden işlerinde çalışan işçilere fazla çalışma yaptırılamayacak.

KIDEM TAZMİNATI SÜRESİ: Kıdem tazminatına  ilişkin düzenleme yapıldı. Buna göre alt işverenin değişip değişmediğine bakılmaksızın, aralıksız olarak  aynı kamu kurum ve kuruluşuna ait işyerlerinde çalışmış olanların, bu şekildeki çalışma sürelerine ait kıdem tazminatına esas hizmet süreleri,aynı kamu kurum ve kuruluşlarında geçen toplam  çalışma süreleri esas alınarak  tespit edilecek.

MEMURA AF: 23 Nisan 1999 ile 14 Şubat 2005 yılları arasında tabi oldukları personel mevzuatına göre almış oldukları ceza sonucu memuriyetleri sona erenler,memuriyete dönebilecek veya bu süreyi prim borçlanmasına saydırarak emekli olabilecek.

VERGİ CEZALARI SİLİNMEYECEK: Vergi aslına bağlı vergi cezaları yeniden yapılandırılarak tam olarak ödenecek. Taksitle ödenmek istenmesi durumunda, başvuru sırasında  6,9,12 veya 18 taksit  seçeneklerinden biri tercih edilecek.

SGK BORÇLARINA YAPILANDIRMA: 2014  yılı Nisan ayı ve önceki aylara ilişkin ödenmemiş olan sigorta primi, emeklilik keseneği kurum karşılığı, işsizlik sigortası primi, sosyal güvenlik destek primi için hesaplanacak tutarın ödenmesi halinde,bu alacaklara uygulanan  gecikme cezası,gecikme zammı  alacaklarının tamamından vazgeçilecek. Ödemeler 18 eşit taksitte yapılabilecek.

BELEDİYELERDEN YURT YAPIMI: Belediyeler orta veya yüksek öğrenim yurtları yapabilecek veya yaptırabilecektir.

BELEDİYELERE ULAŞIM İÇİN KAMULAŞTIRMA YETKİSİ: Belediyelerce, taşınmazların  üzerinde veya altında teleferik ve benzeri ulaşım hatları ile her türlü köprü,metro ve benzeri raylı  taşıma sistemlerinin kamulaştırma yapılmaksızın yapılması mümkün olabilecek.

HİZMET ALIMI: Kamuda, memurların yaptığı işler için de 4734 sayılı Kamu İhale hükümlerine göre ihaleyle hizmet alımı imkanı getirildi.

YARGI KARARININ UYGULANMASI: Kamuda yargı yoluyla görevine dönüş hakkı kazanan memurlar hakkındaki bu yargı kararları 2 yıl boyunca uygulanmayabilecek, uygulandığında ise aynı göreve değil başka bir göreve  atama yapılacak. Ancak bu düzenleme tüm memurlar için değil, daire başkanı ve üstü  seviyesindeki memurlar hakkında uygulanacak.

Yazıldı Duyurular, Güncel Mevzuat

Soru/Cevap

Tem14
2014
Yorum Yazın Tarafından Yazıldı admin

Soru :

Belediyemizdeki zabıta memuru  emekli olduktan sonra 30 Mart seçimleri ile birlikte meclis üyesi oldu. Belediye başkanı tarafından  görevlendirmeyle  1.750 TL karşılığı belediye başkan yardımcısı olarak görevlendirildi fakat Emekli Sandığı emekli maaşını kesti.Sizden öğrenmek istediğimiz maaşı kesilir mi ,SGK’ ya giriş yapmamız gerekir mi ?

Gökçeada Belediye Başkanlığı / ÇANAKKALE

CEVAP ; Emekli aylığı almakta iken yeniden çalışmaya başlayanların emekli aylıklarının kesilmesi veya kesilmemesi gereken durumlar, 27.4.2005 tarihli ve 25798 sayılı resmi gazetede yayımlanan 5335 sayılı Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 30. maddesinde açıklanmıştır.

Madde 30- Cumhurbaşkanı tarafından atananlar, Bakanlar Kurulu kararı veya müşterek kararnameyle atanan veya görevlendirilenler, Türkiye Büyük Millet Meclisince yapılan seçimler sonucunda görev verilenler ile yükseköğretim kurumlarının öğretim üyeliklerine yapılacak atamalar hariç olmak üzere, herhangi bir sosyal güvenlik kurumundan emeklilik veya yaşlılık aylığı alanlar, genel bütçeye dahil dairelerin, katma bütçeli idarelerin, döner sermayelerin, kefalet sandıklarının, sosyal güvenlik kurumlarının ve bütçeden yardım alan kuruluşların kadrolarına açıktan atanamazlar. Diğer kanunların bu fıkraya aykırı hükümleri uygulanmaz.

Herhangi bir sosyal güvenlik kurumundan emeklilik veya yaşlılık aylığı alanlar bu aylıkları kesilmeksizin; genel bütçeye dahil daireler, katma bütçeli idareler, döner sermayeler, fonlar, belediyeler, il özel idareleri, belediyeler ve il özel idareleri tarafından kurulan birlik ve işletmeler, sosyal güvenlik kurumları, bütçeden yardım alan kuruluşlar ile özel kanunla kurulmuş diğer kamu kurum, kurul, üst kurul ve kuruluşları, kamu iktisadi teşebbüsleri ve bunların bağlı ortaklıkları ile müessese ve işletmelerinde ve sermayesinin %50’sinden fazlası kamuya ait olan diğer ortaklıklarda herhangi bir kadro, pozisyon veya görevde çalıştırılamaz ve görev yapamazlar.

Diğer kanunların emeklilik veya yaşlılık aylığı almakta iken emeklilik veya yaşlılık aylıkları ve/veya diğer tazminatları kesilmeksizin atanmaya, çalıştırılmaya veya görevlendirilmeye izin veren hükümleri ile 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanununun ek 11 inci maddesine göre 1.1.2005 tarihinden önce alınmış Bakanlar Kurulu kararları uygulanmaz.

Bu maddenin ikinci ve üçüncü fıkra hükümleri;

 a) Cumhurbaşkanlığına seçilenler,

b) Dışarıdan Bakanlar Kurulu üyeliğine atananlar,

c) Yasama Organı üyeliğine seçilenler,

d) Mahalli idareler seçimleri sonucuna göre görev alanlar,

e) Sadece toplantı veya huzur ücreti ya da hakkı ödenen görevleri yürütenler ile yönetim ve denetim kurulu üyeliği ücreti karşılığında görevlendirilenler,

f) Yaş haddini aşmamış olmaları kaydıyla her derece ve türdeki örgün ve yaygın eğitim kurumlarında ders ücreti karşılığı ders görevi verilenler (üniversitelerde ders ücreti karşılığı ders görevi verilenler hakkında yaş haddini aşmamış olmaları kaydı aranmaz.),

g) Vakıf üniversitelerinde görev alanlar,

h) Özel kanunlarında emeklilik veya yaşlılık aylığı kesilmeksizin çalıştırılma veya görev yapma hakkı verilenlerden Cumhurbaşkanı tarafından atananlar, Bakanlar Kurulu kararı veya müşterek kararname ile atanan veya görevlendirilenler ve Türkiye Büyük Millet Meclisince yapılan seçimler sonucunda görev verilenler,

i) 2547 sayılı Yükseköğretim Kanununun 60 ıncı maddesinin (a) fıkrası uyarınca Yasama Organı üyeliğinin bitiminden sonra öğretim üyesi olarak atanmış olanlar,

Hakkında uygulanmaz.

 Emekli aylığının kesilmesi gereken durumlar;

 – Kamu işyerlerinde yeniden çalışmaya başlayanların emekli aylıkları kesilir.

– Belediyelere bağlı şirketlerde görev alanların emekli aylıkları kesilir.

 – Bütçeden, diğer söyleyişle Hazineden yardım alan kuruluşlarda görev alanların emekli aylıkları kesilir.

– Sermaye yapısı itibariyle % 50 sinden fazlası kamuya ait olan herhangi bir ortaklıkta görev alanların emekli aylıkları kesilir.

– Yeniden devlet memuru olarak kadrolu bir göreve başlanılır ise kesilir.

– Bu durumda olanların emekli aylıklarıyla ödenen makam tazminatı, temsil tazminatı, görev tazminatı gibi tutarları alanlar varsa bunlarda kesilir.

Emekli aylığının kesilmemesi gereken durumlar;

 – Kamu işyerleri olmayan, tamamen özel sektöre ait işyerlerinde görev alanların emekli aylıkları kesilmez.

– Kendi işyerini işletenlerin emekli aylıkları kesilmez. Kendi işyerlerini işletenlerin yalnızca emekli aylıklarının % 15 i sosyal güvenlik destek primi olarak kesilir. Mesela; avukatlık, noterlik, esnaflık gibi kendi işyerlerini işletenlerin emekli aylıklarının tamamı kesilmez, ancak emekli aylıklarından % 15 i sosyal güvenlik destek primi olarak Sosyal Güvenlik Kurumunca alınır.

– Yukarıdaki maddede a, b, c, d, e, f, g, h, i şeklinde sayılan durumlarda emekli aylıkları kesilmez. (Üniversitelerde, vakıf üniversitelerinde ders ücreti karşılığı görev alan profesörler, belediye başkanlığına seçilmiş olanlar, huzur hakkı alan yönetim kurulu üyeleri gibi)

Bu düzenlemelere göre; meclis üyeliğinden başkan yardımcılığına atanan ve ödenek  alan memur kökenli başkan yardımcısının emekli maaşı kesilir.

Bu durumda kişiye ait seçim mazbatası ve emekli sicil numarası ile birlikte başkan yardımcılığına atama ve ücret belirlenmesine  ilişkin karar ve belgeler SGK Emeklilik Daire Başkanlığına gönderilerek bilgilendirilir.

 

 

Yazıldı Soru / Cevap

BELEDİYE GELİRLERİ KANUNU GENEL TEBLİĞİ

Tem11
2014
Yorum Yazın Tarafından Yazıldı admin

11 Temmuz 2014 gün ve  29057 sayılı Resmi Gazetede BELEDİYE GELİRLERİ KANUNU GENEL TEBLİĞİ (SERİ NO: 45) yayınlanmıştır.

Bu Tebliğde ; 6527 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun(1) 5 ve 6 ncı maddeleri ile 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanununun(2) 96 ncı maddesinin (A) fıkrasına ikinci paragraf ve bu paragraf hükmünün uygulaması ile ilgili olarak geçici 7 nci madde ilave edilmiştir.Bu değişiklik ile 2464 sayılı Kanunun 15 inci maddesindeki ilan ve reklam vergisi, 21 inci maddesinin birinci fıkrasının (III) numaralı bendinde yer alan eğlence vergisi, 56 ncı maddesinde yer alan işgal harcı, 60 ıncı maddesindeki tatil günlerinde çalışma ruhsatı harcı ve 84 üncü maddesinin birinci fıkrasının (3) numaralı bendinde yer alan işyeri açma izni harcına dair tarifelerin tespitine ilişkin düzenlemeler öngörülmüştür.

 

Yazıldı Güncel Mevzuat

Edirne Bölge İdare Mahkemesi Kararı

Tem01
2014
Yorum Yazın Tarafından Yazıldı admin

 

EDİRNE BÖLGE İDARE MAHKEMESİ, ESAS: 2013/18, KARAR: 2013/18, TARİH: 21.01.2013

 

Hakkında Soruşturma İstenen       : Hasan KANDEL – Kozyörük eski Belediye Başkanı

 

Soruşturulacak Eylem                     :Görevi Kötüye Kullanma – Belgede Sahtecilik

 

Eylem Tarihi                                    :18.12.2012

 

Yetkili Makamın Kararı                 :4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanun uyarınca soruşturma izni verilmesine

 

Karara İtiraz Eden                          :Hasan KANDEL – Kozyörük Kasabası                          Malkara/TEKİRDAĞ

Malkara Kaymakamlığı’nın 10.01.2013 tarih ve 498-02-101 sayılı yazısı ekinde gönderilen 02.01.2013 tarih ve 2013/01 sayılı soruşturma izni verilmesine ilişkin karar ve dayanağı ön inceleme raporu ve eki belgeler incelenerek gereği düşünüldü:

Dosyanın incelenmesinden; Kozyörük eski Belediye Başkanı Hasan KANDEL’in Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Esaslarına Dair Yönetmelik hükümlerine aykırı olarak görevde yükselme sınavına girmedikleri halde Belediye Muhasip kadrosunda bulunan Ethem DEMİR’in 28.01.2008 ve 2008/48 sayılı işlemle Mali Hizmetler Müdürlüğü kadrosuna Saim ÜNAL’ın ise 28.01.2008 tarih ve 2008/45 sayılı işlemle Yazı İşleri Müdürlüğü kadrosuna yönetmelik hükümlerine aykırı olarak asaleten atamalarını yaparak görevini kötüye kullanacağı iddialarıyla ilgili olarak her ne kadar soruşturma izni verilmiş ise de; bu konunun idari bir tasarruf olması ve idari yargı denetimine açık olması nedeniyle bu iddia ile ilgili olarak da soruşturma açılmasını gerektiren yeterli emarenin mevcut bulunmadığı anlaşıldığından usul ve yasaya uygun bulunmayan soruşturma izni verilmesine ilişkin Malkara Kaymakamlığı’nın 02.01.2013 tarih ve 2013/01 sayılı kararına yapılan itirazın KABULÜNE, kararın BOZULMASINA, itiraz eden Hasan KANDEL hakkında SORUŞTURMA İZNİ VERİLMEMESİNE, dosyanın Malkara Kaymakamlığı’na kararın bir örneğinin itiraz eden Hasan KANDEL’e gönderilmesine, 4483 sayılı yasanın 9. maddesi uyarınca 21.01.2013 tarihinde oybirliği ile kesin olarak karar verildi.

BAŞKAN                                          ÜYE                                                  ÜYE

MEHMET GÖKBAKAR                 YUNUS KUTLU                              KÜRŞAT URAL

(32732)                                           (32743)                                                (37829)

Yazıldı Duyurular, Yargı Kararları

6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun Değişikliği

Haz30
2014
Yorum Yazın Tarafından Yazıldı admin

 

28 Haziran 2014 gün ve 29044 sayılı Resmi Gazetede, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 54.maddesinin 5.bendindeki “Etiket, tarife ve fiyat listeleri, indirimli satışlara ilişkin süre ile diğer uygulama usul ve esasları yönetmelikle belirlenir” hükmü uyarınca “Fiyat Etiketi Yönetmeliği” yayınlanmıştır. Bu Yönetmelikle Etiket Tarife ve Fiyat  Listeleri Yönetmeliği yürürlükten kaldırılmıştır. Fiyat Etiketi Yönetmeliğinin 3.maddesinin atıfta bulunduğu  6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 54.maddesinin 4.bendinde ise; “Bakanlık, belediyeler ve ilgili odalar, bu madde hükümlerinin uygulanması ve izlenmesine ilişkin işleri yürütmekle görevlidirler.” Düzenlemesi yer almaktadır.Bu madde hükmü uyarınca belediyelerin Fiyat Etiketi Yönetmeliğinin uygulanması ve izlenmesiyle  ilgili görevleri devam etmektedir. Ancak gerek 6502 sayılı Kanunda ve gerekse Fiyat Etiketi Yönetmeliğinin getirdiği usul ve esaslara uymayanlar hakkında ne gibi işlem yapılacağı ,kim/kimler tarafından idari para cezası verileceği ve tahsil edileceğine  ilişkin düzenleme yer almamaktadır.

Yazıldı Duyurular, Güncel Mevzuat

İzmir 5. İdare Mahkemesi Kararı

Haz26
2014
Yorum Yazın Tarafından Yazıldı admin

         

  İzmir 5. İdare Mahkemesi, Esas:2013/921, Karar:2014/345, Tarih: 12.03.2014

ÖZÜ: Umuma açık istirahat ve eğlence yeri kapsamında bulunan işyerinin faaliyet gösterebilmesi için İşyeri Açma ve Çalışma Ruhsatlarına İlişkin Yönetmeliğin 5. maddesinin (b) fıkrasındaki kat maliklerinin oy çokluğu ile değil,  634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 24. maddesi uyarınca, kat maliklerinden oy birliği  ile karar alınması gerekir.

Dava, İzmir İli, Konak İlçesi, Kültür Mahallesi, l375.sok, No:4/3 adresinde ikamet eden ve kat maliki olan davacı tarafından, aynı binanın altında bulunan içkili kafeteryaya verilen işyeri açma ve çalışma ruhsatı ve canlı müzik izin belgesinin iptal edilmesi istemiyle yapılan başvurusunun reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılmıştır.

634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 24. maddesinde; ana gayrimenkulün, kütükte mesken olarak gösterilen bağımsız bir bölümünde sinema, tiyatro, kahvehane, gazino, pavyon, bar kulüp, dans salonu ve emsali gibi eğlence ve toplantı yerleri ve fırın, lokanta, pastane, süthane gibi gıda ve beslenme yerleri ve imalathane, boyahane, basımevi, dükkan, galeri ve çarşı gibi yerler, ancak kat malikleri kurulunun oybirliği ile vereceği kararla açılabileceği kurala bağlanmıştır.

İşyeri Açma ve Çalışma Ruhsatlarına İlişkin Yönetmeliğin 5. maddesinin (b) fıkrasında; ise “634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu kapsamına giren gayrimenkullerin, tapu kütüğünde mesken olarak gösterilen bağımsız bölümlerinde sinema, tiyatro, kahvehane, gazino, pavyon, bar, kulüp, dans salonu ve benzeri eğlence ve toplantı yerleri; fırın, lokanta, pastane, süthane gibi gıda ve beslenme yerleri; imalathane, boyahane, basımevi, dükkan, galeri ve çarşı gibi işyerlerinin açılması hususunda kat maliklerinin oy birliği ile karar alması, tapuda iş yeri olarak görünen yerlerde, umuma açık istirahat ve eğlence yeri açılması durumunda yönetim planında aksine bir hüküm yoksa, kat maliklerinin oy birliği ile aldığı kararın bulunması gerektiği belirtilmiştir.

Dava dosyasının incelenmesinden; İzmir İli, Konak İlçesi, Kültür Mahallesi, 1375.sok, No:4/B adresinde İçkili Kafeterya olarak kayıtlı olan işyerine ait 4.5.2007 tarih ve 142 sayılı işyeri açma ve çalışma ruhsatı ile 5.4.2013 tarih ve 4 sayılı canlı müzik izin belgelerinin bulunduğu, ancak bu işyerinin açılması konusunda herhangi bir kat malikleri kurulu kararı bulunmadığı, davacı tarafından anılan kafeteryaya verilen işyeri açma ve çalışma ruhsatı ile canlı müzik izin belgesini iptal edilmesi istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.Yukarıda bahsedilen Kanun ve ilgili yönetmeliğin amacı birlikte değerlendirildiğinde, umuma açık istirahat ve eğlence yeri kapsamında bulunan uyuşmazlık konusu işyerinin faaliyet gösterebilmesi için 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 24. maddesi uyarınca, kat maliklerinden oy çokluğu ile karar alınması gerektiği açıktır.Olayda ise; mevcut bilgi ve belgelerden davacı tarafından iptali istenilen işyeri açma ve çalışma ruhsatı ile canlı müzik izin belgesinin kat maliklerince alınmış bir karar bulunmaksızın verildiğinin anlaşılması karşısında, mevzuata aykırı olarak verilen işyeri açma ve çalışma ruhsatı ile canlı müzik izin belgesinin iptal edilmesi istemiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle, dava konusu işlemlerin iptaline, aşağıda dökümü yapılan 96,10 TL yargılama giderinin ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen 750,00 TL avukatlık ücretinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine, artan posta ücretinin kararın kesinleşmesinden sonra davacıya iadesine, kararın tebliğini izleyen günden itibaren 30 gün içerisinde Danıştay’a temyiz yolu açık olmak üzere 12/03/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Yazıldı Duyurular, Yargı Kararları

İzmir 5. İdare Mahkemesi, Esas:2013/921, Karar:2014/345, Tarih: 12.03.2014

Haz25
2014
Yorum Yazın Tarafından Yazıldı admin

       

  İzmir 5. İdare Mahkemesi, Esas:2013/921, Karar:2014/345, Tarih: 12.03.2014

ÖZÜ: Umuma açık istirahat ve eğlence yeri kapsamında bulunan işyerinin faaliyet gösterebilmesi için İşyeri Açma ve Çalışma Ruhsatlarına İlişkin Yönetmeliğin 5. maddesinin (b) fıkrasındaki kat maliklerinin oy çokluğu ile değil,  634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 24. maddesi uyarınca, kat maliklerinden oy çokluğu ile karar alınması gerekir.

Dava, İzmir İli, Konak İlçesi, Kültür Mahallesi, l375.sok, No:4/3 adresinde ikamet eden ve kat maliki olan davacı tarafından, aynı binanın altında bulunan içkili kafeteryaya verilen işyeri açma ve çalışma ruhsatı ve canlı müzik izin belgesinin iptal edilmesi istemiyle yapılan başvurusunun reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılmıştır.

634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 24. maddesinde; ana gayrimenkulün, kütükte mesken olarak gösterilen bağımsız bir bölümünde sinema, tiyatro, kahvehane, gazino, pavyon, bar kulüp, dans salonu ve emsali gibi eğlence ve toplantı yerleri ve fırın, lokanta, pastane, süthane gibi gıda ve beslenme yerleri ve imalathane, boyahane, basımevi, dükkan, galeri ve çarşı gibi yerler, ancak kat malikleri kurulunun oybirliği ile vereceği kararla açılabileceği kurala bağlanmıştır.

İşyeri Açma ve Çalışma Ruhsatlarına İlişkin Yönetmeliğin 5. maddesinin (b) fıkrasında; ise “634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu kapsamına giren gayrimenkullerin, tapu kütüğünde mesken olarak gösterilen bağımsız bölümlerinde sinema, tiyatro, kahvehane, gazino, pavyon, bar, kulüp, dans salonu ve benzeri eğlence ve toplantı yerleri; fırın, lokanta, pastane, süthane gibi gıda ve beslenme yerleri; imalathane, boyahane, basımevi, dükkan, galeri ve çarşı gibi işyerlerinin açılması hususunda kat maliklerinin oy birliği ile karar alması, tapuda iş yeri olarak görünen yerlerde, umuma açık istirahat ve eğlence yeri açılması durumunda yönetim planında aksine bir hüküm yoksa, kat maliklerinin oy çokluğu ile aldığı kararın bulunması gerektiği belirtilmiştir.

Dava dosyasının incelenmesinden; İzmir İli, Konak İlçesi, Kültür Mahallesi, 1375.sok, No:4/B adresinde İçkili Kafeterya olarak kayıtlı olan işyerine ait 4.5.2007 tarih ve 142 sayılı işyeri açma ve çalışma ruhsatı ile 5.4.2013 tarih ve 4 sayılı canlı müzik izin belgelerinin bulunduğu, ancak bu işyerinin açılması konusunda herhangi bir kat malikleri kurulu kararı bulunmadığı, davacı tarafından anılan kafeteryaya verilen işyeri açma ve çalışma ruhsatı ile canlı müzik izin belgesini iptal edilmesi istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.Yukarıda bahsedilen Kanun ve ilgili yönetmeliğin amacı birlikte değerlendirildiğinde, umuma açık istirahat ve eğlence yeri kapsamında bulunan uyuşmazlık konusu işyerinin faaliyet gösterebilmesi için 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 24. maddesi uyarınca, kat maliklerinden oy çokluğu ile karar alınması gerektiği açıktır.Olayda ise; mevcut bilgi ve belgelerden davacı tarafından iptali istenilen işyeri açma ve çalışma ruhsatı ile canlı müzik izin belgesinin kat maliklerince alınmış bir karar bulunmaksızın verildiğinin anlaşılması karşısında, mevzuata aykırı olarak verilen işyeri açma ve çalışma ruhsatı ile canlı müzik izin belgesinin iptal edilmesi istemiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle, dava konusu işlemlerin iptaline, aşağıda dökümü yapılan 96,10 TL yargılama giderinin ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen 750,00 TL avukatlık ücretinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine, artan posta ücretinin kararın kesinleşmesinden sonra davacıya iadesine, kararın tebliğini izleyen günden itibaren 30 gün içerisinde Danıştay’a temyiz yolu açık olmak üzere 12/03/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Yazıldı Yargı Kararları

MAHALLİ İDARELERİMİZİN DİKKATİNE !

Haz20
2014
Yorum Yazın Tarafından Yazıldı admin

            19 Haziran 2014  PERŞEMBE günlü ve 29035 sayılı Resmi Gazetede “Kamu İdarelerine Ait Taşınmazların Kaydına İlişkin Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik”  yayınlanmıştır. Yönetmeliğin değişik 3.maddesinin (c) bendi;

“C) Kamu idareleri: Kanunun 3.madddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde tanımlanan genel yönetim kapsamındaki kamu idarelerini” şeklini almıştır. Yönetmelikte yer alan 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanununun 3.maddesini (a) bendinde ;   Bu Kanunun uygulanmasında:

  a) Genel yönetim kapsamındaki kamu idareleri: Uluslararası sınıflandırmalara göre belirlenmiş olan, merkezî yönetim kapsamındaki kamu idareleri, sosyal güvenlik kurumları ve mahallî idareleri, düzenlemesi yer almaktadır. Bu durumda belediyeler ve il özel idareleri de kapsama alınmış bulunmaktadır.

Yazıldı Duyurular, Güncel Mevzuat

Büyükşehir Belediyesi Kurulan İllerde Harcırah Uygulaması

Haz18
2014
Yorum Yazın Tarafından Yazıldı admin

T.C.

MİLLİ EĞİTİM BAKANLIGI

Strateji Geliştirme Başkanlığı

 

Sayı: 43942091/45.03/2418709                                                                                                                                                  12/06/2014

Konu: Büyükşehir belediyesi Kurulan illerde harcırah Uygulaması

Bakanlığımıza ulaşan çok sayıda yazıda; 6360 sayılı Kanun ile Büyükşehir Belediyesi olan illerde görev yapan Bakanlığımız personelinin 30.03.2014 tarihinden sonra il içinde yapılan naklen atamalarında veya geçici görevlendirmelerinde 6245 sayılı Harcırah Kanunu gereğince sürekli veya geçici görev yolluğu ödenip ödenmeyeceği hususunda tereddüte düşüldüğüne ilişkin Bakanlığımız görüşü sorulmaktadır.Bilindiği üzere, 6245 sayılı Harcırah Kanununun “Tarifler”başlıklı 3 üncü maddesinin (g) bendinde; “Memuriyet mahalli: Memur ve hizmetlinin asıl görevli olduğu ve ikametgahının bulunduğu şehir ve kasabaların belediye sınırları içinde bulunan mahaller ile bu mahallerin dışında kalmakla birlikte yerleşim özellikleri bakımından bu şehir ve kasabaların devamı niteliğinde bulunup belediye hizmetlerinin götürüldüğü veya kurumlarınca sağlanan taşıt araçları ile gidilip gelinebilen yerleri;” ifade eder şeklinde tanımlanmış olup,(h)bendinde yer alan “Başka yer” tanımının ise, (g) bendinde yazı memuriyet mahalli dışındaki yerlerin ifade edildiği belirtilmiştir.

Bu hükme göre, memur ve hizmetlinin asıl görevli olduğu veya ikametgahının bulunduğu şehir ve kasabaların:

1-Belediye sınırları içindeki mahalleler,

2-Belediye sınırları dışında kalmakla birlikte, yerleşim özellikleri bakımından bu şehir ve kasabaların devamı niteliğinde olup, belediye(otobüs,su,kanalizasyon vb.) hizmetleri verilen mahaller,

3-Kurumlarınca sağlanan servis otobüsü veya benzeri taşıt araçları ile ulaşımın sağlandığı yerler, memuriyet mahalli sayılacaktır.

Buna göre, kuruma ait bir görevin yapılması amacıyla geçici olarak yurt içinde veya dışına başka bir yere gönderilen personele geçici görev yolluğu verilebilmesi için, bu görevlendirmelerin memuriyet mahalli dışına yapılmış olması gerekmektedir. Başka bir ifadeyle, memuriyet mahalli içine yapılacak görevlendirmeler için yol masrafı ve yevmiye verilmesi mümkün bulunmamaktadır.Diğer taraftan, aynı Kanunun sürekli görev yolluğu verilmesini gerektiren halleri belirten 10 uncu maddesinde, yurt içinde veya yurt dışında görev yapmakta iken yurt içinde veya yurt dışındaki sürekli bir göreve naklen atanan ya da yabancı ülkelerdeki memuriyet merkezi değiştirilen memur ve hizmetlilere yeni görev yerlerine kadar sürekli görev yolluğu olarak yol masrafı, yevmiye, aile masrafı ve yer değiştirme masrafı verileceği hükme bağlanmıştır.Bu hükme göre,sürekli görev yolluğu bir göreve naklen atanan memur ve hizmetlilere eski memuriyet mahallinden yeni görev mahallerine kadar kendilerine ve aynı zamanda aile fertlerine ait ev eşyalarımın taşıtılmasına ve diğer zorunlu giderlerine karşılık olarak verilmektedir.

Sürekli görev yolluğu memur veya hizmetlinin fiilen evini ve aile fertlerini nakletmesi halinde ödenmesi gerekmektedir.Anılan Kanunun, “Memuriyet mahalleri içindeki yol masrafı” başlıklı 128 inci maddesinde ise, “Memuriyet mahalli içinde taşıt ile gidilmesi gereken bir yere görev ile gönderilenlerin (48 nci madde kapsamına girenler hariç) yol masrafı mutat olan taşıt aracına göre yapılacak gerçek masraf üzerinden verilir.Acele ve zorunlu hallerde, daire amirinin onayı ile, mutat taşıt dışındaki araçlarla gidilmesi halinde bu taşıt için yapılan masraf yol masrafı olarak ödenir.” hükmüne yer verilmiştir.Bu hükümlere göre, yol masrafının ödenebilmesi için gidilecek yerin, memuriyet mahalli içinde ve taşıt ile gidilmesini gerektirecek kadar da görev yerine uzak olması, aynı zamanda esas görevli olduğu mahalden yine memuriyet mahalli içinde bir yere süreklilik arz etmeyecek şekilde görevlendirilmesi gerekmektedir. Ayrıca memuriyet mahalli içinde yapılacak görevlendirmelerde öncelikle mutat taşıt araçlarımın kullanılacağı, acele ve zorunlu hallerde de daire amirinin onayı ile mutat taşıt dışındaki araçların kullanılabileceği bu durumda da bu taşıt için yapılan masrafın yol masrafı olarak ödenmesi mümkün bulunmaktadır.

Öte yandan, 6360 sayılı On Dört ilde Büyükşehir Belediyesi ve Yirmi Yedi ilçe Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’la, ilk mahalli idareler genel seçimlerinden(30/03/2014)itibaren yürürlüğe girmek üzere, büyükşehir belediyelerinin sınırları il mülki sınırı olarak belirlenerek sayıları otuza çıkarılmış, büyükşehir belediyelerinin bulunduğu illerdeki köylerin ve belde belediyelerinin tüzel kişilikleri kaldırılarak mahalleye dönüştürülmüştür.

Yukarıda belirtilen hükümler ve açıklamalar çerçevesinde;6360 sayılı Kanunun söz konusu maddelerinin yürürlüğe girdiği 30 Mart 2014 tarihinden itibaren Büyükşehir Belediyelerinin sınırları il mülki sınırı olmasından dolayı Büyükşehir Belediyesi olan illerde memuriyet mahalli il mülki sınırları olarak belirlenmiştir. Bu nedenle, 30 Mart 2014 tarihinden sonra Büyükşehir Belediyesi olan illerde il içinde yapılan naklen atamalar ile geçici görevlendirmelerde sürekli görev yolluğu veya geçici görev yolluğu ödenmemesi gerekmektedir.Büyükşehir Belediyesi olan illerde taşıt ile gidilmesi gereken bir yere görev ile gönderilenlere yukarıda açıklanan şartları taşıması durumunda yol masrafı ödenmesi gerekmektedir.Bu itibarla, Büyükşehir Belediyesi olan illerde, yeni bir düzenleme yapılıncaya kadar, 6245 sayılı Harcırah Kanununa göre, il içinde ataması yapılan personele sürekli görev yolluğu ile il içinde geçici görevlendirilen personele ise geçici görev yolluğu ödemelerinin yapılmaması gerekmektedir.

Bilgilerinizi ve gereğini rica ederim.

 

Veysel ERDEL

 Bakan a.

 Başkan V.

Yazıldı Güncel Mevzuat
Onceki Sayfa ← Sonraki Sayfa →

Son Yazılar

  • Sayıştay Daire Kararları
  • İşyeri Açma ve Çalışma Ruhsatlarına Dair Yönetmelik Değişikliği
  • İmar Kanunu Değişiklik Taslağı (TBMM Komisyonlarında Görüşülen..)
  • 2020 Yiyecek Yardımı Tebliği
  • Tahsilat Genel Tebliği

Son yorumlar

Görüntülenecek bir yorum yok.

Arşivler

  • Şubat 2020
  • Aralık 2019
  • Kasım 2019
  • Eylül 2019
  • Temmuz 2019
  • Haziran 2019
  • Mayıs 2019
  • Nisan 2019
  • Mart 2019
  • Ocak 2019
  • Aralık 2018
  • Kasım 2018
  • Ekim 2018
  • Eylül 2018
  • Ağustos 2018
  • Temmuz 2018
  • Haziran 2018
  • Mayıs 2018
  • Nisan 2018
  • Mart 2018
  • Şubat 2018
  • Ocak 2018
  • Aralık 2017
  • Kasım 2017
  • Ekim 2017
  • Eylül 2017
  • Ağustos 2017
  • Temmuz 2017
  • Haziran 2017
  • Mayıs 2017
  • Nisan 2017
  • Mart 2017
  • Şubat 2017
  • Ocak 2017
  • Aralık 2016
  • Kasım 2016
  • Ekim 2016
  • Ağustos 2016
  • Temmuz 2016
  • Haziran 2016
  • Mayıs 2016
  • Nisan 2016
  • Mart 2016
  • Şubat 2016
  • Ocak 2016
  • Aralık 2015
  • Kasım 2015
  • Ekim 2015
  • Eylül 2015
  • Ağustos 2015
  • Temmuz 2015
  • Haziran 2015
  • Mayıs 2015
  • Nisan 2015
  • Mart 2015
  • Şubat 2015
  • Ocak 2015
  • Aralık 2014
  • Kasım 2014
  • Ekim 2014
  • Eylül 2014
  • Ağustos 2014
  • Temmuz 2014
  • Haziran 2014
  • Mayıs 2014
  • Nisan 2014
  • Mart 2014
  • Şubat 2014
  • Ocak 2014
  • Aralık 2013
  • Kasım 2013
  • Ekim 2013
  • Eylül 2013
  • Ağustos 2013
  • Temmuz 2013
  • Haziran 2013
  • Mayıs 2013
  • Nisan 2013
  • Mart 2013
  • Şubat 2013
  • Ocak 2013
  • Aralık 2012
  • Kasım 2012
  • Ekim 2012
  • Eylül 2012
  • Ağustos 2012
  • Temmuz 2012
  • Haziran 2012
  • Mayıs 2012
  • Nisan 2012
  • Mart 2012

Kategoriler

  • Duyurular
  • Güncel Mevzuat
  • Kategori Dışı
  • Makale ve Görüşler
  • Pratik Bilgiler
  • Seminerler
  • Soru / Cevap
  • Sunumlar
  • Yargı Kararları
  • Yayınlarımız